Yalçın Doğan, bugün Hürriyet’te yayınlanan köşesinde izleyici olarak TV kanallarında sürekli kamu spotuna maruz bırakıldığımızı söylüyor; RTÜK’teki spot yığılmasından bahsediyor. Yalçın’ın, köşesinde ele aldığı ilgili bölüm şöyle:
“Nasıl olsa bedava ya, önüne gelen kamu kuruluşu 40-45 saniyelik film yapıp RTÜK’e gönderiyor.
RTÜK’ten de TV kanallarına. Herkes kendini anlatıyor.
Son aylarda hayatımıza yeni bir film giriyor. Her dalda, her alanda kamu spotu. Sigaranın zararlarından trafik kazalarına, beslenme bozukluklarından çocuk oyunlarına, okullara, çevreye, akla ne gelirse, varsa, yoksa kamu spotu.
Haftada en az dört-beş yeni kamu spotu hazırlanıyor. Spot değil, icraatın içinden sanki.
Başbakan Özal’la birlikte siyasal edebiyatımıza ve siyasal pratiğe giren bir kavram var: ‘İcraatın İçinden’. Başbakan, ayda bir TV’ye çıkıyor ve ‘icraatını’ anlatıyor. ‘İcraatın İçinden’ günümüz siyasetine Özal’ın mirası.
SPOT YIĞILMASI
O miras bir yandan Başbakan düzeyinde devam ederken, öte yandan ‘icraata başka filmler’ ekleniyor. Bunun adına da, ‘kamu spotu’ deniyor.
Geçen Mart ayında kamu spotlarının bedava olması kararı benimsenince, her kamu kuruluşu spota sarılıyor. Varsa spot, yoksa spot, ne de olsa spot.
Kamu spotları önce RTÜK’e geliyor. RTÜK’te tam bir spot yığılması yaşanıyor. Kamu spotu her kamu kuruluşunun reklamına dönüşüyor. Devlet kendi reklamını kamu spotları aracılığıyla yapıyor.
İşin özünde sivil toplum kuruluşları için düşünülen kamu spotlarına iktidardan fırsat kalmıyor.”
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.