Herkesi ortaya çıkmaya davet ediyor

Londra merkezli Ulusal Otizm Derneği, toplumun otizm konusundaki farkındalığını artıracak, otizmli insanlara karşı tutum ve davranışları değiştirecek bir kampanyaya imza attı.

Derneğin paylaştığı bir anket, olumsuz deneyimlerin, otizmli insanların günlük yaşamlarının olağan bir parçası olduğunu, dışarı çıkmaktan kaçındıklarını ve bunun sonucunda da kendilerini izole ettiklerini ortaya koyuyor. YouGov tarafından gerçekleştirilen ankete göre İngiltere’de yaşayan yetişkinlerin yaklaşık 3’te 2’si (yüzde 4), otizmli insanların otistik oldukları için ayrımcılıkla karşı karşıya kaldıklarına inanıyor ve yüzde 62’si otizmli insanların kendilerini daha kabul görmüş hissetmelerine nasıl yardımcı olabileceklerini öğrenmek istiyor.

“It’s How You Show Up” adıyla gerçekleştirilen çalışma, önemli olanın insanın kendini nasıl ortaya koyduğu olduğuna vurgu yapıyor. Dünya Otizm Günü ve Dünya Otizm Kabul Ayı’nı kutlamak için başlatılan kampanya, halkın otizmli bireyler için ne tür olumlu değişiklikler yapabileceğini vurgularken, otizm konusunda kamuoyunun farkındalığını artırmayı ve otizmli insanlara karşı tutum ve davranışları değiştirmeyi amaçlıyor.

Ulusal Otizm Derneği Ulusal Programlar Yönetici Müdürü Peter Watt, “Son yıllarda otizme dair farkındalık büyük ölçüde artsa da, otizmli bireyler ve aileleri hâlâ okulda, işte ve günlük yaşamda karşılaştıkları önyargılar nedeniyle kendileri için gerekli düzenlemeleri yapmakta zorlanıyor. Kampanyamız, otizm konusundaki toplumsal anlayışı daha da geliştirmeyi ve tutumları olumlu yönde değiştirmeyi hedefliyor. Herkesin, otizmli bireylerin yaşamında olumlu bir fark yaratmak için yapabileceği basit şeyler var. Bu nedenle herkesi, Dünya Otizm Kabul Ayı boyunca kampanyaya katılmaya ve otizmli bireyler için ‘ortaya çıkmaya’ davet ediyoruz” dedi.

“Otizm her zaman dışarıdan göründüğü gibi olmayabilir”

Dernek, kampanyanın lansmanı kapsamında, otistik baba Chris ve onun dokuz yaşındaki otistik kızı Penny’yi içeren Wakeman ailesinin gerçek hayat hikâyesinden yola çıkarak kısa bir film hazırladı. Filmde, Chris’in kızının geleceğine dair umutları ve ailesinin otizme dair yaşadığı duygular ön planda yer alıyor.

Chris Wakeman, “Otizm her zaman dışarıdan göründüğü gibi olmayabilir. Otizmli bireyler yetenekli, zeki, hassas ve beceriklidir. İş yerinde insanlar beni anlamaya çalışarak ve empati kurarak yanımda oldular. Bu kampanyada yer almak istedik çünkü geç yaşta otizm tanısı almış biri olarak, bu noktaya gelmenin ne kadar zor olduğunu göstermek bizim için çok önemliydi. Özellikle kız çocuklarında otizmin daha iyi anlaşılması, fark edilmesi ve empatik bir yaklaşımla ele alınması gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.