Çalışanların yüzde 60’ı bu yıl iş değiştirmeyi planlıyor

Risk ve insan sermayesi alanlarındaki global deneyimi ve yerel ihtiyaçlara uygun çözümleriyle 120’den fazla ülkede müşterilerine hizmet veren Aon, Global Çalışan Duyarlılığı Araştırması’nın 2025 sonuçlarını yayımladı.

23 farklı ülkeden 9 binden fazla çalışanın katıldığı araştırma, çalışanların büyük kısmının kariyerlerindeki bir sonraki adımı planladıklarını, iş-özel yaşam dengesine öncelik verdiklerini, yeteneklerini geliştirme konusunda ise yeterince motive olmadıklarını gösterdi.

Aon’un araştırması, çalışanların yüzde 60’ının iş değiştirme planı yaptığını ve önümüzdeki 12 ay içinde yeni bir iş aramayı düşündüğünü ortaya koydu. Araştırmaya katılan çalışanların yapay zekâ becerilerini geliştirme konusunda düşük bir motivasyon sergilediği ve dünya genelinde çalışanların yalnızca üçte birinin yeni teknolojilere uyum sağlamak için yeni beceriler geliştirmek konusunda istekli olduğu da dikkat çekti.

Araştırmaya göre çalışanlar, hangi jenerasyona mensup oldukları fark etmeksizin iki yarı zamanlı çalışanın tek pozisyonu üstlendiği iş paylaşımı (job sharing) veya teknolojisiz saatler gibi iş-özel yaşam dengesini sağlamaya yönelik uygulamaları, sağlık sigortası ve izin sürelerinin ardından en değerli üç yan hak arasında görüyor. Farklı jenerasyonlar için öncelikli yan haklar ise farklılık gösteriyor. Baby-Boomers için en önemli iki yan hak emeklilik yatırımları ve izin süreleriyken, Z Jenerasyonu için sağlık sigortası kapsamı ve iş-özel hayat dengesi olarak öne çıkıyor. Tüm kuşaklara göre en değerli beş yan hak ise şu şekilde:

Kuşaklara göre en değerli yan haklar

Aon Türkiye Sağlık ve Emeklilik Çözümleri Genel Müdür Yardımcısı Sinem Yalçın konuyla ilgili açıklamasında şunları söylüyor: “Araştırmamız işgücünün öncelikleri ve duyarlılıklarına dair ayrıntılı bir tablo çiziyor. Sonuçlar, günümüzde çalışanların değer verdikleri konu ve öncelikleri yeniden gözden geçirdiğini, bir sonraki kariyer adımlarını planlarken, wellbeing’lerini önceliklendiren, iş dışındaki yaşamlarını da destekleyen işverenleri tercih ettiklerini gösteriyor. Çalışan beklentileri bu çerçevede değişirken yetenekleri bulma ve mevcut yetenekleri elde tutma mücadelesi de artıyor. İşverenler, artık çalışan beklentilerini yanıtlama, benzersiz bir çalışan deneyimi sunma konusunda daha fazla baskı hissediyor. Aon olarak biz de bu yolculukta iş dünyası liderlerine çalışanlarının gelişimini sağlayacak ve onların sadakatini artıracak kararları almaları için yardımcı oluyoruz.”

Raporda öne çıkan diğer önemli bulgular ise şöyle:

• Yöneticiler ve çalışanlar yapay zekâya farklı bakıyor. Sermayedarların ve üst düzey yöneticilerin yüzde 22’si yapay zekânın kendi sektörlerinde işleri önemli ölçüde değiştireceğini düşünürken, giriş seviyesindeki çalışanların yalnızca yüzde 11’i aynı görüşte. Giriş seviyesindeki çalışanların yüzde 64’ü yapay zekânın rolleri üzerindeki etkisinden emin emin değilken, yapay zekânın yeni beceriler gerektiren fırsatlar yaratacağını düşenlerin oranı yüzde 31.
• Hibrit çalışanlar şirketlerinden en çok değer gördüğünü hisseden grup. Tamamen uzaktan çalışanların kendilerini değersiz hissetme olasılığı yüzde 52 daha yüksekken, ofiste çalışanların bu duyguyu yaşama ihtimali yüzde 10 daha fazla.
• Maaşın rekabetçiliğini çok önemseyen işgücünün yüzde 42’si, daha iyi yan haklar karşılığında maaştan bir miktar feragat edebileceğini paylaşıyor. Bu nedenle işletmelerin maaş – yan hak kombinasyonlarını oluştururken, piyasa standartlarını takip etmenin dışında çalışan beklentilerini de ölçebilen veri ve analizlerden yararlanmaları rekabetçi kalmaları için hayati önem taşıyor.

Araştırmanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.