MediaCat

Deprem çocuklara nasıl anlatılmalı?

Sabri Ülker Vakfı, referans kaynaklardan derlediği bilgiler ışığında çocuklarla deprem sonrası sağlıklı iletişim kurmanın yöntemlerini paylaştı.

Deprem çocuklara nasıl anlatılmalı?

Depremin yaraları tazeyken deprem bölgesinde ve ekranlar vasıtasıyla tüm Türkiye’de çocuklar gelişmelerden olumsuz yönde etkilenmeye devam ediyor. Bu dönemde çocukların travma ve kaygı belirtileri gösterebileceğini vurgulayan Sabri Ülker Vakfı, süreci en az hasarla atlatabilmeleri için izlenmesi gereken iletişim stratejilerini sıralıyor.

1. Çocuğunuzla depremle ilgili konuşmayı ertelemeyin

Depremi ve yıkıcı etkilerini konuşmak  çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de zor bir süreç. Çocuklar, ebeveynlerinin bir olayla ilgili çok üzgün ya da kızgın olduğunu hissettikleri zaman konuyu gündeme getirmekten kaçınabilirler. Bu durumda çocuğu konuşmaya zorlamadan konuşma arzunuzu göstermek atılacak en doğru adım.

2. Yaş faktörünü gözden kaçırmayın

Olayın nasıl aktarılacağı konusundaki en belirleyici kriter çocuğun yaşı ve gelişim düzeyi. Okul öncesi ya da ilkokul döneminde olan çocuklara açıklama yaparken soyut kavramlardan kaçınmak, “Depremle ilgili kafanın karıştığını, endişelendiğini ve çok korktuğunu biliyorum. Deprem gerçekten korkutucudur ama biz senin yanındayız ve birlikte güvendeyiz. Anne, babalar yetişkindir ve bir sorunda ne yapacaklarını bilirler” gibi telkinlerde bulunmak faydalı olabilir.

Ortaokul ve lise çağındaki çocuklarda ise travma sonrası uyku problemleri, depremi hatırlatıcı yerlerden ya da kişilerden kaçma, aşırı alıngan ya da öfkeli olma, sevdiği şeylerden artık zevk almama gibi belirtiler görülebilir. Bu tür tepkiler “anormal bir olaya verilen normal tepkiler” olarak tanımlanır. Depremden birkaç hafta sonra bu tepkilerin zamanla azalması beklense de bir ay geçmesine rağmen bu tepkilerde herhangi bir azalma olmuyorsa ya da bu davranışların sıklığı ve şiddeti giderek artıyorsa zaman kaybetmeden konuyla ilgili uzmanlardan destek alınması gerekir.

3. İyi bir gözlemci olun

Travmatik olaylar sonrasındaki akut dönemde çocuklarda tekrarlama (aynı resimleri yapma vb.), kaçınma (gündüz düşleri, yalnızlığı tercih etme, içine kapanma), fizyolojik tepkisellik (yeme, içme uyku sorunları, aşırı hareketlilik vb.) belirtilerinin görülmesi normaldir. Bu davranışlara karşı duyarlı olmak, eleştirmemek ve hemen düzeltmeye çalışmamak önemlidir. Bu süreci deneyimleyen çocukların izlenmesi, davranış modelleri üç günden fazla devam ettiği takdirde mutlaka profesyonel bir desteğe başvurulması elzem.

4. Oyun tedavi edicidir

Yıkıcı bir afet sonrasında çocuklarla rahatlatıcı aktivitelerde bulunmak ve oyunlar oynamak kulağa öncelikli bir ihtiyaç gibi gelmeyebilir. Ancak oyunun çocukların kendilerini en iyi ifade edebildikleri yöntemlerden biri olduğu unutulmamalı, onlara hoşça vakit geçirebilecekleri fırsatlar yaratılmalıdır.

5. Sağlıklı iletişim için doğru ifadeler seçin

Çocuklarla sağlıklı iletişimde doğru kelimeler ve jestler kullanmak önem taşır. Dinlemek, soru sormalarına izin vermek ve görüşlerine saygı duyduğunuzu belirtmek onlara iyi hissettirecektir. Deprem deneyimlerini sizinle paylaşmaları için sorular sorup onları konu hakkında açılmaya teşvik edebilirsiniz.

İlgili İçerikler

Parolanı mı unuttun?

Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Giriş

Gizlilik Politikası

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.