MediaCat

Kullanıcı deneyiminin kuir hali

Toplumsal cinsiyet bağlamında dahi eşitlikçi bir deneyim sunamayan dijital platformların, kendisini farklı cinsiyet kimlikleriyle ifade etmek isteyen kullanıcılar için kapsayıcı olabildiğini söylemek mümkün değil. Halbuki kullanıcı deneyiminde yapılacak temel müdahalelerle dijital platformlarda kuir kullanıcı dostu deneyimler sunmak mümkün.

LGBTQI+ kullanıcılar dijital platformları yetkin kullanan topluluklardan biri olarak dikkat çekiyor. Sosyo-politik bağlamda homofobik nitelikler arz eden toplumlarda ev, okul, iş gibi tüm yaşam alanlarında ayrımcılık, dışlanma, nefret söylemi hatta nefret suçu, taciz, darp ve cinayet gibi doğrudan ceza hukuku alanına giren baskılara maruz kalan bu topluluk için çevrimiçi dünya bir tür dayanışma ortamı olarak da öne çıkıyor. Gerçi sözkonusu baskıların sadece fiziksel dünyayla sınırlı olduğunu söylemek de zor. LGBTQI+ medya savunma grubu GLAAD tarafından 2023 yılında yayımlanan bir rapora göre sosyal medya platformları, LGBTQI+ topluluğa yönelik çevrimiçi nefret söylemi ve tehdidi önlemekte büyük oranda başarısız oluyor. Bu araştırmaya göre LGBTQI+ yetişkinlerin yüzde 84’ü sosyal medyada tacizin önlenmesi için gerekli önlemlerin alınmadığını düşünüyor.

Israrla dayattıkları ikili cinsiyet rejimi kapsamında halihazırda toplumsal cinsiyet bağlamında dahi eşitlikçi bir deneyim sunamayan dijital platformların, kendisini farklı cinsiyet kimlikleriyle ifade etmek isteyen kullanıcılar için kapsayıcı olabildiğini söylemek mümkün değil. Halbuki kullanıcı deneyimi bağlamında yapılacak temel 1-2 müdahaleyle bile dijital platformlarda kuir kullanıcı dostu deneyimler sunmak mümkün. Nitekim 1990’lı yılların başından itibaren şekillenmeye başlayan kuir teori, kişiyi dünyaya yeni yollardan bakmaya teşvik eden disiplinler arası bir alan olarak UX alanına da katkı sunmaya başladı. Toplumsal cinsiyet ve cinsel kimliklere ilişkin geleneksel varsayımları yıkan, geleneksel akademik yaklaşımlara meydan okuyan ve toplumsal eşitsizliğe karşı mücadele eden bir düşünce biçimi olan bu yaklaşım, birçok akademisyen ve profesyonel için kendi disiplinlerindeki fikirleri ve çalışmaları “kuir’leştirebilecekleri” bir mercek sağlayabiliyor.

Birkaç öneri

Peki bu bağlamda neler yapabiliriz? Öncelikle, dijital markalar olarak kullanıcılarımızdan cinsiyet bilgilerini paylaşmalarını isterken bunun gerekçesini ikna edici argümanlarla açıkça anlatmalı, akabinde kullanıcılarımızı ikili cinsiyet tercihleri arasına sıkıştırmaktan kaçınmalıyız. Kadın ve erkek seçeneklerinden herhangi biriyle kendisini tarif etmek istemeyenlere bu imkânı sağlamalıyız. Nitekim bu doğrultuda türetilen yeni ifadeler birçok dilde resmi sözlüklerde yerini almış durumda. Örnek vermek gerekirse 2015 yılında Oxford sözlüğüne resmi olarak dahil edilen “Mx.”, kendilerini erkek veya kadın olarak tanımlamak istemeyenler tarafından ad veya soyadından önce konumlandırılan bir unvan olarak her türlü iletişim sürecinde kullanılıyor. Olur da kendisini farklı cinsiyet kimlikleriyle tanımlamak isteyenler için de platformlarımızın üyelik süreçlerinde ayrı bir seçenek altında açık uçlu bilgi girişi olanağı sağlayan formlar sunabilmeliyiz. Buna ek olarak, kullanıcı, etkin bir mahremiyet yönetimi kapsamında, cinsiyet kimliğine dair paylaştığı bilgiyi profilinde açık olarak herkesle paylaşmak veya paylaşmamak serbestisine her zaman sahip olabilmeli.

2015 yılında Oxford sözlüğüne resmi olarak dahil edilen “Mx.”, kendilerini erkek veya kadın olarak tanımlamak istemeyenler tarafından ad veya soyadından önce konumlandırılan bir unvan olarak her türlü iletişim sürecinde kullanılıyor.

Cinsiyet kimlikleri zaman içinde değişebilir, bu yüzden kullanıcının herhangi bir platforma üye olduktan sonra, istediği zaman bu bilgiyi kolaylıkla değiştirebilmesini mümkün kılmalıyız. Platformları geliştiren karar vericiler olarak, kullanıcılarımızın cinsiyet kimliklerine dair görsel temsilleri ve yazılı betimlemeleri belirlerken çok dikkatli olmalı, bu bağlamda kendi başımıza karar vermekten kaçınmalıyız, çünkü maalesef, bu kritik konuya yönelik öngörülerimizin çoğu içselleştirilmiş stereotiplere dayanıyor. Kendisine avatar seçmek isteyen bir kullanıcının karşısında sunulan kadın imgesi, uzun bakımlı saçlar, incecik bir beden ve pembe bir elbiseden ibaret olmak durumunda değil. Kullanıcılar kendilerini temsil edecek avatarlarını istedikleri gibi biçimlendirme esnekliğine sahip olmalılar. Yine bu kapsamda kullanıcılara kendi adıllarını (zamirlerini) seçme tercihini de sunmalıyız. Bu imkânı sağlayan ve İngilizcede kullanımı gittikçe yaygınlaşan They/Them seçeneği, kişiyi She/Her, He/Him ikiliğine sıkıştırmayan olumlu bir örnek olarak dikkat çekiyor.

Kendisini farklı cinsiyet kimlikleriyle tanımlamak isteyenler için platformlarımızın üyelik süreçlerinde ayrı bir seçenek altında açık uçlu bilgi girişi olanağı sağlayan formlar sunabilmeliyiz.

Kapsayıcı deneyim arayışı

Bu önerileri platformlarda hayata geçirmek çok zor olmasa da Türkiye’de son 20 yılda dijital dünyada bu doğrultuda bir arzu ve kararlılığı gösteren hiçbir markaya rastlamadığımı üzülerek söylemeliyim. Halen sadece formlarda cinsiyet bildirimini zorunluluktan çıkartmak gerektiğini konuşuyoruz, ötesine geçemedik. LGBTQI+ topluluk, bazı sektörlerde dijital markalar için hedef kitlenin önemli bir bölümünü temsil etse de, kullanıcı deneyimi bağlamında hak ettiği ilgiyi göremiyor. Dijital dünya konuyla ilgili olarak maalesef pinkwashing ötesinde bir yaklaşım sunamıyor. Halbuki, bu doğrultuda atılacak cesur ve öncü adımlar, düşünülenin aksine büyük destek görerek, ülkemizde gündelik yaşantıya hâkim olan dışlayıcı dilin çözülmesine büyük katkı sunacağı gibi, markaların iletişim yönetimi süreçlerine de stratejik anlamda değer katabilir. Yapılacaklar, yukarıda önerilenlerle de sınırlı değil elbette. Daha kapsayıcı bir “kuir kullanıcı deneyimi” doğrultusundaki değişim, dijital ürün geliştirme süreçlerindeki karar vericilere LGBTQI+ bireyleri daha da çok dahil ederek ve bu süreçte düzenli olarak topluluk üyesi potansiyel kullanıcıların görüşlerini dinleyerek gerçekleşecek.

Parolanı mı unuttun?

Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Giriş

Gizlilik Politikası

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.