Fehmi Koru MediaCate son zamanlarda iyice hararetlenen türban konusu, AKP hükümeti, Sabah-ATV ihalesini alan Çalık Grubu ve Abdullah Gülle beraber gittiği Washington ziyareti sonrasında kendisine oklarını çeviren Akşam yazarları hakkında konuştu…
Fehmi Koru MediaCate son zamanlarda iyice hararetlenen türban konusu, AKP hükümeti, Sabah-ATV ihalesini alan Çalık Grubu ve Abdullah Gülle beraber gittiği Washington ziyareti sonrasında kendisine oklarını çeviren Akşam yazarları hakkında konuştu.
Washington ziyaretinizden sonra pek çok yazıya konu oldunuz. Bu seyahat sonrasında gerçekten etkilenmek ve daha olumlu bakabilmek mümkün mü bazı şeylere?
Ben şunu anlamıyorum. Türkiyenin Cumhurbaşkanı New Yorktaydı. Basına açık temaslarda bulundu. Benimle ilgili o yazıları yazan Oray Eğin üç blok ötede bir kafede oturuyordu tüm bunlar olup biterken. Rockefeller Centerın önünden geçerken kendi gözlerimle gördüm. Benimle ilgili o yazıları yazabiliyor ama bir gazeteci olarak merak edip de orada ne oluyor diye gelip izleme gereği duymuyor. Bizim büyüklerimizden öğrendiğimiz budur; bir gazeteci nerede olursa olsun etrafında olup bitenden okurlarına aktarabileceği bir şeyler elde etmelidir. Biz seçilmiş gazeteceyiz ya, oraya yanlı haber yapmak için gittik ya hani; madem öyle o da yansız haberlerini aktarmak için sızsaydı o zaman oralara. Hiç öyle bir çaba görmedim kendisinde.
Serdar Turgutun imkan olsa sizi transfer etmek istediğiyle ilgili sözlerinden sonra biraz daha imalı yaklaşıyor gibisiniz bu tarz yazılara?
Serdar beyin sözleri gönlümü okşadı. Ne var ki aynı Serdar Turgutun bu söyledikleri ile sonradan yazdıkları arasında çelişki var. Zaten o da kendisini savunmak için birkaç tane yazı yazmak zorunda kaldı: Ben öyle demek istemedim de, böyle demek istedim de. . diye.
Böyle bir teklif gelse geçer misiniz Akşama peki?
Bugüne kadar Aydın Doğan Grubu dahil gel teklifi almadığım hiçbir grup yok ki. Üstelik de açık çekle. Okur kitleme karşı sorumluluğum var ama. Onlarla birlikte mi geçeceğim yoksa onları bırakıp mı geçeceğim? Okurumu doğru bir yere mi götürmüş olacağım acaba? Oturup bunu düşünürüm önce. Bu sebeple hiçbir teklife evet demedim bugüne kadar.
Siz imkan olsa kimle aynı çatı altında olmak isterdiniz?
İsim veremem. Bak Serdar Turgut benim ismimi vermiş, başına iş açtı. Şimdi bana her bir şey dediklerinde diyorum ki: Bak, MediaCate böyle demişti bu adam
Bir de bugün iyi dediğim bir adam yarın bir gün saçmalayabilir. Kimseye kefil olamam.
Röportajın tamamını MediaCatin Şubat sayısında okuyabilirsiniz.
Hazırlayan: Selin AKINCI
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.