Sanatçı, ülkemizdeki sanat ve sanatçı algısını eleştiren bir mektup kaleme aldı.
Ressam Mehmet Uygun, Türkiye’deki sanat ve sanatçı algısını mercek altına aldığı ve her iki kavrama dair algıya eleştirel yaklaşım sergileyen açık bir mektup kaleme aldı. Bu toprakların insanlarını sanat ve sanatçı kavramlarını yeniden düşünmeye davet eden bu mektubu, siz okuyucularımızla da paylaşıyoruz.
Bu mektup;
Bir feryat, bir yalvarış, bir çığlık, bir haykırış…
Bu mektubu yazma nedenim; güzel ülkemize, güzel insanlarımıza ve dilimize, bilerek veya bilmeyerek yapılmış bir kötülüğün karşısında hayretler içinde kalıyor olmam.
Bu ülkenin vatandaşı olarak, sanat ve sanatçı algısının nasıl bir karmaşa ve kargaşa içine sokulduğunu gördükçe üzülüyorum.
Bir ressam, bir sanatçı olarak sadece üzülmenin ötesinde ıstırap da duyuyorum.
Sanat, sadece resim ve heykeli içeren temel bir roldür; bu temel rolü yerine getiren kişi de sanatçıdır.
Dünyanın bütün dillerinde bu iki kelime yerli yerinde ve doğru kullanılır.
Ama biz oyuncuya, komedyene, besteciye, şarkıcıya, türkücüye, sunucuya, dansçıya, yönetmene, şaire, romancıya, öykücüye, her fotoğraf çekene, canı sıkılıp resim yapana, bir de ünlüye sanatçı diyoruz.
Bu çok büyük bir hatadır.
Özellikle medyanın bu konuda çok hassas olması gerektiğini düşünüyorum.
Google’dan “art world” sonra “sanat dünyası” yazarak görsellerde arama yapıp karşılaştırdığımızda, ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır.
Sanat, edebiyat, müzik, tiyatro ve sinema, hayatlarımıza renk katan farklı farklı alanlardır.
Bir toplumun yönetenleri, aydınları bunların hepsine “sanat” derse, o toplum iflah olmaz ve sonunda duvara toslar.
Dili zayıflar. Yaratıcılığı her alanda yok olur. Elindeki şehirler çirkinleşir. Yeni kentler kuramaz. Marka yaratamaz. Bilim üretemez. Doğanın kıymetini bilemez.
Kısacası güzellikten, zenginlikten mahrum kalır.
Uygar toplumların hiçbiri, bu temel rolleri birbirine karıştırmazlar.
Karıştırmadıkları gibi; sanata, sanatçıya her şeyden fazla değer verirler.
Gözetirler ve korurlar. Büyük koleksiyonlar oluştururlar. Ellerindeki bu koleksiyonları müzelere dönüştürürler.
O müzelere bilim adamları, iş adamları, politikacılar, askerler ve din adamları giderler.
Oyuncu, komedyen, besteci, şarkıcı, dansçı, yönetmen, şair, romancı, öykücü, fotoğrafçı ve ünlüler de gider…
Burada sergilenen eserleri izlemekten zevk duyarlar. Feyz alırlar.
Mesleklerinde daha yaratıcı ve başarılı olurlar.
Medeniyetin en önemli ölçüsü, bana göre, kavramları yerli yerinde ve doğru kullanmaktır.
Bu konuda çok hassasım; aileme, dostlarıma, arkadaşlarıma, yeni tanıştığım insanlara ger zaman anlatıyorum. Anlatmaya da devam edeceğim.
Medyanın çok güçlü olduğu çağımızda bu yanlış sürdürüldüğü sürece başarılı olamayacağımın da farkındayım.
Umarım bu yanlıştan vazgeçilir…
Birçok konuda uzlaşamayan bir toplum olarak sadece bu konuda uzlaşmış olmamız da bana çok ironi dolu ve tuhaf geliyor…
Kısaca; ne zaman oyuncuya, komedyene, besteciye, şarkıcıya, türkücüye, sunucuya, dansçıya, yönetmene, şaire, romancıya, öykücüye, her fotoğraf çekene, canı sıkılıp resim yapana, bir de ünlüye sanatçı demediğimizde uygar ve kültürlü bir toplum oluruz.
Buna yürekten inanıyorum.
Bu mektup, bu konuda duyarlı olabileceğini düşündüğüm başka kişilere ve size gönderildi.
Sevgi ve saygılarımla…
Mehmet Uygun
1964 yılında Elazığ’da doğan Mehmet Uygun, lisans eğitimini 1989 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde tamamladı. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Resim Ana Sanat Dalı’nda yüksek lisans ve Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde doktora eğitimini tamamlayan Uygun, Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde ve Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalıştı. Üniversitedeki görevinden 2004 yılında ayrılarak sanatsal çalışmalarına atölyesinde devam eden Mehmet Uygun, eserleri pek çok kişisel ve karma sergilerde yer almış, birçok ödüle layık görülmüş, çeşitli sanat dergileri ve gazetelerde yazıları, makaleleri ve röportajları yer almış bir sanatçıdır.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.
