13. Felis Ödülleri sonra erdi. 8-9 Kasım tarihlerinde, Zorlu PSM’de Jülide Ateş’in sunumuyla gerçekleşen iki günlük bir seremoninin ardından yılın en iyileri ödüllerine kavuştu.
Açıkhava, Basın, Marka Deneyimi ve Aktivasyon, Medya, Sağlık İletişimi, Sosyal Sorumluluk ve Sürdürülebilirlik, Üretimde Ustalık, Verinin Yaratıcı Kullanımı, Dijital, Dönüştüren Pazarlama Etkisi, Entegre Kampanyalar, Film, Markalı İçerik ve Eğlence, Mobil, PR ve Radyo Bölümlerinde en iyileri ödüllendiren yarışmanın bu yılki jüri başkanlarına, Felis 2018’e başvuran işleri değerlendirirken gözettikleri kıstasları ve başkanlığını üstlendikleri toplantıların en konuşulan işlerini sorduk.
Açıkhava & Basın Bölümleri
Volkan İkiler
Concept Ajans Başkanı
Basın Bölümü’nde ise finale kalan çalışmaların strateji, fikir, prodüksiyon ve sonuç anlamında daha az tatminkâr olması özellikle Felis Ödülü’ne hak kazanacak işlerin belirlenmesi açısından jürimizi zorladı. Sonuç itibarıyla son derece demokratik, dikkatli, itinalı ve adil bir jüri süreci oldu. Değerli jüri üyelerimizin her birine ayrı ayrı sonsuz teşekkürler.
Dijital Bölümü
Oğuz Savaşan
Rabarba Kurucu Ortağı ve Ajans Başkanı
Kategorilerde genel olarak herkesin ortak favorisi olan işler öne çıktı ve birçok ödülümüz oy birliğiyle verildi. Gerçek zamanlı pazarlama başarısıyla Doluya karşı IKEA Halıları, Getir uygulaması üzerinden yapılan Renault Test Sürüşü, BASF’nin gençleri hedefleyen Basfi ile Deneysel Bilim webisode’ları ve İyi Parti Google Aramaları kampanyası bizi şaşırtan, jürimiz tarafından takdir edilen işler oldu.
Dönüştüren Pazarlama Etkisi Bölümü
İhsan Karagöz
Mondelez International Türkiye Genel Müdürü
Toplumsal sosyal etki kısmında adayları değerlendirirken oldukça zorlandık. Özellikle de toplumsal etki yaratma, bunun kampanya öncesinde ve sonrasındaki çıktılarını net bir şekilde ortaya koyma konularında aday projeler oldukça zayıf kaldı. Bu nedenle bu kategoride yeterince ödül veremedik. Aslında buna üzüldük, projeleri defalarca değerlendirdik, mümkün olduğunca ödül vermeye çalıştık ama maalesef hem yapılan işlerin netliği hem de öncesi ve sonrasındaki yarattığı etki bizim için hayal kırıklığı oldu. Bu aslında beklemediğimiz bir şeydi. Burada daha fazla projenin beğenilmesini umuyorduk. Çok proje katılımı vardı ama kalite yeterince iyi değildi. Bence en şaşırtıcı kısım buydu.
Bir de yeni ürün ve yeni hizmet konusunda katılan projeler daha çok yeni segment ya da yeni bir üründen ziyade mevcut ürünün versiyonları şeklindeydi. Bu da bizim, bu kategorideki tanımlarımız içinde zorlandığımız bir konu oldu. Buralarda da yeterince iyi proje göremedik.
Film & Radyo & Entegre Kampanyalar Bölümleri
Ayşe Aydın
Y&R İstanbul Yönetici Kreatif Direktörü
Arkasından da büyük ödül aşamasına geçiliyor. Bu seneki büyük ödül kıstası: Çığır açmak; geleceğe yönelik, yeni bir iş, adım olması; insanları şaşırtmış olması; daha önce yapılmamış olması gibi mevzular konuşuldu içeride. Bu bağlamda düşündüğümüzde, Entegre Kampanyalarda Konuşalım Artık’a Büyük Ödül verdik. Şekli itibarıyla bu senenin hem en yeni hem de en büyük işlerinden biriydi bence. Ödülü sonuna kadar hak ettiğini düşünüyorum.
Marka Deneyimi ve Aktivasyon Bölümü
Sanem Oktar
Wunderman Istanbul CEO’su
Bu bölümde en şaşırtan iş İyi Parti’nin işiydi. Uzun zamandır, şahsen farklı jürilerde yer almış biri olarak, siyasi parti işlerini değerlendirmemiştim. Bu hem benim için ben de jüri için farklıydı. Başarılı da bulduk.
Markalı İçerik ve Eğlence Bölümü
İnanç Dedebaş
Publicis One CEO’su
İkinci konu şu: Hâlâ markalı içerikle uzun format reklam arasında bir tartışma gidiyor. Cannes’da da oluyor bu. “Uzun formatlı reklamlara tam olarak bir markalı içerik diyemeyiz” tartışmasından bahsediyorum. Reklam ürün satmak için, markalı içerik hem satmak hem birazcık da marka vaadini, marka değerlerini orta vadede daha da büyütmek için yapılan işlerdir. Onun için bu uzun format reklamcılıkla gerçek anlamda markalı olan içerikler arasında bir ayrım var ve bu ayrımın fark edilmesi ve markalı içerik işleri için özel içerik birimlerinin oluşturulması gerekiyor. Ayrı bir uzmanlık alanına dikey bir bakış gerektiren bir iş çünkü bu bence. İşler etrafında tartıştığımız konulardan biri de buydu.
Çok çok iyi işlere ödüller verdik, onları izlediğimiz için mutluyuz. Çok başarılı, akıllı işlerdi. Ama önceliklerin birazcık değiştiğini görüyoruz. O öncelikler arasında da hızlı performans beklentilerini gördük. Jüriyle açık bir fikir paneli yaptığımızda bu yargıya vardık, işler sanki biraz kısırlaşmış gibiydi. Bunun da orta ve uzun vadede marka büyütmeye birtakım yan etkileri olabilir. Markaları büyütmek, kısa vadeli düşüncelerle yapılabilecek bir iş değil. Kısa vadeli, taktiksel ya da yüksek performans odaklılığa kayıldığında, markadan biraz feragat edilmiş olabiliyor. Uzun vadede marka değerini negatif yönde etkileyen bir bakış açısı bu. Ben demiyorum ki yalnızca orta ve uzun vade bakılsın. Ayarı ya da dengesi çok ağır bir kısa vadeciliğe varırsa, her şeyin metalaşacağı dönemlerde çok değerli markaları büyütmek, geliştirmek daha güç olur. Böyle bir tehlike var. Bunu empati yapmayarak söylemiyorum bu arada. Bunu sadece Türkiye’de değil, dünyada da çok örneğini görüyoruz.
Medya Bölümü
Oğuz Yavuz
OMD Türkiye CEO’su
Mobil Bölümü
Volkan Biçer
AdColony EMEA Başkanı
Jüri değerlendirmesinde en çok konuşulan iki proje vardı diyebilirim. Bunların ilki Getir ve Renault’nun test sürüşü projesiydi. Ufuk açan bir iş bence. İnsanlar toplantıda bu projeyi ön plana çıkarmak istediler, bu güzel bir şey. Kimse aksi bir görüşte bulunmadı ama herkes bu proje hakkında konuşmak istedi.
İkincisiyse ŞOK Bildirim Patlangacı projesi. Platformu “hack”lemiş, bu çok önemli. Cihazın içindeki her şeyi kullanmanıza gerek yok, unique tek bir özellik bile burada konuşulmanızı sağlıyor.
PR Bölümü
Ergun Gümrah
Goodworks İletişim Danışmanlığı Ajans Başkanı
Ayrıca sosyal sorumluluk projelerinde hangi işlerin daha çok maddi destekle ilerlediği ve hangilerinin fikre dayandığı üzerinde duruldu. Büyük paralar harcanan işlerden ziyade, daha fazla kişiye dokunan projelere ve organik yayılım gösteren fikirlere değer verildi. Ayrıca reklam eşdeğerini kullanmak iletişim dünyasında ciddi tepki alıyor. İletişimciler reklam eşdeğerini yazanları düşük puan vererek cezalandırdılar.
Sağlık İletişimi Bölümü
Taygun Günay
Bayer Tüketici Sağlığı Ülke Müdürü
Bununla birlikte bizi kalpten yakalayan çalışmalar, bence jürinin daha fazla etraflıca konuştuğu, daha fazla zevk aldığı işler oldu. Tabii bu söylediklerimi, belki tüm başvurular, tüm kategoriler için söyleyebilirsiniz ama galiba bazıları daha doğrudan, daha net bir şekilde bizi etkiledi. Toplumda bir sağlık meselesini bir yerden bir yere getirmeye çalışan; ülkeyi, toplumu, toplamda daha iyi bir yere getirmeye yarayan işlerin daha çok tartışıldığını ve insanların zevk alarak bu tartışmalara katıldığını gördüm.
Sosyal Sorumluluk ve Sürdürülebilirlik Bölümü
Emine Çubukçu
Ogilvy & Mather Türkiye Ülke Başkanı
Hayvan haklarına yönelik projeler bizi hem şaşırttı hem de çok heyecanlandırdı. Böyle bir alan açıldığı için çok mutlu olduk. Çünkü hayvan hakları -kedi videosu paylaşmanın dışında- çok konuşulmayan büyük bir sorun. Bu konunun sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk çatısı altında değerlendirilmesi bizi çok mutlu etti.
Üretimde Ustalık Bölümü
Özge Güven
TBWA\İstanbul Tasarım Direktörü
İşleri “yarıştırma” yöntemleri bağlamında farklı görüşlerin çarpışması bir sonraki sene için iyi bir fikir havuzu yarattı. Çok geçmeden jürinin bu konuda ortak bir liste çıkarması konusunda uzlaşıldı.
Bütün burada tek bir soruna dokunan, farklı durumlar var: Kategorilerin netsizliği. Dolayısıyla başvuruların, “her kategoriyi deneyeyim” yaklaşımı (mecburen)… Bunlar çözüldüğünde hangi iş hangi başlık altında değerlendirilmeli aşamasından daha çok, işleri ve içeriklerini tartışacağımıza inanıyorum.
Verinin Yaratıcı Kullanımı Bölümü
Yiğit Kariş
Medina Turgul DDB Genel Müdürü
Veri Görselleme Kategorisi’ndeki Çatalhöyük (Araştırma Projesi Arşivi – Veri Heykeli) projesi tartışmaya sebep olan işlerden biriydi. Buradaki tartışma da işin niteliğinden ziyade kendini anlatış şekliyle ilgiliydi.
Onun dışında da Akbank Sanat’la Şehrin Caz Hali ve Sokrates Efsane 11 işleri jürinin hararetli tartışmalarına sebep oldu. Bu da yine çok pozitif bir tartışmaydı. İki işin de iyi olduğundan emindi jüri ama hangisinin bir adım önde olduğu konusunda bir tartışma yaşandı. İkinci bir oylama dahi yapmamız gerekti hatta.