“Rafineri’nin 20 yaş küçük kardeşi” Rafineri Studio’nun yola çıkış hikâyesini ajansın kurucu ortağı Ayşe Bali’den dinledik.
Hâlâ çiçeği burnunda sayılabilecek, tasarım odaklı ve ajansın kendi tanımıyla “bağımsızın da bağımsızı” bir yapı Rafineri Studio. Henüz altı ay önce kurulan bu yapının markalara hangi yönlerden değer katmak üzere yola çıktığını ve geleceğe yönelik hedeflerini Rafineri Kurucu Ortağı Ayşe Bali’ye sorduk.
Rafineri 20 yıllık tarihi boyunca hep tasarım kası kuvvetli bir ajans oldu. Sayısız üstün yetenekli art direktörün yolu bizlerle kesişti, bugün dünyanın dört bir yanında çok başarılı işler yapan ve hâlâ kendini “Rafinerili” hisseden çok sayıda isim var. Bu isimlerle freelance olarak çalışarak global bir yetenek havuzu oluşturma fikri kişisel olarak beni çok heyecanlandırıyor.
Studio, Rafineri’nin bazı markalarının özel projelerini yürüttüğü gibi, normalde Rafineri müşterisi olmayacak yeni bir marka portföyüne de ulaşıyor. Şöyle bir örnek vereyim; ilk markalarımızdan Anatolian Craft, tamamen el yapımı, her biri giyilebilir sanat eseri sayılabilecek terlikler üreten bir aile girişimi. Anatolian Craft’a yepyeni bir marka stratejisi ve kimlik yarattık. Logosundan Instagram sayfasına, paketlerinden sosyal medya filmlerine, tüketiciye dokunduğu her noktada global bir markaya yakışacak yeni bir dil oluşturduk. Çapı itibarıyla bir Rafineri markası olmazdı ama Studio vizyonuna tam uydu, küçük bütçeyle yaratılan büyük hikâyelerin ilk örneği oldu, çok sayıda ödül kazandı.
Yaratıcı ajanslar arasında odağına “design thinking”i koymuş şirket sayısının çok az olduğunu görüyorum. Oysa küçüklü büyüklü her markanın güçlü bir düşünsel altyapıyla kurgulanmış tasarıma ihtiyacı var. Bu bir kurumsal kimlik de olabilir, marka mimarisi de, paketleme de, sosyal medya kampanyası da, yeni sezon fotoğraf çekimi konsepti ve uygulaması da… Studio, Rafineri’nin strateji gücünü ve business alanındaki yetkinliğini kullanan düşünce ürünleri çıkartıyor ortaya ve bu açıdan neredeyse rakipsiz olduğunu söyleyebilirim. Studio’nun kuruluş vizyonunda, insanların gerçekten sevgi duyacağı yeni nesil markaların inşasında rol oynamak var. Marka yaratımı artık sadece büyük reklamverenlerin tekelinde değil. Kültürel Zeitgeist’ı yakalamış, anlamlı bir varoluş amacı belirlemiş küçük markaların, ayrışmak için “branding”e çok ihtiyacı var. Studio bu boşluğu doldurmak için kuruldu biraz da.
Rafineri Studio’nun bir diğer özelliği markalarla ücret değil, proje bazlı çalışması. Studio’nun bir “menü” sistemi var, Marka, ihtiyacına göre menüden seçtiklerini satın alabiliyor. Net tanımlanmış ve görece kısa süreli ilişkiler kurduğumuz için de Studio marka portföyü sürekli yenileniyor.
Studio’nun ekip yapısı son derece dinamik. Dediğim gibi dünya çapında yeteneklerle işbirliği yapmak kuruluş amaçlarımızdan biri. Bununla beraber, içeride çok yetkin kemik bir ekibimiz de var. Studio Head of Art’ı Pelin Ün, sektörün en yetenekli art direktörlerinden biri. Pelin neredeyse 10 yıldır Rafinerili ve belki de 10 yıldır hayalini kurduğu tasarım odaklı yapı, Studio’yla birlikte gerçekleşmiş oldu. Emel Karadeniz, yine parlak bir Rafineri art direktörüyken, bugün zamanının büyük bölümünü Studio’ya ayırıyor. Müşteri ilişkilerinin başında Edvina Gülzari var, Edvina altı ay kadar önce, reklamcılığa kısa bir ara vererek marka tarafına geçti. Neyse ki bu macera kısa sürdü ve Studio’da çalışmak kaydıyla aramıza geri döndü. Strateji ekibimizden İlayda Şahin ve kreatif direktörlerimizden Gizem Şengüler de Studio ekibine bolca zaman ayırıyorlar.
Bununla beraber Studio, Rafineri’nin en kıdemli beyin takımının da tam desteğiyle kuruldu. Bir masa üstü film metninde bile Emre Kaplan’la kafa kafaya verebiliyoruz; ajans başkan yardımcıları Ekin Kutevu ve Erbek Onur, gerektiğinde Studio müşterilerinin toplantılarına giriyor; stratejik planlama direktörlerimiz Zühre Erdoğan ve Can Calışkan sürekli yeni Studio fikirleri geliştiriyor. Studio, Rafineri’nin 20 yaş küçük kardeşi ve kendisine hak ettiği şefkati gösterdiğimizi söyleyebilirim.
Studio, görselliğin gücünü çok iyi kullanan, markalara has, taze, çarpıcı ve ilham verici bir dil yaratan, çizdikleri yolsa onları parlatan ve konuşturan; amacı gürültü değil, etki yaratmak olan; moda olanı da, bir şeyi moda yapmayı da iyi bilen bir yapı.
Bir anlamda, bağımsız bir ajansın tam bağımsız oyun alanı. Kendi markasını çıkartabilir, kendi fontlarını yaratabilir, kendi filmlerini çekebilir, konkurlara girmeme kararı verebilir. Finansal olarak küçük bir operasyon döndürdüğü için de sonuna kadar özgür.
Studio’yu kuralı aşağı yukarı altı ay oldu, hâlâ çok taze bir girişim. Rafineri markalarından Turkcell, Eczacıbaşı, Suwen ve English Home’la kurumsal kimlik, logo yenileme, isimlendirme, hediye paketi tasarımı gibi projelerde işbirliği yaptık, tamamlanmak üzereler. Bunun dışında çok farklı sektörlerden, çok sayıda markayla da devam eden projelerimiz var. Bu ilk altı ay, kurduğumuz hayalin ulaşılabilir olduğunu hissettirdi bize.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.
