Kantar, coronavirus salgını sırasında tüketici hassasiyeti hakkında içgörüler sunan global ölçekli araştırması Covid-19 Barometer’in sonuçlarını paylaştı.
30 farklı pazarda 25 bin kişiyle gerçekleştirilen araştırmada, katılımcıların yüzde 77’si coronavirus salgını nedeniyle içinden geçtiğimiz bu zorlu süreçte markalardan faydalı olmalarını bekliyor. Markaların reklam faaliyetlerini durdurması gerektiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 8.
Her ne kadar bazı markalar maliyetten kaçınmak için ekranlardan uzak kalmayı tercih etse de, araştırmaya göre televizyondan altı ay gibi bir süre uzak kalmak marka bilinirliğinde yüzde 39 azalma ile sonuçlanabilir.
Beklenti, çalışanlara öncelik verilmesi yönünde
Araştırmada katılımcıların yüzde 75’i, krizi fırsata çevirme niyetiyle hareket eden ve öne çıkmak adına coronavirus salgınını suistimal eden markaların hatalı olduğunu söylüyor. Katılımcıların yüzde 40’ı pazarlama özelinde markaların esprili dil kullanımından uzak durmaları gerektiği fikrindeyken, yüzde 70’i ise markaların daha güven verici bir üslup benimsemeleri gerektiğini düşünüyor.
Katılımcıları yüzde 75’i markaların coronavirus ile mücadele konusunda kamuoyunu bilgilendirmesi gerektiğini söylüyor. Tüketicinin marka tercihleri konusunda markaların çalışanlarına önem verip vermedikleri de önemli rol oynuyor. Katılımcıların yüzde 78’i, çalışanlarının sağlığına dikkat edilmesi gerektiğini belirtirken, esnek çalışma düzeninin sağlanmasını bekleyenlerin oranı ise yüzde 62.
Medya tüketimi ne durumda?
Araştırma, sosyal mesafenin arttığı ve insanların eve kapandığı bu dönemde medya tüketimi hakkında da bulgular sunuyor.
Tarayıcı kullanımında (web browsing) yüzde 70, televizyon izlenme süresinin yüzde 63, sosyal medya etkileşiminin yüzde 61 yükseldiği görülüyor. Sosyal medya uygulamaları arasında en büyük artış WhatsApp kullanımında. Son haftalarda WhatsApp kullanımında yüzde 40 artış yaşanırken, bu oranlar coronavirus salgınının ülkelerde ne ölçüde hissedildiğine göre de değişiyor. Salgının ilk etabının yaşandığı ülkelerde WhatsApp kullanımı yüzde 27, salgının orta seviyeli hissedildiği ülkelerde yüzde 41, ciddi durumla karşı karşıya olan ülkelerde ise yüzde yüzde 51 artmış durumda.
Araştırma Facebook kullanımının yüzde 37 oranında arttığını gösteriyor. WeChat ve Welbo uygulamalarının Çin’de yüzde 58 arttığı görülüyor. Tüm mesajlaşma uygulamalarında gözlemlenen artışta en büyük pay 18 – 34 yaş arası kullanıcıların.
Katılımcıların yüzde 52’sinin salgın haberleri konusunda geleneksel medyaya (yayın ve gazeteler) güvendiği görülürken, yüzde 48’inin devlet kurumlarının internet sitelerine güvendiği sonucuna varılıyor. Sosyal medya platformlarını güvenilir bulanların oranı ise yüzde 11.
Araştırmaya buradan göz atabilirsiniz.