Görsel hikâye anlatıcılığı biraz farklı bir şekilde yeniden doğuyor. Video yerine fotoğraflar daha global, mobil ve sosyal bir toplumun ortak dili haline geliyor.
1950’ler ve 60’larda televizyon satışlarında görülen patlama, görsel hikaye anlatımında yeni bir inovasyon dalgasını da beraberinde getirdi. Artık her yerde aynı anda gördüğümüz 30 saniyelik reklamların yükselişi de bununla başladı.
Satışların 60’larda patlamasıyla yaşandığı gibi bugün de benzer bir fenomen giderek yayılıyor. Görsel hikâye anlatıcılığı biraz farklı bir şekilde yeniden doğuyor. Video yerine fotoğraflar daha global, mobil ve sosyal bir toplumun ortak dili haline geliyor.
FOTOGRAFİYE YATIRIM
Öncelikle ana trendlere bir göz atalım…
Fark yaratanın teknoloji olduğunu bir kez daha görüyoruz.
Akıllı telefonlar, dijital içeriği hem oluşturma hem de tüketme konusunda ana cihazlar olma yolunda hızla ilerliyor. Pew Internet for the American Life Project’e göre, internete bağlanabilen cep telefonlarına sahip Amerikalıların yüzde 31’i internette gezinmek için öncelikli olarak cep telefonlarını kullanıyor. Bu rakamlar gelişmekte olan pazarlarda daha da yüksek.
Bu noktada ön plana çıkan en az üç unsur daha var.
Birincisi, görüntüler global. Tüm dilleri ve kültürel sınırları aşabiliyor. Fotoğraf, tek gerçek evrensel iletişim aracı. Hiçbir şey ona bu konuda yaklaşamaz.
İkincisi, görüntüler dağıtılabilir. Fotoğrafların iletilmesi için gereken bant genişliği çok düşük, hızlı ve yaratıcı bir anlatım içinse pek çok imkân var. Bu yazının yazıldığı sırada sadece Apple App Store’da çoğu fotoğraf düzenleme aracı olan 10 binden fazla iPhone fotoğrafçılık uygulaması vardı. Fotoşoplama artık özgür bir seçim olarak algılanıyor.
Üçüncüsü ise, görüntüler kalıcı. Bir fotoğrafa dilediğiniz kadar kısa veya uzun bir süre bakabilirsiniz. Fotoğraflar doğrusal olmayan, paylaşımlı bir tüketim deneyimi sunuyor. Videolar ve hatta metinler için bile aynısını söyleyemeyiz.
Bunların hepsini bir araya getirirseniz kazanan büyük ihtimalle videolar olmayacak. Bağlanabilirlik, ekran ve format kısıtlamaları mobil video izleme deneyimini cazip olmaktan çıkarıyor.
Bunun yerine görsel hikaye anlatımcılığına yatırım yapan şirketler kazanacak. Buna bir kanıt istiyorsanız sosyal ağlara bakmanız yeterli.
SOSYAL AĞLARIN YILDIZI FOTOĞRAFLAR
Sosyal ağ dünyasındaki tüm parlayan yıldızların arkasında fotoğraflar var. Pinterest, Tumblr ve elbette bu yılın başında Facebook tarafından satın alınan Instagram bunlardan sadece birkaçı.
Aynı durum şirketler arası ticarette de (B2B) geçerli. Yeni oyuncuların tümü görselliğe odaklanmış durumda. Örneğin Dribbble, devam eden tasarım işlerini paylaşmak için popüler bir araç. Doubleclick’s Ad Planner’a göre trafiği geçtiğimiz yıl iki katına çıktı. Google+ profesyonel fotoğrafçılar arasında oldukça popüler. Visual.ly ise infografik tutkunları arasında hızla popülerleşiyor.
Fotoğrafçılığa olan bu iştah pazarlamacılar için iyiye işaret. Bu alan, görsel hikâye anlatımcılarının ve yaratıcı kişilerin doğal olarak dikkatini çekiyor. Yine de kesin sonuç henüz alınmadı.
Başarılı olmak için mutlaka bu işlere yeni başlayan birinin düşünce yapısını benimsemeliyiz. Yani, sanatın güçlü bir yaratıcılık gerektirdiği nosyonundan kurtulmalıyız.
Görsel hikâye anlatımcılığı günümüzde keyifli bir klişe. Fotoğraflara kasıtlı olarak gereğinden fazla animasyon ekleniyor ve fotoğraflar aşırı filtreleniyor ve hatta aşırı pozlanıyor. Tüm kurallar ihlal ediliyor. Mesajlaşmanın birden bire patlama yapması sonucu yazılı iletişimdeki resmiyetin açıkça yok olması ve YouTube’un da videolarda benzer bir etki yaratması gibi, akıllı telefonların artık her yerde bulunuyor olması da ‘iyi’ fotoğrafçılık kavramına dönük beklentilerin değişmesine neden oldu.
Bu yeni çağda kaybolmamak için dikkate alınması gereken üç tavsiye:
Kare ölçüler çok moda. Instagram, kare görüntülerin güzel olabileceği düşüncesini yaygınlaştırdı. 4:3 değil 1:1 oranlarını deneyin.
Dijital kültürün içinde kıvrak davranın. Animasyonlu gif dosyaları, karikatürlerdeki konuşma baloncukları, kolajlar ve perspektif düzeltici stillendirme bayatlamış görünse de yeni dönemde de kullanılacak.
Yaratıcılık süreci konusunda demokratik olun. Sektör birkaç yıl önce kitle kaynaklı videoyu benimsedi. Ancak, reklam fotoğrafçılığı hâlâ kendini baskı altında hissediyor ve daha ziyade bir sanat olarak görülüyor. Sınırları kaldırın.
Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.
Here you'll find all collections you've created before.