The Others – Brand Experience Agency için ödüller hem yeni heyecanları hem de daha da iyisini yapma arzusunu tetikliyor. Yarattığımız deneyimlerin markalarımıza kattığı değeri daha da anlamlı hale getiriyor. [Advertorial]
Bizler deneyim tasarlarken üzerinde en çok durduğumuz konu markalarımızın duygularını ortaya çıkarmak. Duygusu olamayan hiçbir hikâyenin dinleyiciye geçemeyeceği prensibinden etkilenerek markaların kişiliğine özel, benzersiz ve unutulmaz deneyimler tasarlamak belki de başarımızın kısa formülü olabilir.
Ürünlerin benzer fiziksel özelliklere sahip olduğu durumlarda birinin tercih edilmesine sebep olan davranışın temelinde o ürünün ya da markanın bize hissettirdiği duygular yatmakta. O sebeple son dönemde markaların genel kampanya söylemlerinde “mutluluk” gibi duygular ön plana çıkarılmak isteniyor. Tüm pazarlama ve iletişim stratejisiniduygu üzerinden hazırlayan markaları göz önüne getirdiğinizde tüketicisiyle güçlü bağlar yaratmış markaları göreceksiniz. Artık fiziksel faydaların değil, tüketicinin yaşamak istediği duyguların yaşatıldığı dönemini yaşıyoruz.
Doğrudan Pazarlama Ödülleri’nde de benzer sebeplerle ödülleri kazandığımızı düşünüyoruz. Marka deneyimi konusunda hizmet verdiğimiz DeFacto, Puma ve Feel More markaları için yarattığımız işlerin ortak özelliği de tüketicilerde uyandırdığımız güçlü duygular. Projeleri yaratırken markalarımızın beklentileri de çıkan sonuçlarla doğru orantılıydı ve sonuçta herkesin gurur duyduğu işler yaratıldı. Bizi özgür bırakan ve yaratıcılığımıza güvenen markalarımıza tekrardan teşekkür ederiz.
Satış Noktası/Tüketim Noktası İçi Promosyonel Aktiviteler 2.lik Ödülü
Markalar duygusal deneyimler yaratabilmek için tüketiciyle empati kurabilmeli, tüketicideki iyi duyguları ortaya çıkarmak için uyarıcı stratejiler geliştirebilmelidir. Bizler de DeFacto markası için beklentiler karşılığında Sevgililer Günü dönemindeki tüketicilerle empati kurarak benzersiz bir hediyeyi nasıl sunabileceğimize odaklandık. Birçok markanın özel konseptli ürünler geliştirdiği bir dönemde daha ne kadar özelleşebiliriz diye düşünürken Aşktölye projesi ekibin heyecanını tavan yaptırdı. Projenin adı gibi hikâyesi de etkileyici idi.
Ahmet Yağlıcıoğlu
DeFacto Kıdemli Pazarlama Müdürü
Marka olarak beklentimiz Sevgililer Günü döneminde tüketicilerin duygusal arayışını tatmin edecek, benzersiz ve alışverişin ötesine geçen bir marka deneyimi yaşatmaktı. Bunu yaşatırken de iletişimimizde duygusal bağın kurulmasını özellikle istedik. Sonuçlara bakarsak ajansımızın da doğru stratejiler geliştirerek bizleri çok iyi anladığını görebiliyoruz. Bir marka ile ajansının uyumlu olması bu açıdan oldukça değerli.
Projeyi yaratırken kendi hayatlarımızı örnek aldık. Bizler de birer tüketici olarak benzer dönemde sevgilimize hediye aramak konusunda oldukça emek harcıyoruz. Her seferinde öyle bir hediye almalıyım ki hiç kimseninkine benzemesin, bize özel olsun diye düşünür dururdum. Bu gerçek hikâyeleri konuştukça aslında Aşktölye’nin temelini atıyorduk. Aşktölye nedir diye sorduklarında; “Sevgiline aşkın gibi benzersiz hediye tasarlayabileceğin yer” olarak tanımlıyorduk. Tüm bunların sonucunda da hepimizin gurur duyduğu bir iş çıktı.
Yaratılan işin tüketiciyle buluştuğu anlar bizler için oldukça değerli oluyor. Bu proje kapsamında hazırlıklarımızı Ankara, İstanbul ve İzmir olmak üzere 3 şehir 6 AVM yaptık. AVM’lerin ortak alanlarına kurulan Aşktölye standında tüketiciler DeFacto mağazalarından satın aldıkları kıyafetleri ve aksesuarları kumaş boyaları, boncuklar ve çeşitli malzemelerle benzersiz hediyelere dönüştürdüler. Projenin sonuçları da bizi oldukça mutlu etti. Kampanyanın gerçekleştirildiği günlerde belirlenen altı mağazaya giriş sayısı ortalama yüzde 12 arttı. Aynı mağazaların ciroları bir önceki yıla göre ortalama yüzde 21 yükseldi. Bunun yanı sıra İzmir Optimum AVM mağazasındaki kampanya ürün stokları tükendi. Bu proje sonrasında da DeFacto markası için daha iyilerini hazırlamak üzerine çalışmaları sürdürdük.
Elif Çiçek
DeFacto Kıdemli Pazarlama İletişim Uzmanı
Ajans ilk fikir sunumunu yaptığında projenin ismi bizi çok heyecanlandırmıştı. AŞK ve ATÖLYE kavramlarının AŞKTÖLYE’ye dönüşmesi projenin büyük beğeni almasında çok önemli bir etken olduğunu düşünüyorum. Uygulama detaylarında da tamamen kişisellik ve benzersizlik üzerine odaklandık. Tüketiciye sunduğumuz en büyük vaadimiz Sevgililer Günü için alacağı hediyenin sadece ve sadece ona özel olacağı idi. Bu güçlü vaad hem mağazalar için yoğun trafik yarattı hem de Sevgililer Günü koleksiyonu ürünlerinin daha önceki dönemlerden çok daha fazla talep görmesini sağladı.
Spor Pazarlaması Aktiviteleri 3.lük Ödülü
Birçok marka ürünün fiziksel özellikleri sayesinde rakiplerden ayrıldığını düşünse de tüketicinin algısında durum tam olarak da öyle değil. Özellikle deneyim pazarlamasının yarattığı benzersiz hikâyeleri çevresine anlatan tüketiciler için markalar hayat tarzlarının yansıması gibi kabul ediliyor. Eğer kullandığı ürün ya da hizmet tüketicinin yaşam tarzına uygun değilse onun -ne kadar önemli olursa olsun- sahip olduğu özellikler pek de bir anlam ifade etmiyor. Markalar tüketicilerin çevresine söylemek istediklerini başka yollarla ifade etme sorumluluğu taşıyor. Tıpkı Puma markasının dünya çapında büyük değer gören koşu organizasyonu Wings for Life’a destek olması ve günü daha da unutulmaz kılmak adına içerikler sunması gibi. İzmir’de gerçekleşen etkinlikte tüm katılımcıların ağırlanacağı, aktivitelerin konumlandırılacağı ve ürün tanımı yapılabilecek bir alan yarattık. Puma Disc ürünü için konumlandırdığımız Pop-up Store çevresinde PUMATRAC ve koşuya uygun aktiviteler gerçekleştirdik. Hızın önemli olduğu bu koşuda kişilerin yarışma öncesi ısınmaları ve kendi hızlarını ölçmeleri için 20 metrelik bir parkurda fotoseller sayesinde saatte kaç kilometre koştuklarını test eden Speed Test aktivitesi yer aldı. Dileyen kişilerin ürün de denedikleri bu aktivitede aynı zamanda yarışma öncesi ısındılar ve motivasyonlarını artırdılar.
Koşu başladıktan sonra ise katılımcıların Yakalama Aracı ile belirlenen skorlarını onlara özel bir yöntemle saklamalarını ve paylaşmalarını istedik. Flat photowall aktivitesi ile PUMATRAC uygulaması arayüzü koşucuların ayaklarını, koştukları km’yi ve isimlerini yazdıkları bir fotoğraf alanına dönüştü. Koşucular özel tişört baskı noktasında kendi km’lerini formaları üzerine yazdırarak deneyimlerini Puma ile somutlaştırmış oldular.
İlayda Yağmur Saray
Puma Pazarlama Müdürü
Wings for Life World Run, Türkiye de dahil olmak üzere 30’u aşkın ülkede aynı günde gerçekleşiyor. Bitiş çizgisi olmayan yarışta, skorlar özel Yakalama Aracı’nın yarışmacının koşucuyu yakalaması ile belirleniyor. Etkinliğin sponsorlarından biri olarak hedef kitlemizin bulunduğu bu koşuya destek olmak ve bunun yanında yeni ürünümüz Puma Disc ve uygulaması PUMATRAC’i anlatmak bizim için önemliydi. Ajansımızdan da bu beklentiler kapsamında katılımcıları özel hissettirecek deneyimler yaratmalarını istedik. Etkinlik sonunda markamıza olan ilgiyi ve sosyal medya etkileşimleri görünce projenin doğru tasarlandığına ve uygulandığına emin olduk.
Yerel Odaklı Satış Noktası İçi Promosyonel Aktiviteler 3.lük Ödülü
Bugünün tüketicisi, markalarla çeşitli şekillerde bağ kurmak istiyor. Yeni duygusal bağlar arıyor. Yalnız yaşayan birçok insan var ve 10 yıl içinde bunların sayısı katlanarak artacak. Bu noktada şu tespit ortaya çıkıyor; insanlar yalnızlaştıkça duygusal bir boşluk oluşuyor. Bu boşluğu doldurmak için de insanlar “duygusal markalar”a yöneliyorlar. İsim seçiminden de anlaşılacağı gibi marka tüketicileri ile tam anlamıyla duygusal bağ kurmak istiyordu ve etkinlik kurgu brief’i de bu yöndeydi. Bizler de Feel More Lounge adını verdiğimiz alanda tüketicileri markanın hikâyesine ortak ettik.
İstanbul Chill Out’ta yaratılan 200 metrekarelik alan, marka dünyasını yansıtan, ağaçların arasında “Natural” bir bölgeye kuruldu. Bodrum ve Çeşme de ise festival alanının doğasına uygun olarak denizin ortasına 10 metre yüksekliğinde salıncak kuruldu. Hayatın içinden “Feel More” temalı mesajlar ve markanın şişesi ile yaratılmış “original” dekoratif malzemeler alana yerleştirildi. Katılımcıların kalabalıktan uzaklaşarak“yenilenmesini” sağlayacak; sahneden ve kalabalıktan uzak sohbet edebilecekleri, dinlenebilecekleri ve kendileri ile baş başa kalabilecekleri bir alan yaratıldı.
Berfin Tanoğlu
Aktaes İçecek Kategorisi Yöneticisi
Feel More, rakipleri arasında doğal ve sağlıklı yapısını değil şehirli duruşunu vurgulayan marka konumlandırmasıyla bilinirliğini artırmayı hedefliyordu. Bu doğrultuda, marka dünyasını yaşatarak anlatmak istiyorduk. Ürünün temel 3 özelliği “Natural”, “Original” ve “Fresh” temaları ele alınarak Chill-Out Festival’de katılımcılara bu özellikleri ön plana çıkaran bir sponsorluk kurgusu ile yola çıkmak istedik. Ajansımızdan da katılımcılara bu 3 temayı aynı anda yaşayacakları bir deneyim alanı yaratmalarını istedik. İşin sonunda da marka ruhuna çok uygun ve bizim de olmaktan keyif aldığımız bir festival deneyimi yaratıldı. Feel More markasının sosyal medyada da yoğun şekilde konuşulması da bizleri çok mutlu etti.
Festivalin en çok ilgi gören ve vakit geçirilen ve sosyal medya yansıması alan öğesi salıncak kurgusu oldu. Chill-Out Festival’leri boyunca Instagram üzerindeki paylaşılan festival içeriklerinin yüzde 68’inde Feel More yer aldı. 156 Feel More paylaşımı gerçekleşirken, toplamda 19 bin 500 like alındı. @fredperryturkey, @inhoodies, @billstore ve @chilloutfestival olmak üzere 4 marka, içeriklerinde Feel More’a da yer verdiler. İçlerinde blogger, müzisyen, aktör ve dövme sanatçılarının yer aldığı 15 influencer Feel More ile ilgili Instagram üzerinden paylaşım gerçekleştirdi. (Örneğin: @cizenbayan (153K), @anlamarama (57,6K), @evakrbdk(324K), @ muratsimukılıc(25k)).
Bu paylaşım ve etkileşimlerin sonucunda ulaşılan takipçi sayısı 302 bin 496 kişi oldu.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.
