Site icon MediaCat

Ünlü yönetmenlerden unutulmaz müzik videoları

Ünlü yönetmenler müzik videoları klipler

MTV’nin 40 yıl önce müzik videolarını küresel bir fenomen haline getirmesiyle birlikte, bu mecra hem müzisyenlerin hem de yönetmenlerin kariyerlerinde dönüştürücü bir rol oynadı. Hollywood’un en büyük isimleri arasında yer alan David Fincher, Spike Jonze, Michel Gondry, Spike Lee gibi efsaneleşmiş yönetmenler, ustalıklarını dünyanın en ünlü müzisyenlerinin müzik videolarında sergilemeyi tercih etti. Madonna, Beastie Boys, Red Hot Chilli Peppers ve daha pek çoğunun kariyerlerini hareketlendiren videolar, ünlü Hollywood yönetmenlerinin elinden çıktı.

Müzik videolarını yaratıcı laboratuvarlar olarak kullanan bu yönetmenlerin en iyi işlerini derlemeye başladığımızda gördük ki; her bir parça yalnızca bir dönemin estetik anlayışını değil, aynı zamanda sinema tarihinin de gelişim rotasını şekillendirmiş. Bugün hâlâ hafızalarda yer eden bu videolar, müziğin görsellikle buluştuğu o eşsiz anların, sinemanın büyük ustalarının kariyerlerinde nasıl bir sıçrama tahtası olduğunu kanıtlıyor.

The Dead Dance – Lady Gaga

Tim Burton

Netflix’in her yaştan izleyiciyi ekrana bağlayan, Addams Ailesi’nin asi kızı Wednesday Addams’ın maceralarını konu alan Wednesday dizisinin ikinci sezonunun ikinci bölümü, Lady Gaga sürpriziyle geldi. Dahi yönetmen Tim Burton’ın yönetmen koltuğunda oturduğu diziye, Wednesday’in okulu Nevermore Academy’nin öğretmenlerinden biri olarak katılan Lady Gaga, diziye eşlik eden yeni bir parça da yayımladı: The Dead Dance.

Beetlejuice, Edward Scissorhands ve Corpse Bride gibi yapımların yönetmeni Burton’ın yönettiği siyah-beyaz The Dead Dance videosunda Gaga’yı ürkütücü bir ormanda, terk edilmiş korkunç porselen bebeklerin arasında görüyoruz. Wednesday’in 2022’de sosyal medyada viral olan ve Lady Gaga’nın Bloody Mary parçasına yakıştırılan garip dansına benzer dans figürleri sergileyen sanatçı, Burton’ın benzersiz vizyonuyla görsel bir şölen sunuyor.

 

Thriller – Michael Jackson

John Landis

Tüm zamanların en ünlü müzik videosu hangisi diye sorsanız, dünyanın her yerinden tek bir cevap yükselir: Thriller. Michael Jackson’ın Alacakaranlık Kuşağı’nı kısa film formatında müzikle buluşturduğu bu ürpertici videoda, Jackson’ı ve arkadaşlarını zombiler olarak görürüz. 1980’lerde Blues Brothers ile tanınan Landis’in An American Werewolf in London filmini izleyen Jackson, yönetmene işbirliği teklifi götürür. Thriller o kadar korkutucudur ki, Jackson videonun başına “hiçbir okültü yüceltmediğine” dair bir ibare eklemek zorunda kalır. Daha sonraları sanatçının Black and White videosunu da yöneten Landis’in ilhamı, Jackson’ı daha fazla film yönetmeniyle çalışmaya teşvik eder. Martin Scorsese imzalı Bad videosu da böyle doğar.

 

Madonna – Vogue

David Fincher

Müzik videosu yönetmeniyken sinemaya adım atan en ünlü isim diyebileceğimiz, Fight Club, Gone Girl ve The Girl with the Dragon Tattoo gibi filmlerin yönetmeni David Fincher, Madonna’nın kariyeri için de en önemli isimlerden biri. Süperstarla 1989 tarihli Like a Prayer albümündeki ikonik parçalar Express Yourself ve Oh Father için çalışan Fincher, dünyanın en ilham verici müzik videolarından biri kabul edilen Vogue ile 1990’da sektöre damgasını vurdu. Hollywood’un Golden Age dönemine ve Harlem gece kulüplerindeki “vogueing” dans akımına saygı duruşunda bulunan video, Madonna’yı kendi jenerasyonunun en cesur ve ilham verici sanatçılarından birine dönüştürdü. Kadınları özgürlük, bağımsızlık ve kendi ayakları üzerinde durmaya davet eden, bir diğer Madonna ve Fincher işbirliği olan Express Yourself ise günümüzde 10 milyon dolara denk gelen bütçesiyle bir zamanların en pahalı müzik videosu kabul ediliyordu.

Sabotage – Beastie Boys

Spike Jonze

1990’ların alternatif müzik sahnesine adını altın harflerle yazdıran Spike Jonze, dönemin görsel dilinin oluşmasında büyük rol oynadı. 18 ay gibi bir süreçte üç ikonik müzik videosu yönetti: Beastie Boys’dan Sabotage, Weezer’dan Buddy Holly ve Björk’ten It’s Oh So Quiet. Ayrıca Beastie Boys Story belgeseline de imza attı. Çarpıcı, yer yer absürt ve gerilla tarzında videolarıyla tanınan Jonze, günümüzün hayal gücü en kuvvetli yönetmenlerinden biri. 1970’lerin polisiye dizilerine gönderme yapan Sabotage videosunda grup üyeleri havalı dedektifler olarak karşımıza çıkıyor, şarkı boyunca suçluları kovalıyor, atlayıp zıplıyorlardı. Sabotage’ın popüler kültüre olan etkisi ise çok büyük oldu. Efsanevi Trainspotting filminin açılış sahnesine ilham verdi. 2018 tarihli Beastie Boys Book’ta ise videonun Anchorman filmine, Lonely Island grubuna, Adult Swim platformuna hatta efsanevi yönetmen Wes Anderson’a bile ilham kaynağı olduğu söyleniyor.

 

Around the World – Daft Punk

Michel Gondry

Film dünyasına kendi grubu Oui Oui için çektiği eksantrik videolarla adım atan Michel Gondry, yaratıcı dehasını Daft Punk, Björk, The Rolling Stones, Foo Fighters ve Beck gibi sanatçıların müzik videolarında da gösterdi. Tüm zamanların en iyi filmlerinden biri kabul edilen ve Kate Winslet’a En İyi Kadın Oyuncu Oscar’ını kazandıran Eternal Sunshine of the Spotless Mind’a imza atan Gondry, Around the World ile elektronik müzik videolarında bir çığır açtı. Parçanın sürekli kendini tekrar eden ve bağımlılık yaratan ritmini videoda kusursuzca yeniden inşa eden Gondry sayesinde Daft Punk, ana akım müzik sahnesinin en önemli oyuncularından birine dönüştü. Neredeyse tüm türlerde üretim yapabilen, sürreal ortamlar yaratmada üstüne tanınmayan Gondry’nin Björk’ün Human Behavior, Foo Fighters hit’i Everlong parçalarına çektiği videoları da izlemenizi öneririz.

 

Losing My Religion – R.E.M.

Tarsem Singh

R.E.M. ve Lady Gaga’yı birbirine bağlayan şey ne derseniz, Tarsem Singh deriz. Kariyeri boyunca ikonik yapımlara imza atan, çoğu zaman kült statüsüne erişen işler çıkaran Singh’in en ünlü müzik videosu kuşkusuz ki dünyanın en ünlü parçalarından ve kliplerinden biri olan Losing My Religion. Michael Stipe’ı ilk kez bir R.E.M. videosunda rol yapıp, playback yapmaya ikna eden ünlü yönetmen, dini imgelerle dolu bir hikâye sunuyor bizlere. Andrei Tarkovsky’nin The Sacrifice filminden alınan ilhamla görselleri zenginleştiren Singh, her şeyin melodramatik ve rüya gibi olduğu bir Hint film akımını hayata geçirmek istemiş. Gabriel García Márquez’in bir kısa öyküsü ve Carravagio eserlerinin de ilham verdiği müzik videosu, pek çok ödülün de sahibi olmuştu.

 

911 – Lady Gaga

Tarsem Singh

Gösterişli sahneleri, çarpıcı görselliği, teatral dokunuşları ve ikonografi kullanımıyla dikkat çeken Tarsem Singh, The Cell ve The Fall gibi kültleşmiş filmlere imza atarken, kendi tarzında müzik videoları çekmeyi de sürdürüyor. 1991 tarihli Losing My Religion’dan 30 yıl sonra benzer çarpıcı dokunuşları taşıyan unutulmaz bir videoya daha imza attı Singh. Son müzik videosu olan 911’de Lady Gaga’yı geçirdiği trafik kazası sonrasında fantastik bir dünyada, arafta sıkışmış halde görüyoruz. Dini imgelerle bezeli bu hikâye fikri, Singh’in aklına bundan 30 yıl önce gelmiş; Lady Gaga’nın eşsiz vizyonu sayesinde ise ancak 2021’de hayata geçirebilmiş.

They Don’t Really Care About Us – Michael Jackson

Spike Lee

Irklar arasındaki ilişkiler, siyahilerin toplumdaki yeri, kentlerdeki suç ve yoksulluk gibi meselelere olan ilgisiyle dikkat çeken Michael Jackson ve Spike Lee ikilisi, 1996’da tüm zamanların en etkileyici müzik videolarından birine imza attı. Malcolm X, Inside Man, 25th Hour gibi filmleriyle beyaz perdede iz bırakan Lee, bir gün Michael Jackson’ın kendisini arayıp, yeni albümü HIStory’deki şarkılardan birini seçmesini ister. Lee ilk başta farklı bir parça seçse de, Jackson onu They Don’t Really Care About Us’a ikna eder. “Michael’ın yanında ‘klip’ dediğinizde, ‘Ben klip yapmıyorum, kısa film yapıyorum’ derdi” diyen Lee, Rio de Janeiro’nun az ayrıcalıklı mahallelerinden birinde, Jackson’ı yoksul yerel kalabalığın içine sokarak, belgesel tadında bir müzik videosu çeker. Yerel otoriteler başta bunca yoksulluğu gösterdikleri için Jackson’ı engellemeye çalışsa da, videonun başarısının ardından o bölgelerin kalkınması için özel çalışmalar başlatılır.

 

Virtual Insanity – Jamiroquai

Jonathan Glazer

Her türün altından başarıyla kalkan bir başka yönetmen de, müzik videosu, reklam ve sinema alanlarında unutulmaz işlere imza atan Jonathan Glazer. 1996’da yayımlandığından bu yana hala nasıl yapıldığını anlamadığımız, aklımızla oynayan Virtual Insanity’de Glazer, Jamiroquai’ın funk-caz tarzını videodaki illüzyonlarla destekliyor. Sadece üç uzun metrajlı film çeken, müzik portföyü de diğerlerinden daha küçük olan Glazer yine de dahice ve unutulmaz anlar yaratmayı başarıyor. İlhamını en sevdiği yönetmen Stanley Kubrick’ten alan Glazer, Virtual Insanity dışında Radiohead’in Karma Police, Massive Attack’in Karmacoma (yönetmenin çektiği ilk müzik videosu) ve Blur’ün The Universal videolarında da kamera arkasına geçti.

 

Under the Bridge – Red Hot Chilli Peppers

Gus Van Sant

Tüm zamanların en çarpıcı yönetmenlerinden biri olan Gus Van Sant; Psycho, Good Will Hunting, My Own Private Idaho gibi çarpıcı filmleri bizlerle buluşturan bir deha. Kariyeri boyunca Elton John, David Bowie gibi büyük sanatçılar için müzik videoları yönetse de, Red Hot Chilli Peppers’ın parçası Under the Bridge hâlâ en sevilenler arasında yer alıyor. Grubun duygusal tarafını kusursuzca yansıtan parçanın etkileyici videosunda üst üste akan Los Angeles semaları, simge yapılar, doğal güzellikler ve insan manzaraları, Red Hot Chilli Peppers’ın dünyaya açılmasına önayak oldu.

 

What It Feels Like for a Girl – Madonna

Guy Ritchie

Michael Jackson ile birlikte pop müzik tarihinin en vizyoner müzik videolarına imza atan Madonna, 2001 yılında o dönemki eşi Guy Ritchie’yi bir klibini yönetmesi içi ikna eder. O sıralarda Lock, Stock and Two Smoking Barrels ve Snitch gibi filmleriyle yükselişte olan Ritchie, asi tavrını Madonna’nın videosunda da ortaya koyar. Büyükannesiyle, süper lüks bir arabayla dolaşmaya çıkan ve gittiği her yerde yıkıma yol açan bir kadını merkeze koyan video; silah, saldırı hatta intihar öğeleri barındırıyor. Fakat 2000’lerin başında, Amerika’daki Columbine Lisesi katliamının hemen akabinde hiç kimsenin böylesi bir vahşet gösterisine tahammülünün olmaması, videonun dönemin popüler müzik kanalları MTV ve VH1 tarafından yasaklanıp gösterilmemesine yol açmış.

Cry Me a River – Justin Timberlake

Francis Lawrence

Portföyünde diğer tüm ünlü yönetmenlerden daha fazla müzik videosu barındıran Francis Lawrence; Justin Timberlake, Britney Spears, Beyoncé, Lady Gaga gibi dünyanın en ünlü sanatçılarının sektörün seyrini değiştirmiş ve ikonlaşmış videolarını yönetti. 1990’larda ikinci kamera asistanı olarak çalışan Lawrence, 2010’lara gelindiğinde hak ettiği başarıyı yakaladı ve I Am Legend’ı ve The Hunger Games serisinin son üç filmini yönetti. Justin Timberlake’in, Britney Spears ile biten ilişkilerinin ardından piyasaya sürdüğü Cry Me a River’ın unutulmaz videosunda tam da Britney’ye benzeyen bir kadının Justin’i aldattığını izliyorduk. İşlerin Justin’in anlattığı gibi olmadığı Britney Spears’ın otobiyografisinde ortaya çıksa da, bu video hâlâ izlemesi en acı verici videolardan biri.

 

I Just Don’t Know What to do with Myself – The White Stripes

Sofia Coppola

2003 tarihli bu video, hem The White Stripes’ın Burt Bacharach klasiğine kattığı ağır ve karanlık yorumla hem de Sofia Coppola’nın yönetmenliğinde Kate Moss’un sahneye çıkışıyla unutulmaz oldu. Dünya çapında genç erkeklerin hayallerini süsleyen anlardan biri olarak görülen bu video, Moss’un sadece bir model değil, aynı zamanda her tür sahneye uyum sağlayabilen bir ikon olduğunu kanıtlıyor. Pole dans performansı, Coppola’nın zarif ve cazibeli anlatım diliyle birleşince, ortaya 2000’lerin en çarpıcı ve en seksi videolarından biri çıktı. The Virgin Suicides ve Lost in Translation gibi kült filmlerle tanınan Coppola’nın müziğe duyduğu yakınlık, onun başarılı bir müzik video yönetmeni olmasını da açıklıyor.

Exit mobile version