Avrupa Şampiyonası öncesi taraftar profiline yakından bakın.
Dijital dünyada yaşanan devrim toplumun her bir zerresini ciddi biçimde dönüştürdü –tabii topyekûn baştan yaratmadıysa. Spor denince, özellikle Türkiye’de “çok kalabalık taraftar grupları” anlamına gelen futbol ve futbol izleyicisi de yaşanan dönüşümden nasibini aldı, almaya devam ediyor. Dijitalle dönüşen taraftarlar, iki 45’er dakikanın ve stadyumların çok daha ötesinde bir futbol atmosferi yaratıyor. Maç öncesi yemekler, tribünlerde tezahüratlar, ekran karşısında tartışmalar…
Futbol taraftarlığı yakın zamana kadar bunların etrafında dönerdi. Akıllı cihaz kullanımının artması, içerik üretiminin çoğalması ve online videonun yaygınlaşmasıyla birlikte “futbolla yatıp kalkmak” tabiri asıl şimdi karşılık bulur oldu. Peki, markalar dijital taraftarları ne kadar iyi tanıyor? MediaCat, Google işbirliğiyle Google aramaları ve YouTube izlenmeleri ışığında dönüşüm geçiren futbol seyircilerinin davranışlarını ortaya koyuyor. Takip eden satırları “sahaya” çıkmadan önce dikkatle okumanızda fayda var.
Dijital taraftar
Tezahüratlardan maç sonuçlarına, transfer dedikodularından gol görüntülerine uzanan bir yelpazede dijital futbol taraftarı gitgide yükselen bir grafikle “Google Arena”nın koltuklarını dolduruyor. Google aramalarına bakıldığında sezon biter bitmez transfer dedikodularıyla başlayan yıldız aramaları, sezon başlayınca yerini maçlara, takımlara, puan durumlarına ve daha birçok konuya bırakıyor.
Dijital taraftarlar telefonlarını ellerine aldıklarında -ki futbolla ilgili aramalar konusunda mobil cihazların masaüstü cihazlar ve tabletleri geride bıraktığının altını çizmekte fayda var- dikkatlerinin büyük çoğunluğunu takımlara yoğunlaştırıyor. 2015’te futbol özelinde yapılan 800 milyona yakın aramanın 3’te 1’nin takımlarla ilgili olması da bunu işaret ediyor. Dijital taraftarlar takım haberlerini takip ettikleri gibi maç günleri özet izlemekten vazgeçmiyor ve takımları için bestelenmiş marşları da asla ihmal etmiyorlar. Sırası gelmişken: “3 Büyükler” tabirinin ne denli isabetli olduğu da, takım aramalarının yüzde 75’inin Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray kaynaklı olmasından anlaşılıyor.
Maç öncesi
YouTube’dan takımın marşlarını dinler, ezberler: Takım marş ve tezahürat aramalarının yüzde 70’i YouTube’dan yapılmaktadır (2015). Maç saatinden önce takımların kadrolarını öğrenmek ister.
Maç boyunca
Ekran başında olduğu sürece maç, goller ve oyuncularla ilgili aramalar yapar, Google OneBox’larla takımın hiçbir anını kaçırmaz, canlı takiptedir.
Maç sonrası
Maç bittikten sonra Google OneBox ile takımının sonraki maçlarına bakar, takımının son puan durumunu kontrol eder.
Tekrar tekrar yaşanabilen “an”lar
Şüphesiz futbolseverlerin en faal olduğu günler maç günleri. Ancak kimi fiziki şartlar her zaman ekran başında veya tribünde olmaya imkân vermeyebilir. Bu durumun dijital taraftarlar için pek de tasalanmaya sebep olmadığı ise açık. An be an dijitalde maçı yaşayan dijital taraftarlar, 2015’te maç günleri toplamda 30 milyona yakın Google aramasının kaynağı olmuştu. “Maç kaç kaç” aramasının bir önceki yıla nazaran yüzde 90 oranında artmış olması da önemli bir gösterge. Maçlar elbette yalnızca oynandıkları sırada değil, maçın ardından da dijital taraftarların ilgisini çekmeye devam ediyor. Anı yaşamak bir yana, yaşanan anları tekrar tekrar yaşamak -ki bunun işaret ettiği yer maçların özet görüntüleri- da vazgeçilmezler arasında. Google verileri 2014’le karşılaştırıldığında maç özetleriyle ilgili aramaların iki-üç kat arttığını ve böylece toplam arama sayısının birlikte maç sonuçlarıyla ilgili aramalara yaklaştığını işaret ediyor.
Futbol kurallarınca, olağandışı durumlar dışında 90 dakikayla sınırlanan futbol müsabakalarının dijital dünyadaki yansımasıysa çok daha uzun soluklu hale geliyor. Hatta sonu gelmez bir döngü içine girip ucu açık bir hal alıyor. Şampiyonluk kazanılıp kutlama atkısı alındıktan sonra taraftar yaz aylarını transfer piyasasını ve takım haberlerini takip ederek geçiriyor. Mayıs aylarında şampiyonluğa kavuşan takımın mağazalarına ilişkin aramaların sezon içine kıyasla üç katına çıktığını hatırlatmakta yarar var. En ufak bir transfer dedikodusunda ivmelenen aramalar, transferler mutlu sona ulaştığındaysa zirve yapıyor. Dijital taraftar, yeni futbolcularını, onlar kendilerini kulüplere bağlayan mukavelelere imza dahi atmadan YouTube’daki görüntüleri aracılığıyla çoktan ezberlemiş oluyor.
Milli Takım’ın yeri ayrı
2015’i nihayetinde mutlu sonla biten Avrupa Şampiyonası’nın eleme grubu mesaisiyle geçiren Milli Takım, dijital taraftarın en çok ilgi duyduğu konulardan biri. 2014’e kıyasla 2,6 kat daha fazla aranan “Milli Takım” sekiz yıl sonra ilk kez bu yaz yeniden büyük bir arenada sahneye çıkmaya hazır. Son kez katıldığımız büyük turnuva Euro 2008’den kaynaklanan en yaygın aramalar gol ve maçlarla ilgiliydi; şimdiyse Euro 2016’yla Milli Takım ilk kez gerçek anlamda bir dijital turnuva oynamaya hazırlanıyor. Turnuvanın başlamasını iple çeken reklamveren, dijital taraftarı aklından çıkarmasa hiç de fena olmaz.
“Maç günü” yenilendi
Maç günü geldi… Biletler alındı, atkılar boyunlarda; maç öncesi arkadaşlarla yemek yenilip stada giriş yapıldı; marşlar söylendi, goller atıldı, üzüldük, sevindik… Stattan çıkarken maç yorumu yapıldı, pozisyonlar tartışıldı. Bunlar her taraftarın aklından çıkmayan anılar. Aynı şekilde her biri dijital taraftar için de bir o kadar önemli. Fakat dijital taraftar için bütün “maç günü”nün evrim geçirdiğini görmek gerekli.
Sahanın yeni yıldızı: YouTube
Dijital taraftarın maçtan sonra soluğu aldığı yer ise YouTube. Ayda 7,5 milyon sporseverin ziyaret ettiği platform, en çok futbol videolarıyla sporseverlerle buluşuyor. Diğer tüm branşların toplamından yüzde 30 daha fazla izlenmeye sahip olan futbolla ilgili videolar günde yaklaşık 4 milyon izlenmeye sahip (2015, YouTube verileri). Akıllı telefon ve tabletlerde gerçekleşen izlenmelerin toplam izlenmenin yarısından fazlasına tekabül ettiği bugün, her yerde içerik tüketen dijital taraftarlar, 2015’te futbolla ilgili video izleme konusunda yüzde 70’lik bir büyümeyi de beraberinde getirdi.
Değişen taraftar alışkanlıklarıyla beraber izlenen içerikler de gelişirken, gol ve özet görüntülerin popülerliklerini korudukları görülüyor. Ancak dijital taraftarların futbolla alakalı videolar konusunda geniş bir ilgi alanı var.
Bugün dijital taraftarların ilgisi, tek bir anın dahi geniş bir video kataloğuna dönüşmesini tetikleyebiliyor. Selçuk İnan’ın Milli Takım’ı Avrupa Şampiyonası’na taşıyan frikik golünden sonra bu çok kısa, 30 saniyelik an ile ilgili binlerce video oluşturulmuş olması da bunun kanıtı.
Sadece bir izleyici olmayan, ânı yaşayan, tepkisini çeşitli format ve platformda paylaşan, maçlara entegre olan dijital taraftarların verdiği mesaj aslında gayet açık: Gelecekte onlara ayak uyduran, teknolojinin getirdiği yenilikleri sahiplenen ve onları kullanan tüm markalar büyük bir avantaj yakalayacak. O gün hiç de uzak değil. Siz, hazır mısınız?
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.