Site icon MediaCat

Pazarlamanın seyrini değiştiren 5 film

Bazı filmler o kadar iyidir ki yedinci sanata ve dünyaya bakışımızı değiştirir. Bazı filmler ise reklamcılığı değiştirmeyi başardıkları için yalnızca yedinci sanatta değil pazarlama dünyasında da ayrı bir yere sahiptir.

Adweek’ten Rachael Brennan etkileri hâlâ hissedilen filmleri ve bu filmlerin sektöre getirdiklerini derledi. Karşınızda, pazarlamanın seyrini değiştiren beş film.

The Blair Witch Project (1999)

Hayli mütevazı bir bütçeyle çekilen The Blair Witch Project sinemada gişe rekorları kırdıysa da filmin en iyi yanı ekrana yansımayan kısmıydı. İnternetin hızla popülerlik kazandığı bir dönemde izleyicisiyle buluşan The Blair Witch Project, virale dönüşmeyi başaran ilk film unvanını taşıyor.

Çevrimiçi söylentinin gücünü arkasına alan filmin oyuncuları ve filmde görev alan ekip, The Blair Witch Project’in ormanda gerçekten kaybolmuş bir grup gencin hikâyesini anlatan gerçek bir kamera kaydı olduğuna herkesi inandırmayı başardı ve milyonlarca insanın Heather, Mike ve Josh’a neler olduğunu öğrenmek için sinemalara akın etmesini sağladı.

Satışları artırmanın, film ve televizyon programlarını tanıtmanın en iyi yolu hâlâ –tıpkı The Blair Witch Project’in yıllar önce yaptığı gibi- viral olmaktan geçiyor.

Macabre (1958)

William Castle’ın yönetmenliğini üstlendiği 1958 tarihli Macabre, listedeki yerini korkudan “gerçekten” ölme riski taşıyan izleyicilerine 1.000 dolarlık sigorta hediye etmesine borçlu. Bu tür numalara aşina bir isim olan Castle için Macabre’ın ayrıcalığıysa, işi sinemaların çıkışına ambulans ve hemşireler yerleştirecek kadar ileri götürmesi.

The Garage (1920)

Fatty Arbuckle ve Buster Keaton’ın oynadıkları 20 dakikalık bu klasik güldürü, izleyicisine komedinin yanı sıra bir filmde kullanılmış ilk ürün (Red Crown Gasoline) yerleştirme örneğini de sunuyor.

Bugün neredeyse her filmde farklı biçimlerde gerçekleştirilmiş bir ürün yerleştirme çalışmasıyla karşı karşıya kalmak mümkün. Pratiğin kendisiyse, izleyicilerine reklamsız içerik sunan Netflix gibi streaming servislerinin gelişiyle birlikte artık her zamankinden daha önemli.

Dileyenler, filmin tamamına buradan ulaşabilirler.

The Pleasure Seekers (1913)

Filmlerin tanıtımını yapmak için afiş ve gazete ilanlarının kullanıldığı bir dönemde ilk film fragmanını yayınlayan Loews Theatres, 1913 tarihli Broadway müzikali The Pleasure Seekers için hazırladığı tanıtım videosuyla izleyicilere ilk kez bir yapımı henüz sahnelenmeden önce deneyimleme fırsatı sundu.

İzleyicilere gelecek program ve filmlerden ufak parçalar göstererek onların akıllarını çelmek o kadar dâhice bir hamleydi ki, bu videolara haber ve kısa animasyonlar da ekleyerek sinema deneyimine yepyeni bir boyut kazandırdılar.

The Lumière Films (1895)

Lumière Kardeşlerin ilk filmleri bir sinema salonunda, bilet satın almış bir grup insana kamerayla neler yapılabileceğini anlatmayı amaçlayan bir dizi sahneden oluşuyordu aslında. Lumière Kardeşler ile gelen ilk filmi, Maxim Gorky ile gelen ilk film incelemesi takip etti. Gorky ürün incelemesini keşfetmemiş olabilir ama kendisini ürün ve hizmet satışında bu tür incelemelerin öneminin anlaşılmasında öncü isim olarak kabul etmek yanlış olmaz.

Amazon’da bir şeyler satmaya çalışan her şirketin bileceği üzere, ürünü deneyen ilk kişi eğer onu beğenmezse, yapacağı yorum diğer pek çok insanın satınalma kararını dramatik bir biçimde etkileyebilir.

Lumière Kardeşlerin ilk filmlerine buradan ulaşabilirsiniz.

Exit mobile version