Kurumsal sürdürülebilirlik ile olumlu itibar

ERA Research & Consultancy’nin 2015 yılından bu yana gerçekleştirdiği 41 ReputationERA araştırmasının verilerinin analizini temel alan, kurumsal sürdürülebilirlik ile kurumsal itibar arasındaki ilişkiyi ortaya koyan Kurumsal Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İtibar İlişkisi raporu önemli içgörüler barındırıyor. 11 sektörden 25 araştırma veren firma için 16 paydaşı ve 55 bin 878 kişilik veriyi içeren analizler, çevresel, sosyal ve yönetişim boyutlarında kurumsal sürdürülebilirlik indeks değerleri sunuyor.

Covid-19 pandemisi ve ekonomik kriz nedeniyle şirketlerin zor risklere karşı dayanıklı hale gelmelerinin bir hayli önem kazandığını, bu konuma gelme süreçlerine paralel olarak çevre, sosyal ve yönetişim (ÇSY) alanlarında dengeyi sağlama zorunluluklarının oluştuğuna değinilen raporda; kurumsal sürdürülebilirlik ve kurumsal itibar arasında anlamlı ve pozitif bir ilişki bulunduğunun altı çiziliyor.

Raporun önemli çıktılarından birini, şirketlerin kurumsal sürdürülebilirlik değerlerinin, yakın iletişimde bulundukları çalışanlar ve ulusal medya mensupları nezdinde genel halk, üniversite öğrencileri, beyaz yaka ve mavi yaka çalışanlar arasında olduğundan daha yüksek olduğu gözlemi oluşturuyor. Genel halk ve üniversite öğrencileri arasında kurumsal sürdürülebilirlik indeks değerlerinin benzer olduğuna, kurumsal itibar değerinin pandemi döneminde hem mavi yaka hem beyaz yaka çalışanlar arasında arttığına da yer veriliyor.

Rapor, kurumsal itibar ile kurumsal sürdürülebilirlik arasında güçlü bir ilişki olduğunu ortaya koymakla birlikte; yönetişim boyutunun kurumsal itibarı artırmada en önemli boyut olduğunu, sırasıyla sosyal ve çevresel boyutlarca takip edildiğini de aktarıyor.

Raporda CEO aktivizmine de değiniliyor. KPMG 2021 Küresel CEO araştırmasına göre, CEO’ların toplumsal sorunların ele alınmasında daha fazla kişisel sorumluluk aldıklarını düşünen CEO’ların oranı küreselde yüzde 71, Türkiye’de ise yüzde 64 olarak ölçülüyor. Weber Shandwick’in 2017 tarihli araştırmasına göre CEO aktivizmine yönelik olumlu tutum Y Kuşağı’nda X ve Baby Boomer’dakinden daha fazla.