MediaMarkt Pazarlama ve Kurumsal İletişim Direktörü Çağanur Atay Uçtu, bu yılın fark yaratan “Pazarlama Lideri” olarak karşımızda.
Çağanur Atay Uçtu, MediaMarkt’ın “müşteri odaklılığının” mimarı. Bu mimaride müşteriye temas eden tüm kanallar var. Dahası sıradışı bir şekilde Atay Uçtu’nun direktörlüğünü yürüttüğü bu birim çok ayaklı –marka iletişim, medya satınalma ve planlama, dijital pazarlama, sosyal medya yönetimi, CRM, müşteri deneyimi, POS pazarlama, PR ve iç iletişim- bir bütünü meydana getiriyor. Yılın fark yaratan “Pazarlama Lideri” koltuğunun sahiplerinden biri Çağanur Atay Uçtu.
Bir dönem üstlendiğim görev hayatımın tümünü kaplamış, başka hiçbir şey yapamaz olmuştum. Kendime, yakınlarıma, sevdiğim uğraşlara hiç yer ayırmıyordum. Kendime yaptığım eylem planındaki bütün işleri zamanından bile önce tamamlamak bir saplantı halindeydi.
Çok sevdiğim bir yöneticim vardı, bir gün elimi omzuma koydu, “Nasılsın?” dedi. “İyiyim” dedim şaşkınlıkla, bu ani gelen ve nedensiz görünen soru üzerine. “Hayır” dedi. “İyi değilsin.” Ben, anlamayan gözlerle bakarken, “İş-yaşam dengesini doğru kuramazsan, işinde de yaşamında da mutlu olamazsın. Bu sözümü unutma. Başarı için çok çalışıyorsun ama bu koşullarda başarılı da olamazsın. Mutsuz insan işini iyi yapamaz. Kendine, evine, yakınlarına daha fazla zaman ayır” dedi ve yanımdan ayrıldı.
Sarsılmıştım. Demek bu kadar görünür haldeydi kendimi işimde kaybetmiş olmam. O zamandan bu yana iş-yaşam dengesine çok önem veririm ve mutlaka kendime, sevdiklerime zaman ayırırım.
İş dünyası zaten sürekli bir değişim içinde. İş modelleri, iş süreçlerinin organizasyonu, insan kaynakları yönetimi, müşteri ilişkileri yönetimi ve daha sayısız alanda hızla değişen dünyaya ayak uyduran dönüşümler yaşanıyor.
Ben bu alanda, yani iş dünyasının yönetimi alanında değil, genel anlayış bakımından değişmesini istediğim bir konuya değinebilirim. Kadınların yaşamın her alanında olduğu gibi profesyonel yaşamda da daha fazla rol almasını isterim. Zaten bu yönde hatrı sayılır bir eğilim, talep ve çalışma var. Buna gönülden katılıyorum. Öte yandan halen bu konuda tüm dünyada ve ülkemizde gelişim alanımızın geniş olduğunu düşünüyorum. Bunun için ben de toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların iş hayatına aktif katılımı için çeşitli projeleri destekliyorum.
Yoğun iş yaşamıma rağmen sık sık üniversite etkinliklerine konuşmacı ve eğitmen olarak katılmaya çalışıyorum. Şimdiye kadar Bilgi Üniversitesi Marka Okulu’nda ve Marmara Üniversitesi Leader CMO’s of Future programında eğitmenlik yaptım. Her birinde hem genç arkadaşlarla buluşmak hem de onlara pazarlama tutkusunu geçirmek için imkân bulmaktan çok ilham aldım. Üstelik gençlerle her biraraya geldiğimde onlardan çok şey öğreniyorum.
Kadın liderlerin yetişmesi için yapılması gereken şeyleri ikiye ayırmalıyız: Şirket yönetimleri tarafından yapılacaklar ve toplum tarafından yapılacaklar. Burada toplum derken, kamu, özel ve sosyal sektörün bileşeni olduğu bütünsel bir yapıdan bahsediyorum.
İkinciden başlayacak olursak, kadını yalnızca eş ve anne olarak kabul gören ve yücelten anlayış yerine, onu toplumsal yaşamın aktif bir parçası olarak gören anlayışın güçlendirilmesi için kamu, özel sektör ve sivil toplum işbirliğinde yapılacak çalışmalar, projeler ve kampanyalar önem taşıyor.
Şirket yönetimi tarafından yapılacak olanlar ise öncelikle “kapsayıcı”, “dahil edici” (inclusive) bir şirket kültürünün inşası, yerleştirilmesi ve her kademeden çalışanlar tarafından sahiplenilmesini sağlamak. Kadın çalışanlarının kariyerlerinde yükselmeleri önünde görünmez engeller yaratan zihniyetten vazgeçilmesi için yönetici kademelerden en alt kademelere kadar eğitimler düzenlemek, iç iletişim materyalleri üretmek ve bu içerikte etkinlikler düzenlemek mutlaka yapılması gerekenlerden sadece birkaçı. Bu konuda hepimize görev düşüyor.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.
