MediaCat’in ilk sayısından bu yana 30 koca yılın geçtiğini görmek benim için çok şaşırtıcı. 64 sayfalık o ilk sayıdan bu yana MediaCat’in bir başarı öyküsüne ulaştığını görmek çok büyük mutluluk. Bunun için Pelin’e ve ekibine teşekkür ediyorum.
1993 yılının temmuz ayında bağımsız bir reklam ajansının içinde doğdu MediaCat. Aynen tam olarak reklamcılığı bilmeden reklamcılığa başladığımız gibi, yayıncılığı ve gazeteciliği de anlamadan dergi çıkarmaya karar vermiştik. Çünkü reklamcılıkta ve yayıncılıkta etkisi yüksek işler yapmak istiyorduk. Tam da bu nedenle, yola çıkmadan önce sektörün önde gelen isimleriyle strateji, içerik planlaması ve yayın çizgisi toplantıları yaptık.
Sektörün o zamanki ihtiyaçlarını, dünyada bulunduğu noktayı ve gidebileceği rotayı anlamak için bizden çok daha deneyimli akademisyen, reklamveren, reklamcı, PR’cı, araştırmacı, yayıncı ve gazeteci dostlarımızın görüşlerine başvurarak işe başladık.
Yaptığımız toplantılarda bu çabamızı gelip geçici bir heves olarak görenler çok yaygındı. Görüşlerine başvurduğumuz hatta derginin ilk yayın kuruluna davet ettiğimiz bazı arkadaşlarımız bir reklam ajansının bünyesinde hazırlanacak bu tür bir yayına pek de şans tanımıyordu. Dahası o tarihte bize gönüllü danışmanlık yapan akademisyen dostumuz Haluk Gürgen “Reklamcılıktan kazandığınızı bu işe harcayacaksınız, ne gerek var buna, niye boş yere enerjinizi bölüyorsunuz ki?” diyerek açıkça bizi uyarmıştı.
Uyarılar hem çok iyi niyetli hem de çok haklıydı! İlk üç yıl ajansın bünyesinde yayımlanan MediaCat, kendi kadrosunun giderlerini çıkaracak kadar bile para kazanamadığı gibi, ajansın müşterilerinin vaktinden de çalıyordu. Ama yola çıkarken stratejik hedefe karar vermiştik: MediaCat vasıtasıyla reklamcılığı öğrenecek; işimizi dünyadaki standartlara göre yapacak ve sektöre destek olacaktık.
MediaCat’in ilk sayısı çıktığında sevgili Eli Acıman’ın el yazısıyla kaleme aldığı o motive edici mektup doğru yolda olduğumuzu teslim ediyordu.
O tarihte reklamcılık sektörü altın çağlarını yaşıyordu ve çok kârlı bir sektördü. Sektörün henüz ilk iki nesli işbaşındaydı. Eli Acıman, İzidor Barouh, Pınar Kılıç, Nail Keçili, Ünver Oral, Ersin Salman, Nazar Büyüm, Ege Ernart, Ferit Edgü, Haluk Mesci, Atilla Aksoy, Hulki Aktunç, Paul McMillen, Mengü Ertel, Faruk Atasoy, Yavuz Turgul ve İzmir Tolga gibi reklamcılar kuşağı kendi efsanelerini yaratmışlardı. Attila Öğüd, Marketing Türkiye’yi yayımlamaya henüz başlamıştı. MediaCat tüm bu kurucu isimlerle konuşarak, röportajlar yaparak, sektörel toplantılar düzenleyerek önce sektörü tanıdı, sonra sektörün gelişmesine yardım etti.
MediaCat’in ilk etkinliklerinden biri “MediaCat İletişim Toplantıları” adını taşıyan seri sektörel buluşmalardı. Kasım 1997 Ankara Sheraton Otel’de düzenlenen bu buluşmada konuşmacılar arasında Necati Özkan, Ersin Salman, Haluk Gürgen, Haluk Mesci vardı.
Dinleyiciler arasında ise zamanın Sanayi Bakanı Yalım Erez, gazeteci Muharrem Sarıkaya, Hürriyet, Milliyet, Sabah ve Posta gibi mecraların o zamanki temsilcileri ile sektörden kalabalık bir yönetici ve yaratıcı grubu görünüyor.
Hem yayıncılıkta daha ileri bir aşamaya geçmek hem de bir içerik merkezi yaratabilmek üzere 1997 yılında Kapital Medya’yı kurduk. Ama Kapital’in ticari anlamda başabaş noktasına gelmesi için dört yıl daha yatırım yapmak zorunda kaldık. Kapital’in kurulması ve bir yıl sonra Pelin’in bu şirketin başına geçmesiyle MediaCat’in etki alanı büyüdü ve faaliyetleri çeşitlendi.
Bütün bunlar olurken sektörde de majör değişimler yaşandı. 1990-2000 arası dönemde ilk nesil reklamcıların ajanslarını global network’lere satmaları, global markaların Türkiye pazarını domine etmesi, reklamverenler tarafında pazarlamayı bilen okullu kadroların işbaşı yapmasıyla reklam sektörünün altın çağları geride kaldı. Ardından sektörün içinden alt sektörler çıktı. 2000 sonrası ise dijital mecraların hayatımıza girmesiyle yaratıcı ajanslar giderek irtifa kaybetti; bordrolu çalışan yapılara dönüşerek yetenek kaybına uğradı.
Bütün bu büyük dönüşümler devam ederken MediaCat önemli bir marka olmayı başardı. Yarattığı diğer markalarla, reklam ve pazarlama sektörlerinde çalışan insan kaynakları için tam bir referans ve rönesans merkezi oldu. Sürdürülebilir şekilde ürettiği global kalitedeki içerik, Türkçeye kazandırdığı kitaplar ve telifli eserler, reklam yıllıkları, sektörün her segmentine dönük yarışmalar, eğitimler, seminerler ve komünitelerle endüstrinin gelişmesine, standardının yükselmesine hayati katkılar sağladı.
Doğrusu MediaCat’in ilk sayısından bu yana 30 koca yılın geçtiğini görmek benim için çok şaşırtıcı. 64 sayfalık o ilk sayıdan bu yana MediaCat’in bir başarı öyküsüne ulaştığını görmek ise çok büyük mutluluk. Bunun için Pelin’e ve ekibine teşekkür ediyorum.
İlk sayısından itibaren MediaCat’e yakın ilgi gösteren reklam sektörünün ve Manajans’ın kurucu ismi Bay Acıman, Necati ve Pelin Özkan ile.
Bununla birlikte sektörde 40 yılı geride bırakmış bir iş insanı olarak itiraf etmeliyim ki, Haluk Gürgen hocam yola çıkarken yaptığı uyarıda çok haklıymış. Bunca yıllık emek çok daha verimli, çok daha kârlı ve çok daha kalıcı sektörlere harcanabilirmiş.
Kıssadan hisse: Sektörde henüz 30’lu yaşlarınızdaysanız bundan sonraki 30 yılınızı harcamadan tez elden karar verin; daha kalıcı alanlara yönelin.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.
