Avrupa’daki büyük şirketler kablosuz altyapıya yatırım yapıyor

Motorola tarafından yaptırılan bir araştırmaya göre mobiliteye duyulan stratejik ihtiyaç, şirketleri kablosuz teknolojilere yöneltiyor. Sözkonusu şirketlerin yüzde 88’i üç yıla kadar tüm donanımlarını kablosuz hale getirmeyi hedefliyor.

Motorola Kurumsal Mobilite birimi için yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, Avrupa’daki büyük şirketlerin çoğunluğunda kablosuz altyapı harcamaları kablolu sistemler için yapılan harcamaların önüne geçmiş durumda. Sözkonusu araştırmaya katılan şirketlere kablosuz teknolojileri neden tercih ettikleri sorulduğunda, bu şirketlerden yüzde 57’si temel neden olarak mobiliteye duydukları stratejik ihtiyacı belirtirken, diğerleri mevcut kablolu yerel ağlarını iyileştirme veya yerine yenisini koyma ihtiyacı nedeniyle kablosuz teknolojilere geçtiklerini belirtiyor. Araştırma, ayrıca şirketlerin yüzde 88’inin bir ağın parçası olarak çalışan tüm donanımlarını üç yıla kadar kablosuz hale getirmeyi beklediklerini ortaya koyuyor.

Motorola Kurumsal Mobilite Çözümleri Birimi Başkan Yardımcısı Vekili ve Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Genel Müdürü Marco Landi araştırma sonuçları hakkında şu açıklamaları yapıyor: “Bütçeler daraldıkça bütün sektörlerdeki şirketler çalışmalarını daha verimli hale getirmenin yollarını arıyorlar. İşte bu noktada mobilite, şirketlerin koşulların gereğini daha etkin biçimde yerine getirmelerine yardımcı oluyor. Dolayısıyla, halihazırdaki eğilimin tamamen kablosuz ağlara yönelik olması şaşırtıcı değil. Mobilite uygulamalarının sonu yok. Tıbbi kayıtlara hastanın yattığı yerde erişebilmek, okullarda dersleri daha etkili hale getirmek ve sözgelimi viski naklediyorsanız kasaların izini sürmek mobilite uygulamalarından sadece birkaçı. Çalışanların artık masabaşına bağımlı olmadıkları bir gerçek; ister ofis içinde ister dışında olsunlar bilgilere hareket halindeyken erişebilmeye ihtiyaç duyuyorlar.”

Aynı araştırmada ayrıca şirketlerin yüzde 76’sının bir çeşit kablosuz altyapıyı şimdiden kurmuş olduğu ve yaklaşık beşte birinin de “çoğunlukla” veya “tamamen” kablosuz sistemlerle çalıştığı belirlendi. Araştırmanın ilginç bir sonucu olarak, kablosuz altyapıda İspanya pazarının en ileri konumda bulunduğu ortaya çıktı. Ankete katılan İspanyol BT direktörlerinin yüzde 42’si şirketlerinin halen “çoğunlukla” veya “tamamen” kablosuz yerel ağ kullandığını ifade etti.

Landi sözlerine şöyle devam ediyor: “Şirketler tamamen kablosuz ağlara yönelirken göz önünde bulundurmaları gereken şey, kablosuz teknolojiden en büyük faydayı nasıl elde edecekleridir. Örneğin, kurulumları doğru yapıldığı takdirde, kablosuz teknolojiler kablolu ağlardan daha fazla güvenlik sağlıyor. Şirketlerin kablosuz kapsama alanlarının iş ihtiyaçlarını karşıladığından emin olmak için saha incelemeleri yapmaları büyük önem taşıyor. Mesela, kablosuz ağ üzerinden konuşma yapmak istiyorlarsa ağlarına yeni erişim noktaları eklemeleri gerekebiliyor.”

Ankete cevap veren şirketlere sorulan sorulardan biri de tamamen kablosuz bir ağa geçme konusunda herhangi bir endişeleri olup olmadığıydı. Şirketlerin bu konudaki en büyük iki endişesinin güvenlik (yüzde 63) ve performans (yüzde 41) olduğu görüldü. Bu sonuçtan anlaşıldığına göre kablosuz ağların güvenliğini sağlama ve onlardan azami performansı elde etme konusunda şirketlerin daha fazla bilgilendirilmeye gereksinimi var. Ancak, yine araştırmanın sonuçlarına göre, bu endişelerin giderilmesi halinde, şirketlerin yüzde 69’u 2010 yılına kadar ağlarını tamamen kablosuz hale getirmeyi düşünüyorlar.

Avrupa genelinde kablosuz altyapıya geçiş oranının, bundan beklenen faydaların, ve bunun karşısındaki engellerin anlaşılması amacıyla Vanson Bourne tarafından gerçekleştirilen araştırma İngiltere, Fransa, Hollanda, Almanya, İtalya, İspanya ve kuzey ülkelerinde 1.000’den fazla çalışanı olan şirketlere mensup 400 BT direktörü ile görüşülerek yapıldı.