Harvard Üniversitesi Mühendislik ve Uygulamalı Bilimler Okulu’ndan David Edwards, Brand Week Istanbul’un en ufuk açıcı konuşmacılarından biri olarak İstanbul’a geliyor. Mühendislikten biyolojiye, sanattan tasarıma kadar pek çok alanda fikir üreten, yetinmeyip uygulamaya da geçen biri Edwards. İşte onu tanımanız için üç neden.
Modern bir mucit
David Edwards bir akademisyen olabilir ancak modern toplumun uzmanlıklara hapsedilmiş iş bölümünde onu tarif eden bir sözcük yok. 150 yıl önce yaşasaydı, belki ona mucit diyebilirdik. Şimdiye dek bir arada var olabileceği düşünülmemiş kavram ve pratikleri tepkimeye sokan, kriz anlarını ve kafa karışıklığını seven, sürekli soru sorup keşiflere çıkan bir mühendis o. Yalnızca mühendis de değil; sanatçı, provokatör ve tasarımcı. Multidisipliner çalışmaları, ona Fransız Kültür Bakanlığı tarafından verilen Sanat Şövalyesi unvanını getirdi 2008 yılında. 2001 yılında ise ABD’nin Ulusal Mühendislik Akademisi’nin en genç üyesi oldu.
İlerlemek için sayfa numaralarını kullanabilirsiniz.
Yalnızca yaratıcı değil; aynı zamanda girişimci
Pek çok Harvard’lının aksine, David Edwards aynı zamanda bir restoran sahibi: Café ArtScience. Burası yalnızca mutfak sanatlarının performans alanı değil; gıdadan sağlığa temizlikten tüketim biçimlerine kadar her aşamanın yeniden kurgulandığı ve icraatların gerçekleştirildiği bir mekân. Bu da bizi yaratıcılık ve girişimcilik arasındaki farka getiriyor. David Edwards yeni düşünceler geliştirmek kadar, geliştirilen düşüncelerin yaşama aktarılacağı yolları keşfetmeyi de seviyor.
İlerlemek için sayfa numaralarını kullanabilirsiniz.
Kitaplarını okuyun
Şu anda yaptığı işi yapmasaydı bir yazar olmayı tercih edeceğini söylüyor David Edwards. Şu ana kadar kaleme aldığı “Artscience: Creativity in the post-Google Generation” ve “The Lab: Creativity and Culture” kitaplarında modern kültürü; perspektif zenginliğine rağmen risk almaktan korktuğu için yeterince fayda sağlayamadığı için eleştiriyor ve sanatla bilimin kesiştiği yerdeki deneyimlerini paylaşıyor.
Bir de romanı var Edwards’ın: Bir sanatçının bir bilim insanıyla tanışma öyküsünün anlatıldığı: Niche.