Ajans Çaycıları serisinde bu ay Utopic Farm’ın kapısını çalıp, Ayten Abla’nın çayını içtik.
Utopic Farm’ın “Abla”sı Ayten Sarıtaş, çay seven ajansı günün her anında iki demlikle birden çaylamak için hazır. “Kendimi bildim bileli Çaykur demliyorum” diyen Sarıtaş’la ajanstaki rutinini, Utopic Farm’ın çay sevgisini ve alışkanlıklarını konuştuk.
Bir buçuk senedir Utopic Farm’dayım ama bu işi yaklaşık altı yedi yıldır yapıyorum.
Çok keyifli ve eğlenceli bir ortamımız var. Genç ve dinamik arkadaşlarım var burada.
Mertcan Tutan
Sosyal Medya Marka Yöneticisi
Abla’mız biraz sessizdir ama sohbet etmeye başladığınız zaman uzunca konuşabilirsiniz de. Abla’mız diyorum çünkü burada herkes için öyledir, ismini unuttuk artık öyle yakınız kendisiyle.
Ayten Abla’nın çayları gerçekten iyi. Sabahları canım çok çay istediği için büyük büyük kupada, diğer zamanlarda da ince bellide içerim.
Epey seviyoruz çayı. Her an iki demlik birden oluyor ocağımızın üstünde, oradan anlayabilirsiniz zaten. Genellikle kahvaltı etmeden gelirler, gelir gelmez de çay sorarlar.
Vallahi bana Abla derler. Belki bazıları bilmiyordur bile adımı ya da arada unutuyorlardır diyelim. Abla’yım onlar için.
Fatma Çelik
Sosyal Medya Marka Yöneticisi
Ajansta ne kadar çay demlendiğini istatistiki olarak bilmiyorum açıkçası ama mutfağa her gittiğimde taze çay bulabileceğimi biliyorum. Herhalde haftada beş altı kilo içiyoruz.
Yarın bir gün Utopic Farm’da çay olmayacak deseler aşırı mutsuz olurum. Çay içmeliyim, çay olmalı.
Çaykur. Burada da, kendi evimde de. Zaten kendimi bildim bileli Çaykur kullanırız. Ajansa geldiğimde de Çaykur kullanıyorduk, onunla devam ediyoruz. Bildiğimiz tattan vazgeçmek istemedik.
Tabii, gayet iyi bilirim. Kim şekerli kim şekersiz içer, kim kupada kim ince bellide olsun ister… Bazılarının hangi saatlerde gelip çay alacağını bile biliyorum. Her zaman hazırlıklıyım. Özellikle yemeklerden sonra, şöyle gerçekten tadına vararak ince belli bardakta çay içmek isteyen çok oluyor.
Tuba Konuksever
Sosyal Medya Marka Yöneticisi
Herkesin birbirini tanıdığı ve sevdiği, aile ortamı olan bir ajans burası. Ayten Abla’yı çok seviyoruz, o da bizi seviyor biliyorum.
Bir derdimiz sıkıntımız olduğu zaman söylememize gerek olmaz, anlar ve gelir sorar neyin var diye. Dertleşirken de oturur çayımızı içeriz. Yoğun çalışan insanlar olduğumuz için çay bir kaçış oluyor bizim için.
Tabii, çok severim. Ajansta içtiklerim bir yana, eve gider gitmez de çayımı demler içerim yatana kadar.
Doğrudur. Biraz yapım böyle benim. Bir de işleri yaratıcılık, onlar çalışırken dikkatlerini dağıtmak istemem. Hatta genelde mutfakta dururum ki konsantrasyonları bozulmasın ama mutfağa gelen olursa da çayımızı içer muhabbetimizi ederiz tabii.
Zafer Savaş
Operasyon Direktörü
Ajanstaki görevim gereği satınalma süreçlerini de ben yürütüyorum. Biraz geleneksel bir insanım ve bu yüzden Çaykur’un sarı paketini görmeden içim pek rahat etmiyor. Çayımızdan şaşmayız.
Mesaide çay demlemek yasaktır bizde çünkü aramızda neredeyse kimse bilmez nasıl demleneceğini. Ajansta bir iki kez yangın tehlikesi atlattık. Çok ciddiyim. Ayten Abla mesaiye kalmasını en çok istediğim kişi bu yüzden.
Berkay’ımız var bir tane bugün burada değil ama o sürekli anne der bana. Çocuklar çay içmedikleri zaman merak ederim; acaba ne oldu, neden içmiyorlar, diye. Kahvaltı yaptılar mı, yapmadılar mı? Bugün kim niye yemek yemedi… Bunlarla alakalı bir ödül alabilirdim belki.
Hayat ne yaşanırsa yaşansın güzel. Çayla, daha güzel.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.