FTC, Omnicom’un IPG satın alımına ilişkin nihai onayı verdi

ABD Federal Ticaret Komisyonu (FTC), Omnicom’un 13,5 milyar dolarlık Interpublic Group (IPG) satın alımına ilişkin revize edilmiş nihai onay kararını verdi. Bu karara göre, şirket artık politik veya ideolojik görüşlere dayalı olarak yayıncılara reklam bütçesi aktarmayı reddedemeyecek. Ancak bir reklamverenin açıkça talepte bulunması durumunda istisna uygulanabilecek.

Haziran ayında FTC, birleşmeyi şartlı olarak onaylamış ve politik amaçlı reklam boykotlarını yasaklayan bir taslak karar yayımlamıştı. Kamuoyundan görüş alma sürecinin tamamlanmasının ardından karar kesinleşti. Revize edilen kararda bazı önemli noktalar öne çıktı: Bir uyum denetçisi (compliance monitor) görevlendirildi ve düzenlemelerin yalnızca ABD sınırları içinde geçerli olacağı netleştirildi. Nihai karar, FTC tarafından 2-0-1 oyla onaylandı; Komiser Mark R. Meador oylamaya katılmadı.

FTC, reklam holding şirketlerinin zaman zaman belirli medya kuruluşlarına yönelik boykotları endüstri dernekleri üzerinden koordine ettiğini ve bu boykotlar sonucunda yayıncıların reklam gelirlerinin kesilerek içerik üretim kapasitelerinin zayıflatıldığını belirtti. Yeni düzenlemeyle birlikte Omnicom, ideolojik gerekçelerle hazırlanmış kara listeler (blocklist) oluşturamayacak. Bu tür listeler yalnızca reklamverenin açık talimatı doğrultusunda kullanılabilecek. Böylece, hangi içeriklere reklam verilmesi veya verilmemesi gerektiğine reklamverenler karar verecek.

Uluslararası onay sürecinde ise farklı aşamalar bulunuyor. Birleşik Krallık Rekabet ve Piyasalar Otoritesi (CMA), geçen ay birleşmeyi ikinci aşama soruşturmaya taşımamaya karar verdi. Avrupa Birliği ise incelemesine devam ediyor. FTC, yılın başlarında iki şirketten ek bilgi talep ederek derinlemesine bir antitröst incelemesi başlatmıştı.

Finansal açıdan, IPG’nin ikinci çeyrek gelirleri geçen yıla kıyasla düşse de maliyet kesintileri sayesinde şirket tarihinin en yüksek kâr marjına ulaştı. Omnicom, birleşmenin 2025’in ikinci yarısında tamamlanmasını bekliyor.

FTC’nin bu kararı, reklam holding şirketlerinin pazar güçlerini reklam akışını politik veya ideolojik nedenlerle yönlendirmek için kullanmalarına karşı daha sıkı bir denetimin uygulanacağını gösteriyor. Böylece reklam bütçelerinin manipüle edilmesinin önüne geçilmesi ve kararın tamamen reklamverenlere bırakılması hedefleniyor.