Erkekliği daha geniş tanımlamalıyız

Equimundo Başkanı Gary Barker ile erkekleri kendi yalnızlıkları ve ekonomik belirsizlikleriyle gören, herkese eşit fırsatlar sunan bir sistem için nasıl uygulamalar gerektiği üzerine kafa yoruyoruz.

Gary Barker - MediaCat Mart 2025 - Erkekliği daha geniş tanımlamalıyız

Nesillerdir erkeklik tanımları genellikle güç, saldırganlık ve baskınlık gibi kavramlar üzerinden yapılıyor ama sanırım bu durum günümüzde yavaş yavaş değişmeye başladı, ne dersiniz?

Bu tanıma ekleyebileceğim diğer bir şey de sağlayıcı olmak. Ailemizi desteklememiz ve kendimizi geçindirmemiz gerektiği fikri erkekliğin tanımında hep sabit kalan bir şey. Erkekler olarak hâlâ güçlü bir şekilde, oldukça rekabetçi, zorlu bir dünyada sağlayıcı olmak zorunda olduğumuzu hissediyoruz. Diğer saydığınız tüm özellikler gelip geçiyor.

Bununla birlikte erkeklerden beklentilerimize yeni nitelikler ekliyoruz. Giderek daha fazla erkeğin çocuk bakımı yapan ilgili babalar olmasını bekliyoruz çünkü kadınlar iş gücüne daha fazla katılıyorlar.

Genç kadınlardan, sosyal medyada ve gerçek hayatın içinde erkeklerin daha düşünceli olmalarını istediklerine dair çokça şikâyet duyuyoruz, sadece sert ve agresif olmamaları gerektiğini söylüyorlar.

Bazı erkekler bunun farkına varıp değişiyorlar bazı erkekler ise bir kafa karışıklığı içinde. Ekonomik belirsizlik zamanlarında, sert ve dominant yönelimlere geri dönüyorlar. Birçok genç erkek online ortamda ya da medyada bu görüşleri pekiştiren mesajlar buluyor.

Bu yüzden erkekliğin en iyi tanımını şu şekilde düşünebilirim: Çoğu zaman değişen ve bazen çelişkili eğilimlerin olduğu bir şey. Genç erkeklerin “Cinsiyet eşitliği için bir müttefik olmalıyım” demesi gibi bazı olumlu yönleri olduğunu düşünüyorum. Sadece sert olmakla ilgili değil, aynı zamanda yardıma ihtiyaç duyduğunda bunu kabul etmekle de ilgili…

Burada erkeklerin sadece başkalarına karşı davranışlarını değil, kendileriyle olan bağlarını da değiştiren bir şey var…

Bazı ülkelerde gerçekten genç erkekler arasında bağlanma krizi yaşandığını gördük. Genç erkeklerin daha az arkadaşı var. Çevrimiçi vakit geçiriyorlar ya da belki spor salonlarında zaman geçiriyorlar ama başkalarıyla etkileşimde bulunmak yerine çoğunlukla yalnızlar. Bu yüzden başkalarıyla olan bağlantının da erkekler için düşünmemiz gereken bir tür bakım olduğunu düşünüyorum.

Birçok genç erkeğin spor salonunda vakit geçirerek bedenlerine daha fazla dikkat etmesi harika bir şey. Beslenme konusunda endişelenmek, genç erkekler arasında artan bir eğilim. Burada esas soru, bu daha derin bir özbakım anlayışına, duygusal savunmasızlıklarımızı fark etmeye, duygusal olarak kim olduğumuzu, kim olmak istediğimizi fark etmeye dönüşüyor mu? Bence bazı genç erkekler için dönüşüyor ve bu iyi bir şey. Araştırmalarımız da gösteriyor ki, genç erkekler ve yetişkin erkekler duygusal ihtiyaçlarının daha fazla farkında olduğunda, başkalarına bakım sağlama konusunda da daha iyi olabiliyor.

Duygusal farkındalık genellikle erkeklik tarafından düşünmediğimiz bir şey, çünkü erkek olarak nasıl yetiştirildiğimizin bir parçası da yardıma ihtiyacımız olmadığı, kırılgan zamanlarda duygusal desteğe ihtiyaç duyduğumuzda bunun üzerine fazla düşünmememiz gerektiğidir.

Bence erkekler öz farkındalık konusunda daha iyi olmalı ama aynı zamanda erkeklere bakım gösterenlerin de öğrenmesi gereken bir şey bu.

Duyarlı olduğunu gösteren genç erkekler de kadınlar ya da farklı cinsiyet kimliklerine sahip bireyler kadar ayrımcılığa uğruyor mu?

Buna tam olarak ayrımcılık diyebilir miyiz bilmiyorum ama birçok erkek duyarlı olduğunu gösterdiğinde ya da dans gibi “alışılmadık” şeylere ya da erkeksi kabul edilmeyen bazı müzik türlerine ilgi duyduğunda bir tür yaptırım, eleştiri, alayla karşı karşıya kalabiliyor.

Erkek grup içerisinde genellikle erkekliğin ideallerine uymadığında ötekilere gülmek, onlarla alay etmek sözkonusu olur. Birçok insan bize bu durumda kalmanın ne kadar zor olduğunu söylüyor. Diğer erkekler tarafından, geleneksel erkeklik anlayışına uymamakla yargılanıyorlar.

Bu aslında bir tür zorbalık ve zorbalık döngülerini kırmamız gerektiğini düşünüyorum. Araştırmalarımızın bir kısmı, bu zorbalığın büyük bir kısmının homofobik olduğunu gösteriyor. Eğer bir erkek, geleneksel erkeklik anlayışına aykırı davranırsa, Türkiye’de nasıl olur bilmiyorum ama dünyada çoğu yerde, ilk tepkiniz şu olabilir: “Bu, kızlara göre bir şey.” Daha yaygın hatta daha saldırgan olanı şu olabilir: “O bir eşcinsel.”

Bu hem homofobiyi pekiştiriyor hem de genç erkeğe bir saldırı anlamına geliyor. Bu yüzden genç erkeklerin daha geniş bir erkeklik tanımını kabul etmelerine yardımcı olmanın yollarını bulmamız gerekiyor. Birbirimize bu şekilde davranmamamız gerektiğini öğretmeliyiz.

Toplumsal cinsiyet eşitliği meselesinin siyaset boyutu da var. Biden yönetiminde Amerika’da cinsiyet kimliklerinin tanınması konusunda daha kapsayıcı bir yaklaşım vardı. Trump’ın başkanlığında işler nasıl değişecek?

Trump yönetimi daha ikinci haftasında hükümetin bir parçası olan tüm cinsiyet eşitliği, çeşitlilik, eşitlik ve katılım girişimlerini fiilen sona erdirdi ve tüm hükümet çalışanlarına, eğer başka çalışanlar bu konularda konuşuyorsa onları rapor etmelerini isteyen bir mesaj gönderdi. Yani tüm çalışanları, birlikte çalıştıkları kişileri gözetlemelerini ve eğer cesaret edip bu konuları konuşuyorlarsa onları rapor etmeleri için teşvik etmeye başladı. Bu tür konuşmaların federal işyerlerinde yapılması durumunda, bu kişilerin işten çıkarılabileceği konusunda uyarılar verildi. Bu röportajı yaptığımız günün hemen öncesinde bir kararname imzalandı ve bu kararname ile trans sporcuları koruyan federal fonlama sona erdirildi.

Aşırı sağcılar cinsel çeşitlilikle ilgili konuları, gençlerin kendini ifade ederken duygusal zorluklarla karşılaşabilecekleri bir mesele olarak görmek yerine konuyu sadece saldırılabilecek bir şey olarak ele alıyor. Bu durum Biden yönetiminin savunduğu kapsayıcı politikalara derin bir zıtlık oluşturuyor. Önümüzdeki aylarda, bu politikanın, heteroseksüel olmayan bireyler ve non-binary bireyler üzerinde nasıl daha kötü etkiler yaratacağı ve ne kadar zararlı olacağına tanık olacağız.

Equimundo’nun internet sitesinde yayımladığınız ve Trump’a seslendiğiniz açık mektupta, erkekleri yalnızlıkları ve ekonomik belirsizlikleriyle gören ve herkese fırsatlar sunan yeni bir sisteme duyulan ihtiyaca vurgu yapıyorsunuz. Böyle bir sistemin kurulabilmesi için nasıl bir reçete sunarsınız?

Genç erkeklerin daha fazla dinlendikleri, kendilerini değerli ve bağlantıda hissettikleri sosyal alanlara ihtiyaçları var. Bu alanlar okul sonrası programlar olabilir. Bu tür bazı programlar var ancak yetersiz. Genç erkeklerin duygusal destek ve yardım alabilecekleri daha fazla kaynak ve fırsat olmalı.

Elimizdeki verilere göre genç erkeklerin yüzde 40’ından fazlası her hafta en az bir kez intiharı düşünüyor. Elbette bu düşüncelere sahip olan herkes için resmi bir ruh sağlığı hizmeti gerekmiyor ama yine de, bu gençlerin rahatça konuşabilecekleri, duygusal olarak kendilerini ifade edebilecekleri güvenli alanlara ihtiyaçları var.

Mentorlar, bu konularda eğitim almış öğretmenler veya genç erkeklerle sık sık iletişimde olan antrenörler gençlere destek sağlayabilir. Antrenörler çoğu zaman, erkekliğin rekabetçi bir versiyonunu öğretiyorlar, bu kesinlikle kötü bir şey değil ama onlara daha geniş bir alanda destek sağlayabilecekleri yöntemler öğretmemiz gerekiyor. Spor programları genç erkeklere bu tür desteklerin verilebileceği yerlerden biri olabilir.

Okul dışında, genç erkeklerin başkalarına mentorluk yapabilecekleri ve aynı zamanda başkalarından mentorluk alabilecekleri fırsatlara da ihtiyacımız var. Böylece genç erkekler, bir anlamda başkalarına bakım verme pratiği kazanma fırsatı bulabilirler. Bu tür programlara iyi örnekler var. Bu tür programlar, gönüllü faaliyetlerde bulunarak başkalarına destek sağladığınız aktiviteler içeriyor.

Ekonomik açıdan bakarsak, aşırı rekabetçi bir ortamda yaşıyoruz. Bu ortamda bir anda işinizi kaybedebilirsiniz ya da gig ekonomisi içerisinde kendi başınıza çalışarak gelir elde etmeye çalışabilirsiniz veya proje bazlı kazandığınız bir yapı içerisinde, bir sonraki projeyi beklerken ne kadar zorluk yaşayabileceğinizi biliyoruz. Bu yüzden ekonomik politikalara da ihtiyacımız var. İşsiz ya da eksik istihdamda olduğunuzda bunu kabul eden politikalar olmalı, böylece yalnız olmadığınızı hissedebilirsiniz. İş eğitimi, iş desteği, işe yerleştirme, mesleki eğitim programları, çıraklık programları olabilir. Bunların hepsine ihtiyacımız var ve bunlar, federal hükümetlerin bütçe kararlarını verirken son sıralarda fonlayacakları şeyler olmamalı.

İlgili İçerikler

Parolanı mı unuttun?

Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Giriş

Gizlilik Politikası

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.