DAVID Kurucu Ortağı ve Kreatif Başkanı Anselmo Ramos, Brand Week Istanbul sahnesinde “Gelmiş geçmiş en iyi müşteri olabilmenin en 10 yolu”nu anlattı. Dünyanın en başarılı reklamcılarından birinin müşterilere yönelik bir sunum yapmasının nedeni ise açık: başarılı müşteri = başarılı ajans. Bu formülü başarıyla uygulayan en büyük örneklerden biri ise DAVID’in kendisi. Burger King’le yürüttükleri sıradışı müşteri – ajans ilişkisi büyük bir alkışı hak ediyor.
30’u bu yılki Cannes Lions’ta olmak üzere 195’ten fazla Cannes Aslanı kazanmış olan Ramos’un, eşine sık rastlanmayan türdeki tavsiyeleri şöyleydi:
Reklamın inek öğrencisi olun. İşleri çok sayıda farklı kaynaktan takip edin. Ajansınız size bir fikirle geldiğinde, “Bu yapıldı, daha iyisiyle gel” diyebilmesiniz.
İmkânsız bir hayaliniz olsun ve onu gerçekleştirin. Ramos’un bu noktadaki örnekleri ise kişisel hikâyesinden. Ogilvy Sao Paulo’da çalışırken Grand Prix almayı ve David’i kurduktan hemen sonra Ad Age’in en iyiler listesine girmeyi kafasına koyan Ramos’un bu “çılgın” isteklerini gerçekleştirmesi çok zaman almamış. Ramos’un şimdiki “çılgın isteği” ise St. Mark sahibi olmak!
Ajansınızla olan ilişkileriniz üzerine tartışın. Bu noktada Ramos, dört muhtemel kombinasyondan oluşan bir tablo koyuyor ortaya.
* Korkunç ajans-harika müşteri (en yaygın olan)
* Harika ajans-korkunç müşteri (en az görülen)
* Harika ajans-harika müşteri (en zor olan model. Wieden & Kennedy ve Nike, App le ve Chiat/Day gibi.)
* Korkunç ajans-korkunç müşteri (bu modelin en problemli tarafı ise iki tarafın da sürekli olarak birbirlerini suçlaması)
Brief’leriniz bir satırlık olsun. Ramos’un paylaştığı örnekler ise şöyle:
*Kadınların kendilerini daha güzel hissetmelerini sağlayalım. (Dove’dan aldıkları brief)
*İnsanları oldukları gibi olmaları için cesaretlendirelim. (Burger King’ten aldıkları brief)
*İnsanlara 1954’ten beri ızgara yaptığımızı hatırlatalım. (Burger King’ten aldıkları brief)
*Whopper aşkını gösterelim. (Burger King’ten aldıkları brief)
DAVID’in yaptığı işlerin yüzde 80’ini günlük projeler oluşturuyor. Günlük brief’ler, testler, anlık trafik yaratmaya yönelik projeler, medya alımları vs. Geride kalan kısmı ise yüzde 20’lik uzun vadeli işler oluşturuyor. Bu dengeyi kurmak çok önemli.
Diğer markalarla değil, dikkat süreleriyle rekabet içinde olun.
TV reklamından önce meme’i görmek isteyin. Bir projeye onay vermeden önce sormanız gereken asıl soru şu olmalı: “Bu filmden bir spoof ya da parodi çıkar mı?”
Kendinize sorun: “Dean Baquet (The New York Times yazarı) bu iş hakkında yazar mı?” Yazmazsa fikri unutun.
Eğer her gün avukatınızla konuşmuyorsanız, fikriniz yeterince iyi olmayabilir.
Datayı hepimiz seviyoruz. Ama data cesaret olmadan hiçbir şeydir.
