Site icon MediaCat

Fırtınadan geriye kalan

Fırtınadan geriye kalan

Yaratıcılık tekildir, kişiye özgüdür, kural tanımaz ve ortaya çıkan eser de doğum anından itibaren biriciktir.

Peki, bu kadar ele avuca sığmaz bir olgunun evrensel kuralları olabilir mi?

Rhode Island Tasarım Okulu profesörlerinden, yazar Kyna Leski’ye göre evet. Leski’ye göre sanatçılar, mimarlar, şairler, mucitler, bilim insanları ve yaratıcı bir işe imza atan herkes, daha önce var olmayan bir şeyi vücuda getirirken aynı yollardan geçiyor. Ve yazar, söz konusu süreci fırtına metaforuyla açıklıyor: “Bu süreçler aslında bir kişinin henüz var olmayan bir şeyi bilmek, yapmak ya da keşfetmek için içinden geçtiği genel bir sürecin aşamaları. O aşamalar insanın planlayabileceği veya dışarıdan dayatabileceği şeyler değil; daha ziyade kişinin kendi içinde tecrübe ettiği aşamalar. Ve bir aşama bir işin yaratıcısının içinde sessizce başlasa da, bu güçlendirici ya da zayıflatıcı olabilir. Basitçe söyleyecek olursak, yaratıcı süreç sizden büyüktür. Yavaş yavaş toplanıp sizi ele geçirinceye kadar şekillenen bir fırtına gibidir.”

Yani yaratıcı bir eser de tıpkı fırtına gibi bir sessizliğin ardından ortaya çıkar; yaratıcı süreç dinamiktir, sürekli hareket halindedir, akışkandır. İnsanlar yaratıcı bir sürecin içindeyken önce önyargılarından sıyrılır, veri toplar, araştırma yapar, nesneleri bir araya getirir, kimi zaman yolunu kaybeder, yeni bağlantılar kurar; durur, dinlenir, bazen pes etmenin eşiğine gelir, yeniden başlar…

Kyna Leski’nin satırlarını okurken, yaratıcı bir sürecin eşlik ettiği fırtınanın içinde kaybolup gitmemeyi öğreniyor, fırtına dindiğinde ortaya çıkan berrak gün doğumlarının ışığında yıkanan yeni bir dünya ile tanışıyoruz.

Exit mobile version