Hikâyelere ve başarıya daha dikkatli bakmamı sağlayan, Dave Trott’un bende yarattığı farkındalık oldu. Dikkatimi çeken bir başka ayrıntı ise hikâyelerin kahramanlarının çoğunlukla kadın olması.
Dave Trott’un Bir+Bir=Üç kitabı yaratıcılığı kışkırtan onlarca hikâyeden oluşur: Değişik zamanlardan, başka kültürlerden gerçek yaşam öyküleri. Hayatları farklı olsa da hikâyelerin kahramanlarının ortak özelliği durumlarına çizginin dışından bakabilmeleri, herkes sustuğunda konuşabilmeleri, herkes durduğunda hareket edebilmeleri, geleneksel bilgiyi sorgulamaları hatta bazen görmezden gelmeleridir.
Trott bu kitabın ardından ikincisini de yazdı: Yaratıcı Körlük ve Tedavi Yolları. Kendi deyimiyle; “Yaratıcılık problem çözmek, düşüncede açıklık, başkalarının göremediğini görmek ve işleri olabildiğince sadeleştirmektir.” İkinci kitapta bu ayrıntılara yine gerçek yaşam öyküleri üzerinden dikkat çeker.
Hikâyelere ve başarıya daha dikkatli bakmamı sağlayan, Trott’un bende yarattığı farkındalık oldu. Bakış açımı değiştirince ilham veren o kadar çok hikâyeyle karşılaştım ki… Dikkatimi çeken bir başka ayrıntı ise hikâyelerin kahramanlarının çoğunlukla kadın olması. Örneğin Aslı Elif Tanuğur Samancı ve Sibel Şengün.
Aslı Elif Tanuğur Samancı, bir gıda mühendisi. Oğlu 11 aylıkken bağışıklık sorunu yaşamaya başlamış. Anne–babası doktor oldukları halde çare bulunamamış. Beş yıllık zorlu bir süreç, çocuğa yüklenen onca ilaçtan sonra konulan teşhis antibiyotik alerjisi, vaskülit damar kanaması olmuş. Bir doktorun uyarısıyla araştırmaya başlamış.
Bazen çözemediğiniz bir problemi yeniden tanımlamanız gerekir. Aslı da bunu yapmış. Araştırınca bağışıklık sistemini doğal yollardan güçlendirmenin en güvenli seçenek olduğuna karar vermiş. Gıda mühendisi olmanın verdiği avantajla arı sütü ve propolise yönelmiş. Piyasadaki birkaç yabancı markayı incelemiş ve yeterince propolis özütü taşımadıklarını görmüş. Sonra kendine sormuş: “Neden ben üretmiyorum?”
“Avrupa’daki endemik bitkilerin üçte biri Anadolu’da yetişir. Bu nedenle bizdeki arı ürünleri zengin antioksidan barındırır. Ancak bir sorun vardı” diyor Aslı. “Arıcılarımızın hiçbiri propolis üretmiyordu. Üstelik bu değerli maddeyi atıyorlardı. Çünkü propolis reçineyle birlikte toplandığı için kaya gibi sert ve onu ayırmak çok zor.”
En azından oğlunun ihtiyacı kadar propolis üretmek için kolları sıvayan Aslı, “Çocuğum için denemeye değerdi” diyor. Arıcılardan topladığı reçinelerden propolisi ayrıştırarak sıvılaştırıp, güvenlik testlerini yaptıktan sonra oğluna düzenli olarak vermeye başlamış. “Oğlumun bağışıklık oranları normal değerlerin yüzde 50 altındaydı” diyor. “Yavaş yavaş yükseldi, altı ayda normal değerlere geldi.” Aslı’nın oğlu bugün 16 yaşında ve son derece sağlıklı.
Her sorun içinde fırsat da barındırır. Aslı bugün Türkiye’nin en özgün markalarından birine sahip: BEE’O. Ürünleri 15’ten fazla ülkede 35 bin eczane, 15 bin sağlıklı gıda mağazasına ulaşıyor. Başka çocukları, insanları iyileştirmeye devam ediyor.
Sibel Şengün, 24 yaşında bir video tasarımcısı. İkinci mesleğine “ailemin bana verdiği kutsal meslek” diyor.
Sağır ve dilsiz bir annenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş Sibel. Kardeşi de işitme engelli. Sibel küçükken konuşmayı bir engel olarak görürmüş: “Aaaa anne bak ağızları oynuyor, ellerini kullanamıyorlar; engelli bunlar, derdim.”
13 yaşında fark etmiş konuşmanın bir engel olmadığını ve öğrenmeye karar vermiş. “Çok zor bir süreçti” diyor. “Ama öğrendim.” Güzel sanatlar lisesini ve üniversiteyi dereceyle bitiren Sibel, bugün önemli markalardan birinde tasarımcı olarak çalışıyor.
Yaşadıkları Sibel’i mesleğinin yanında sosyal girişimciliğe itmiş. “İşitme engellilerin kelimelere erişimi kısıtlı. Bunu artırmak için Hadi İşaret! (@hadisaret) isimli bir Instagram hesabı açtım” diyor. Kelimelerin doğru kullanımı, eşanlamları, örnek cümlelerde ve farklı ifadelerde nasıl yer aldıklarını anlatıyor, gösteriyor. Her video sonrası uygulama ödevleri veriyor, değerlendiriyor, hataları düzelterek geri gönderiyor. Her gün 200’den fazla kişiyle bağlantıda. “Keşke mümkün olsa da tüm işitme ve konuşma engellilere ulaşsam” diyor.
Sibel’i Google’la gerçekleştirdiğimiz #SheMakes programında tanıdık, ona destek olduk ve ondan çok ilham aldık.
Dave Trott’la başladık, onunla bitirelim: “Yapamadıklarınızı boş verin, önemli olan yaptıklarınızdır.”
İnsan ileride dönüp neleri yaptım diye sorduğunda hatırlayacağı bir şeyler olmalı.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.
