Şifanın algoritmaları

Yapay zekâ sayesinde hastalıkların erken teşhisi artık daha mümkün hale gelirken, büyük veri analitiği doktorlara daha isabetli kararlar alma imkânı sağlıyor.

Son birkaç yıldır üzerine titizlikle eğilip kafa yorduğumuz en önemli konulardan biri, yapay zekânın hayatımızda yaratmaya başladığı ve yaratmaya muktedir olduğu dönüşümlerdi. Bu dönüşümün en belirginleştiği alanlardan biri sağlık. Zira yapay zekânın giyilebilir cihazlarla entegre çalışarak bireysel sağlık analizleri yapabildiği, AI destekli asistanların hasta kayıtlarını düzenleyerek ve sesli notları yazıya dökerek doktorların iş yükünü azaltabildiği, chatbot’ların kırsal bölgelerdeki hastalara bilgi sağlayarak onları yönlendirme yeteneğine sahip olduğu zamanlardayız.

Evde sağlık teknolojilerindeki gelişim ve sağlık sigortasında yapay zekâ uygulamaları da dünyanın gündeminde. Taşınabilir MR cihazları sayesinde hastaneye gitmeye gerek kalmadan gelişmiş teşhisler mümkün hale gelirken, giyilebilir sağlık teknolojileri de biyosensörler aracılığıyla kan basıncını sürekli takip ederek stres seviyelerini analiz edebiliyor ve kronik hastalıkları izleyebiliyor.

Nöroteknolojik cihazlar beyin dalgalarını analiz ederek nörolojik hastalıkların erken teşhisine imkân tanırken, yapay zekâ destekli genetik analizler, bireysel sağlık verilerini değerlendirerek özel tedavi önerileri sunabiliyor. Ayrıca öngörücü sağlık analizleri sayesinde hastalık riskleri önceden belirlenerek erken müdahale fırsatı yaratılıyor. Bütün bunlar evde sağlık teknolojilerindeki ilerlemeye örnek oluştururken, sigorta şirketlerinin de AI sayesinde hastaların sağlık durumlarını daha iyi analiz edip riskleri daha doğru değerlendirebildiği de ortada.

Dünyadan örnekler

Sağlık teknolojilerindeki dikkate değer ilerleme, bu yılın başında Las Vegas’ta gerçekleşen Consumer Electronics Show’un (CES) da gündemindeydi. Örneğin, Japon teknoloji şirketi Asahi Kasei’nin yaşlı nüfusun refahı için geliştirdiği kamerasız takip sistemi, burada sergilenen teknolojilerden biriydi. Mahremiyet nedeni ile kamera kullanmadan hareketleri takip edebilen sistem, bir kişi evde düştüğünde ya da yataktan kalkmadığında bakım veren kişilere rapor gönderebilme becerisine de sahipti.

Güney Kore merkezli CosmoRobotics’in rehabilitasyondaki hastalar için veya serabralpalsi gibi nörolojik hastalıklarla doğan çocukların vücutlarının bir kısmına bağlanarak onları tutan ve destekleyen giyilebilir robotları da CES’te görücüye çıkan bir diğer teknolojiydi.

IntheTech’in hafif bilişsel bozukluğu ve DEHB’si olan hastalara yardımcı olmak için tasarladığı dijital terapi platformu EYAS ve Eli Health’in yalnızca tükürük ve akıllı telefon kamerası kullanarak kortizol ve progesteron seviyelerini evde ölçebileceğiniz test sistemi Hormometer da öne çıkan uygulamalardan. 60 saniye boyunca ağza yerleştirilen ince bir kartuş içeren sistem, telefon kamerası aracılığıyla testin sonuçlarını renk yoğunluğu ve örnek desenleri gibi kriterlere dayalı olarak değerlendiriyor. Testin türü ve sonuçlara bağlı olarak, mobil uygulama üzerinden stres, uyku, atletik performans ve doğurganlıkla ilgili kişiselleştirilmiş eğilimler ve öneriler sunuyor.
Son olarak Withings’in akıllı aynası Omnia, 360 derecelik bir tarama yaparak kilo, kalp, akciğer, uyku düzeni kontrolleri ile kan basıncı, kalp atış hızı gibi sağlık ölçümleri yapabiliyor. Bütün bu ölçüm sonuçlarını telefona aktarabilen ayna, yapay zekâ destekli bir asistan kullanarak aldığı veriler doğrultusunda önerilerde bulunduğu gibi doktor randevusu planlıyor veya sonuçları hastanın doktoruna da gönderebiliyor.

Türkiye’de ise kronik hastalık yönetimi sağlayan, sesli komut tabanlı, yapay zekâya dayalı dijital sağlık platformu sunan Albert Health, yapay zekâ destekli termal görüntüleme sistemiyle profesyonel sporcularda olası sakatlık, kas problemleri ve yorgunlukları tespit eden “aivisiontech” gibi şirketler büyümesini sürdüren örneklerden.

Bir diğer gelişim alanı: Robotik cerrahi

Sağlık teknolojilerinden bahsediyorsak ameliyatların, doktorlar tarafından kumanda edilen robotlarla yapıldığı yenilikçi bir yöntem olan robotik cerrahiden bahsetmek de bir anlam ifade ediyor. Ameliyat aletlerini tutan robotik kollar, ameliyat edilen bölgenin geliştirilmiş, büyütülmüş, 3D görüntülerini sunan bir kamera ve cerrahın ameliyat malzemelerini ve kamerayı kontrol etmesini sağlayan bir konsol içeren bu yönteme; üroloji, genel cerrahi, jinekoloji, kalp ve damar cerrahisi gibi birçok alanda başvuruluyor.

Ameliyatlarda küçük kesikler, daha az kanama ve daha az komplikasyon imkânı sunduğu gibi 3D görüntüleme ve titremesiz hareket imkânıyla hassasiyet gerektiren riskli operasyonların başarıyla gerçekleştirilmesine imkân tanıyan robotik cerrahi, hastanın ameliyat sonrası ağrılarının azalmasına ve daha erken iyileşmesine de olanak sağlıyor.
Dünyada en çok kullanılan robot destekli cerrahi sistemlerden biri olan Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemi’nin yanı sıra her biri farklı alanlara odaklanan ve ayrıştırıcı özelliklere sahip cerrahi robotik sistemler dünya genelinde geliştirilmeye devam ediyor. Örneğin İngitere’de Da Vinci’ye alternatif olarak geliştirilen Versius Surgical Robotic System daha modüler bir yapıya sahip olmasıyla ayrışırken, ABD menşeli Senhance Surgical System göz takibi ve dokunsal geribildirim gibi gelişmiş özellikleriyle ayrışıyor. Yine ABD menşeli Stryker Mako ise kalça ve diz protez ameliyatlarında kullanılan bir sistem olarak karşımıza çıkıyor.

Geçtiğimiz yıl Time’da yayımlanan ve 2024’ün en iyi icatlarını listeleyen bir makaleye göre, geçtiğimiz yılın nisan ayında, yedi derece esnekliğe sahip bilekli robotik kollar kullanan Symani cerrahi sistemi, mikrocerrahi için FDA tarafından onaylanan ilk robot oldu. Avrupa’da 17 farklı prosedürde yaklaşık bin ameliyat tamamladı.
Mart ayında, prostat kanseri tanısı konulan 62 yaşındaki bir hastaya Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemi’yle uygulanan sinir koruyucu ve ekstrem mesane boynu koruyucu radikal prostatektomi ameliyatının başarıyla tamamlanmış olması ya da bu satırların yazıldığı tarihten birkaç gün önce, hasarlı diz ekleminin milimetrik ölçülerle hatasız bir şekilde protezle değiştirilmesi gibi güncel örnekler, Türkiye’nin de bu alanda hatırı sayılır bir ilerleme kaydettiğini gösteriyor.

İlgili İçerikler

Parolanı mı unuttun?

Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Giriş

Gizlilik Politikası

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.