Brand Week Istanbul’un ilham veren atmosferinde, adidas Türkiye Kıdemli Pazarlama Direktörü Onur Demircan ile bir araya geldik. Günümüzde tüketicilerin sadece bir ürün değil, aynı zamanda kendilerini ait hissedebilecekleri bir kültür ve deneyim aradığını vurgulayan Demircan, adidas’ın Türkiye’deki stratejik vizyonunu anlattı.
Profesyonel futbol liglerinden amatör altyapılara kadar sporun her seviyesini destekleyen; Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile resmi top sponsorluğu gibi adımlarla Türk sporunun geleceğine yatırım yapan marka, aynı zamanda adidas Originals ile müzik ve sokak kültürüne dokunarak gençlerle güçlü bağlar kuruyor. Değişken sadakat çağında “birileri bana inanıyor” hissini veren duygusal ve topluluk odaklı bir bağ kurmayı hedeflediklerini belirten Demircan ile dijitalden sahaya uzanan, ilham veren ve markanın enerjisini hissettiren deneyim odaklı projelerini konuştuk.
adidas, dünya genelinde sporu destekleyen önemli bir marka. Türkiye’de hem profesyonel hem de amatör sporculara veya kulüplere nasıl destekler sağlıyorsunuz?
Türkiye’de sporu yalnızca profesyonel seviyede değil, her aşamada güçlendirmeyi hedefleyen bir vizyonla ilerliyoruz. Amatör liglerden altyapılara kadar geniş bir ekosistemde, spora dokunan herkese ilham vermek ve destek olmak ve oyuna erişimi güçlendirmek bizim için öncelik. Çünkü adidas olarak futboldan voleybola ve bireysel sporlara kadar sporun geleceğini şekillendirmek, her seviyede sporcunun yanında olmak bizim için öncelikli.
Futbol, bunun en net örneklerinden biri. 2025-2026 sezonunda Türkiye profesyonel futbol liglerinde, aralarında Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın da olduğu 139 takımdan 45’i adidas’ı tercih ediyor. Bu da oyunun her seviyesinde ne kadar güçlü bir bağ kurduğumuzu ve futbolun enerjisini birlikte büyüttüğümüzü bizlere gösteriyor.
Türkiye Futbol Federasyonu ile yaptığımız resmi top sponsorluğu da bu vizyonumuzun bir diğer somut adımlarından biri. Biz bu işbirliğini sadece bir sponsorluk değil, Türk futbolunun geleceğine yapılmış stratejik bir yatırım olarak görüyoruz. Önümüzdeki üç sezon boyunca tüm lig ve kupa maçlarında kullanılacak FIFA Quality Pro sertifikalı adidas Tiro topu, en ileri teknolojiyle sahaya çıkacak. Aerodinamik yapısıyla hız ve kontrolü artıran, özel panelleriyle isabeti en üst seviyeye taşıyan, su geçirmeyen bu top, futbolun enerjisini daha da ileriye taşıyacak.
Kısacası sponsorluk bizim için yalnızca bir logo gösterimi değil; Türk sporunun geleceğine yapılan stratejik bir yatırım. Hem sahada, hem de kültürün içinde oyunu büyütmek, daha ulaşılabilir ve daha keyifli kılmak için buradayız.
Günümüzde tüketiciler sadece ürün değil, bir değer ve deneyim de satın almak istiyor. adidas bu anlamda Türkiye’deki tüketicilerine nasıl bir “deneyim” sunmayı hedefliyor?
Bugün insanlar sadece iyi bir ürün aramıyor; kendilerini ait hissedebilecekleri bir kültür, ilham veren bir hikâye ve gerçekten hayatlarına dokunan bir deneyim istiyor. Biz de adidas’ta tam olarak bunu yapmaya çalışıyoruz. Sporun duygusal tarafını görünür kılarak, markanın özüne en yakın yerden bağ kuruyoruz.
Mesela TFF ile yaptığımız “Topla Buluşma” kampanyasında amacımız futbolseverlere o “ilk temasın heyecanını” yeniden yaşatmaktı. Oyuncuları alışılmadık ortamlarda gösterdiğimiz filmler, futbolun en saf duygusunu hatırlattı ve gerçekten beklediğimizden çok daha güçlü bir karşılık aldık. adidas Originals’da gençlerle müzik, sokak kültürü ve lokal işbirlikleri üzerinden bir bağ kurduk. Markanın müzik ve kültürü buluşturan global projesi The Sound of Superstar’ı Türkiye’de ilk kez İstanbul’da sahneye taşıyarak bu bağı daha da güçlendirdik. Grammy ödüllü Clean Bandit’in sahne aldığı ve 5 binden fazla kişinin katıldığı konser, müziğin birleştirici gücüyle genç topluluklarla kurduğumuz kültürel bağı etkileyici bir deneyime dönüştürdü.
Outdoor tarafında da adias TERREX ile bambaşka deneyimler tasarlıyoruz. Hatta 18 Kasım’da yine çok farklı bir aktivasyona imza attık. Akaretler’de hayata geçirdiğimiz TERREX Liveboard aktivasyonuyla outdoor deneyimini şehrin ortasına taşıdık. TERREX Liveboard ile caddeden geçen yüzbinleri 10 gün boyunca canlı bir kamp deneyimine ortak edeceğiz. Kısacası ister futbol ister koşu ister outdoor olsun… adidas olarak dokunduğumuz her noktada ilham vermek ve güçlü bir topluluk hissi yaratmak istiyoruz. Önümüzdeki dönemde de adidas olarak ilham veren, şaşırtan ve markanın enerjisini hissettiren deneyim odaklı projelerimize devam edeceğiz. Amacımız sadece ürünlerimizi tanıtmak değil; adidas ruhunu yaşatan, yaratıcılığı ön plana çıkaran ve şehir hayatına yeni bir dinamizm kazandıran projelerle fark yaratmak.
Marka-sadakati çağında değiliz; insanlar bir gün adidas, ertesi gün başka bir markayı giyebiliyor. Bu değişken sadakate karşı adidas olarak nasıl bir duygusal bağ kurmayı hedefliyorsunuz?
Bu değişken sadakat ortamında biz adidas olarak, tüketicilerimizle kalıcı bir duygusal bağ kurmayı hedefliyoruz. Bunu yalnızca ürünlerimiz üzerinden değil, bir kültürün ve topluluğun parçası haline gelerek yapıyoruz. Hem performans ürünleri hem de Originals tarafında, insanların tutkularıyla kesişen alanlarda varız. Originals tarafında sokak kültürü, sneaker kültürü ve müzik gibi güçlü kültürel dokulara sahip çıkıyor; tüketicilerimizin ilham aldığı, kendini ifade ettiği yerlerde onlarla buluşuyoruz.
Performans tarafında ise sadece fiziksel performansa odaklanmıyoruz. “You Got This” kampanyamızda olduğu gibi, gençlere, sporculara “yanındayız” mesajını veriyoruz. Çünkü sporun yalnızca kazanmakla değil; düşmek, kalkmak, baskıyla baş etmek ve kendine inanmakla ilgili olduğuna inanıyoruz. Bugün gençlerin en çok hissetmek istediği şey şu: “Birileri bana inanıyor.” Bizim kurmak istediğimiz bağ tam olarak bu. Destek, özgüven ve ilham üzerine kurulu bir topluluk bağı.
Türkiye’de spor, sadece sahada değil, sosyal medyada da oynanıyor. Dijital dünyadaki bu “yeni saha”da adidas nasıl bir oyuncu olmak istiyor?
Belirttiğiniz gibi dijital dünya, artık spor kültürünün en önemli sahnelerinden biri. Biz gerçek hayatta olduğu gibi dijital dünyada da sadece var olmak değil, gerçekten ilham veren bir oyuncu olmak istiyoruz. Yaratıcılığı yüksek projelerle dijitalde geçirdiği her saniyede tüketicinin adidas’ın enerjisini hissetmesini istiyoruz. Global ve lokal partnerlerle birlikte yürüttüğümüz projelerimizle, sporun dönüştürücü sosyal medyada yaratıcı, enerji dolu içeriklerle görünür kılıyoruz. Bunun son dönemdeki en güçlü örneklerinden biri de duygusal tonu ve etkileyici anlatımıyla sporun birleştirici ruhunu dijitalde geniş kitlelere taşıdığımız, Felis ödüllü Fenerbahçe ile yeni dönem işbirliğimizi anlatan sosyal medya filmimiz. adidas olarak önümüzdeki dönemde dijitalde de ilham veren, kültüre yön veren ve toplulukları harekete geçiren projeler üretmeye devam edeceğiz.

