MediaCat

3 aşk markası, 3 logo ve 1 imza

Yılın aşk markaları arasında yer alan üç ismin logolarının ortak bir özelliği var. Bu ortaklık aynı zamanda, gelişmiş ülkelerdeki yüksek tasarım ve marka kültürüne de hizmet ediyor.

3 aşk markası, 3 logo ve 1 imza

Türkiye’de marka yaratmak ve o markanın sürekliliğini sağlamak gerçekten çok zor. Bir de bunun üstüne, o markayı “aşk markası” (lovemark) hâline getirmek, bir mucizeyi gerçekleştirmek gibi… Bunun elbette birçok farklı sebebi var ama belki de en önemlilerinden biri, ülkemizde “tasarım kültürünün” yeterince gelişmemiş olması. Siyasetten futbola, sanattan yayıncılığa kadar hayatın hiçbir alanında tasarımın etkisini, olması gerektiği kadar göremiyoruz. Hâl böyle olunca “markalaşma kültürü” de benimsenemiyor.

Elbette bu olumsuz tablonun içinde; birbirinden başarılı iş insanlarımız, vizyonları ve öngörüleriyle hayata dokunan markalar yaratan çok değerli girişimcilerimiz ve dolayısıyla güçlü markalarımız da var. Türkiye’nin “aşk markalarının” onurlandırıldığı bu sayı, bana da onların tasarım yolculuklarını ve özellikle üçünün arasındaki ilginç ortak noktayı hatırlattı.

Tesadüfi ancak şans değil

Arçelik, her zaman önemli bir markaydı. Ancak kimliği ve yarattığı his, zamana ayak uyduramaz hâle gelmişti. Hantal ve fazla kurumsal hissettiriyordu. 2002 yılında büyük bir değişim yaşadılar. Yeni kurumsal kimlik, Arçelik’te bütüncül bir değişimin habercisiydi. Yumuşak hatlı, minimalist bir amblem, küçük harfli yatay yazı ve markanın yeni dünyaya uyum sağladığının habercisi olan Çelik karakteri, Arçelik’i bütünüyle dönüştürdü.

Etkileyici bir başarı hikâyesine sahip olan Opet’in eski logosu, renkleriyle rakipleri arasında fark yaratmış olsa da, pek özellikli olmayan tasarımıyla öne çıkamamıştı. Yıllar sonra üretilen yeni logo, markaya özel olarak tasarlanmış yazı tipiyle birlikte öylesine etki yarattı ki, bugün Opet logosu olmadan o yazı tipiyle yazılmış herhangi bir yazı görseniz, doğrudan Opet’le ilişkilendirmemeniz neredeyse imkânsız.

Ve İstikbal… İlk dönemlerinde belli bir kitleye hitap eden, ürünlerinde de marka iletişiminde de tasarımı öncelemeyen, kalite algısı büyük ölçüde arka planda kalan İstikbal, 2013 yılında gerçekleştirdiği logo tasarım ve belki de “vizyon” güncellemesiyle kendini başka bir noktaya konumlandırdı. Ürün yelpazesini genişletip modernleştirdi, daha geniş bir kitleye hitap etmeye başladı ve fotoğraflarından reklam grafiklerine kadar birçok alanda gösterdiği özenle değişen dünyayı yakaladı.

Yılın aşk markaları arasında yer alan bu üç ismin logolarının bir de ortak özelliği var. Üçünün de altındaki imza, usta marka tasarımcısı Ivan Chermayeff’e ait.

Mobil, NBC, Chase, MOCA, PBS, Pan Am gibi devlerin de marka kimliklerini tasarlamış olan ve 2017 yılında aramızdan ayrılan Chermayeff, yıllar önce yaptığımız bir söyleşide şöyle demişti; “Birçok tasarımcı, ‘kabul göreceğini düşündüğü’ tasarımları yapma yanlışına düşüyor. Oysa yaratan kişiler, arkasında yüzde 100 durabilecekleri fikirlerin haricinde hiçbir şeyi sunmamalıdırlar. Çünkü ortaya konan tasarımların çoğu iyi değildir. İyiyi ayırt edebilme işi ise profesyonellere ait olmalıdır.”

İşte gelişmiş ülkelerdeki yüksek tasarım ve marka kültürü, bu ve benzeri yaklaşımların eseri…

Türkiye’nin tüm aşk markalarına yürekten tebrikler!

Parolanı mı unuttun?

Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Giriş

Gizlilik Politikası

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.