The Body Shop “anti-aging” söylemiyle vedalaşıyor

Kişisel bakım ve kozmetik markası The Body Shop, marka iletişiminde anti-aging (yaşlanma karşıtı) söylemini kullanmayı durdurma kararı aldı.

Marka, 2021 yılında başlattığı özsevgi kampanyasıyla Global Kendini Sevme Endeksi’ni hayata geçirmiş; güzellik endüstrisinin filtreli görüntüler ve gerçekçi olmayan iddiaları kullanması sebebiyle dünya çapında pek çok insanın özgüveninin olumsuz etkilendiği sonucunu ortaya koymuştu.

Endeksin çıktıları doğrultusunda uygulamalarını gözden geçiren The Body Shop, 140 milyar dolar değerindeki küresel yaşlanma karşıtı pazarının oyuncuları arasından ayrıldı ve kurucusu Anita Roddick’in aktivist köklerine geri dönme niyetiyle harekete geçti.

İnsan hakları ve çevre sorunlarının yanı sıra özgüven konusunda da kampanyalar yürüten The Body Shop Kurucusu Anita Roddick yıllar önce de yaşlanma karşıtı söylemine karşı gelerek, “Kırışık bir cilde sahip olmak istemediysen, yıllar önce gülümsemeyi bırakmalıydın” demişti.

The Body Shop’un Marka Başkan Yardımcısı Lionel Thorea bu yeni adımı, “Biz her zaman değişimlere imza atan, aktivist bir markayız. Doğru mesajı verdiğimizden emin olmak en büyük görevimiz. Ürünlerimizi kullanan herkesin kendini güçlü ve ışıltılı hissetme hakkı var. The Body Shop ailesi olarak bizler, yaşlanmanın bir zevk ve ayrıcalık olduğuna inanıyor, insanların bir zaman makinesindeymişçesine gençleşmeye çabalaması yerine, yaş almanın güzelliklerini kabul etmesine yardımcı olmayı amaçlıyoruz” açıklamasında bulundu.

Marka, yeni iletişim stratejisi doğrultusunda Drops of Youth Konsantre Serum ürünü de dahil olmak üzere yaşlanma karşıtı ürün serisinin adını içeriğinde bulunan ve doğada kendini yenileme özelliğiyle bilinen Edelweiss çiçeğinden ilhamla Edelweiss olarak değiştirdi.