MediaCat

Kreatifin Masası: Burcu Tokatlı

Londra’da bahçeli bir eve konuk oluyoruz. Ev sahibimiz ise tasarımcı Burcu Tokatlı.

Kreatifin Masası: Burcu Tokatlı

MediaCat’in uzun yıllar devam eden söyleşi serilerinden Kreatifin Masası’nı karantina günlerine özel olarak geri getirdik. Bu kez dünyanın farklı şehirlerindeki kreatiflerin home office çalışma masalarına konuk olduğumuz seride İstanbul’da Rafineri Creative Group Head Gizem Şengüler, Hamburg’da Scholz&Friends Hamburg Senior Art Direktörü Yiğit Karagöz, New York’ta SHVO Senior Art Direktörü ve Grafik Tasarımcı Aksel Ceylan, Amsterdam’da Wieden+Kennedy Amsterdam Senior Art Direktörü Zeynep Orbay, İstanbul’da Rafineri Creative Group Head Uğur Matban, Berlin’de Heimat Berlin Head of Design Esra Gülmen, İstinye’de VMLY&R Kreatif Direktörü Erkan Kaya ve Toronto’da Hello From Toronto Kurucusu Handan Tepe‘nin ardından Londra’da, Burcu Tokatlı’nın yanındayız.

Activation Code ve kısa süre önce kurulan Giyi markasının kreatif direktörü, tasarımcı Burcu Tokatlı, şanslı olduğunu inkâr etmiyor. Mini yeşillikler içinde bir vaha yaratmış kendisine. Güneş ne zaman bulutlardan sıyrılsa, o da soluğu orada alıyor.

Karantinadan önce Londra’da çalışma düzenim home office olduğu için duruma uyum sağlamakta zorlanmadım. Home office çalışma sistemi içinde daha yaratıcı ve özgür olduğumu düşünüyordum uzun zamandır. Ancak sosyalleşememek benim için en büyük sorun oldu…. Hem prodüksiyon yapmak hem de eğlenmek açısından.

Sabah yapılacak işler ve toplantılarımı yaptıktan sonra, öğlen kendimi bahçeye atıyorum. Londra’nın göbeğinde bahçeli bir evde olduğum için şanslıyım. Fikir bulma, düşünme ve plan yapma seanslarımı güneşlenerek geçirmek iyi geliyor. Zaman zaman çalışmaya ara verip bahçeyle de ilgileniyorum.

Masam daha çok bir sergi alanı gibi. Dijitale hizmet veren bir tasarımcı olarak en çok ilham aldığım şey vintage tasarımlar. Kendimi “retro futuristic” bir karakter olarak görüyorum. Eskiyi seviyor, biliyor, topluyor ama teknolojiye ve geleceğe hizmet ediyorum. Bir çeşit köprü kuruyorum.

Karantina döneminde ise bu tutkum değişmedi. eBay’den vintage şeyler toplamaya devam ettim. Daha çok tasarımlarını sevdiğim plaklar, analog parçalar. Dijital bombardımana maruz kalırken analog kalmaya çalışmak iyi geldi diyebilirim, bir tür terapi.

Bir de tahta baskı çalışmalarım var. Grafik tasarım okurken dört yıl tahta baskı resim yaptım. Aslında grafik tasarımın temelidir baskı resim. Post’dan önce baskı vardı! Karantinayla birlikte bunu yapma isteği geri geldi. Instagram’dan, Facebook’dan biraz olsun ayrılıp, tahtaya dokunup oymak ve basmak yine bir terapi diyebilirim.

Karantinada bir de yeni projem ortaya çıktı. INTERN. Dünyada ve hayatta “intern” (stajyer) ruhuyla kalabilmekle ilgili. Salgınla beraber hayatlarımızın, ofislerimizin, unvanlarımızın ne kadar da kırılgan olduğunu gördük. Yeni dönemde hepimiz “intern” olacağız. Dünya bize yeni şeyler öğretecek.

Parolanı mı unuttun?

Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Giriş

Gizlilik Politikası

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.