2024’ün en iyi gazete manşetleri ve dergi kapaklarının yıla dair aktardığı his ve hadiseler bir yana, bu sefer gündemde seçkinin yıllar içinde geçirdiği dönüşüm ve ardındaki olası sebepler var.
Her yıl MediaCat için yılın en iyi gazete manşetleri ve dergi kapaklarını belirlemek üzere bir araya gelen jüri üyelerinin bir süredir en baskın gözlemlerinden biri, hiç şüphesiz, özellikle gazete manşetleri cephesinde kriterlere uygun işlerin uğradığı erozyon. Bu yıl da jürinin gündeminde aynı konu vardı. Pelin Özkan, bu vesileyle yıllar içerisinde tanık olduğu iki noktayı vurguladı: “Öncelikle, kalite gerçekten düşüyor. İkinci olarak ise, seçenekler azalıyor. Eskiden tasarım ile sözlü ifadenin çarpıcılığını dengeli biçimde ortaya koyan çok sayıda seçenek vardı ve en iyiyi ararken hayli zorlanıyorduk. Oysa şimdi en iyileri çok kolay seçiyoruz çünkü bu dengeyi kurabilen birkaç tane gazete var.”
Gazetenin birinci sayfasının hikâye anlatımı açısından vaatkâr olması gerektiğini ve bu vaadi yerine getirmeyi başarmanın esas mesele olduğunu söyleyen Özkan, manşetlerin yıllar içerisinde geçirdiği bu dönüşümün -ister kaynak eksikliğinden ister okurun yazılı basından uzaklaşması olsun- sektörün üzerine düşünmesi gereken önemli bir sorun olduğunun altını çizdi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Sedat Simavi Ödülleri’ndeki jüri üyeliği deneyimlerinde de benzer bir durumdan mustarip olduklarını belirten İbrahim Varlı ise tartışılan durumun sık görülen bir sorun olduğunu vurguladı: “Jüri üyesi olduğum diğer değerlendirmelerde de bütün ödüllerin toplandığı aşağı yukarı birkaç gazete var; BirGün, Cumhuriyet, Evrensel… Arada Milliyet ve Sözcü… Günlük olarak yayımlanan sanırım 13-14 gazete var, bunların büyük bir kısmında değerlendirmeye girecek malzeme yok. Gündemi yansıtmıyorlar çünkü, çok tarafgirler. MediaCat’in yılın manşetleri seçkilerinde BirGün’ün düzenli olarak yer alması bizim için sevindirici, her yıl gurur ve onur duyuyoruz ancak genel itibarıyla sözkonusu bu sıkışma elbette üzücü.”
Oylama sonrası jüri değerlendirmesinde Ufuk Işık, sorunu bir varsayımla tartışmaya açarak BirGün’ün başarısının temelindeki gerekçeye dair görüşünü paylaştı: “İnsanlar gazetelerden ümidi kesti diyoruz, bence gazeteler de gazetelerden ümidi kesmiş gibi. Mesele bir gelişmeyi öğrenmekse onun yeri hiçbir zaman gazete olamayacak artık. İsrail’de neler olduğunu ben zaten gazeteden öğrenmeyeceğim, o yüzden o habere daha derinleşmek, daha iyi başlık atmak, konuyu farklı bir perspektiften ele alarak görselleştirmek gazeteler için daha önemli hale geldi. Bilgiler benim elimdeki feed’de akıyor, o yüzden gazetenin bilgiyi vermekten daha fazlasını yapması lazım. Bence gazete ve dergilerin eskiden olduğundan çok daha fazla yaratıcılığa ihtiyacı var ama onlar kendilerinden biraz vazgeçmiş gibiler, yani konu 2-3 yayının üzerine kalmış. Öte yandan dergilerde durum daha iyi, belki gazetelere kıyasla biraz daha fazla vakitleri olduğu için… İyi birer poster tasarımı gibi hazırlanmış, düşünülmüş kapaklar görüyoruz.”
Tasarımın gücü
Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de gazetelerde kullanılan dilin zayıfladığını belirten Zeynep Tonguç, “dilimizin zenginliğinin birazcık yontulduğunu, çok daha düz ifadelere dönüldüğünü” gözlemlediğini söyleyerek yazılı basına Türkçeyi daha iyi kullanma ve yeni nesle bu bağlamda örnek olma misyonu düştüğünü belirtti. Dergi kapaklarında gözle görülür bir tasarım gücü olduğunu söyleyen Tonguç’un dergilerle ilgili değerlendirmesiyse şu yöndeydi: “Gerçekten çok iyi tasarımlar var. Her bir dergi kapağı sanki birer ilan gibi tasarlanmış. İçinde fikri olan, tipografisinin düzgün kullanıldığı, metnin doğru aktarıldığı, iyi mesajlar içeren kapakları seçtik. Hep ‘içinde bir fikir var mı’ya baktık. Dolayısıyla için de o iyi fikri barındıran eserler seçkide yer almaya hak kazandı.”
Jüri değerlendirmelerinde, uzmanlığı çerçevesinde, görsel iletişim tasarımı niteliklerini önceliklendirdiğini söyleyen Kerim Dündar’a göre BirGün bu alanda diğer adayların açık ara önündeydi: “BirGün’ün bir yandan klasik gazete görüntüsü içerisinde farklılaşırken diğer yandan ona sadık kalabildiğini görüyorum. Bu bir başarı. Tipografinin çeşitliliği ve kullanımı, aksan renklerin cesur kullanımı, ‘hero image’ dediğimiz -domine eden- görsellere cesurca yer verilmesi… Bu noktalarda BirGün açık ara önde ve onu Oksijen takip ediyor. Diğer adaylarımız biraz daha geleneksel görüntüdeler ama habercilik ve etkileyici, çarpıcı başlık kullanımlarıyla bu seçkiye girmeye hak kazandılar.”
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.