Mobil pazarlama şirketlerinin, sadece Facebook, Orkut, LinkedIn, MySpace, Twitter gibi sosyal medya sitelerine özel kampanyaları giderek yaygınlaşıyor. Markaların, ”cep telefonu kullanıcılarına data paketi alma ihtiyacını en fazla hissettiren” siteler olarak tanımlanan sosyal medya sitelerdeki yarışma ve kampanyalar aracılığıyla hedefe ulaşmayı tercihi de hız kazandı.
Uluslararası mobil pazarlama ajansı Aerodeon’un Genel Müdürü İsmail Özdemir, soruları yanıtlarken, Türkiye’de hızlı büyüyen mobil pazarlama kampanyalarına katılım gerçekleştirebilecek mobile hızlı adapte olmuş ve promosyon duyarlı kitle zenginliği bulunduğunu söyledi.
Mobil pazarlamanın, 2007-2008’den itibaren kendi ayakları üzerinde durabilen, markalar tarafından gücü görülen bir mecra haline geldiğini vurgulayan Özdemir, ”Önceden televizyon ve gazeteye ihtiyacımız vardı kampanyaları duyurmak için. Artık ciddi trafikli mobil siteler, operatörlerin izinli veri tabanları var. Operatörlerin veya diğer markaların sponsor olduğu mecralarına girip, hiçbir başka mecraya girmeden çok milyon katılımlı kampanyalar yapabiliyoruz” diye konuştu.
Özdemir, geçen yıl Türkiye’de 150 milyon dolar civarında pazar büyüklüğüne ulaşan sektörde, 1.000 üzerinde markanın, 1.500’ün üzerinde kampanya gerçekleştirildiğini kaydederek, Türkiye’nin iyi bir operatör rekabetine, yetenekli operatörlere ve çok kolay kabul eden, hemen yenisini isteyen hedef kitleyle sahip olduğuna işaret etti.
2-3 yıldır mobil pazarlama ile internetin birbirinden ayrı konuşulmadığına değinen Özdemir, ”Bizim sağladığımız temel fayda interaktivite. Elimizdeki en büyük avantaj, bir şey yaptığımızda karşı taraftan ses gelmesi. Mobil pazarlama kampanyasına katılan hedef kitle, neredeyse bütün kampanyalara katılıyor. Bizden daha tecrübeli oldukları bile söylenebilir” dedi.
Özdemir, Turkcell’in rakamlarına göre 2009 yılında 20 milyonun üzerine kişinin, en az bir kez bir mobil pazarlama kampanyasına katıldığını aktarırken, ”Biz, bugün bin kişiden yola çıkıp, ‘şu mesajı en çok duyuran insana bir şey veriyoruz dediğimizde, 20 milyona ulaşmak mümkün. Facebook’a, Twitter’a yüklenen videoların yüzde 50’sinde fazlası cep telefonlarından çekiliyor. Mobil, yapılacak herhangi bir faaliyette çok rahat kullanılır duruma geldi” diye konuştu.
”VİDEOYU YÜKLEYİP GÖNDERİRİZ, BİR TANE DE ERKEK GÖRMEZ”
Özdemir, televizyonda sadece kadınlara özel reklam filmi yaparak, erkekleri ”rahatsız etmek” mümkün iken, mobil dünyada hedef odaklı çalışma yapılabileceğine, şu örnekleri verdi:
”İstanbul’da, 35-48 yaş arasında, şu meslekleri yapan kadın kitleye biz bir video göndereceğiz’ dediğimizde, o videoyu yükleyip göndeririz, bir tane de erkek görmez. Böyle bir gücü var. Marka, nokta atışı, hedef kitlesine ulaşacak veya gerçekten erkekler üzerinde sohbet döndürecek bir iletişim yapmak istiyor ama kadınlar da rahatsız olur diye düşünüyorsa, sadece İddia uygulamalarının takip edildiği mecralara sokarız, inanılmaz etkin bir kampanya yaparız ve yüzde 90’ı da doğru hedef kitledir.”
SOSYAL MECRANIN YARATTIĞI MOTİVASYON
Sosyal medyanın, mobil pazarlama için ne kadar önemli olduğuna ve sosyal medyanın, mobil kullanımı çok yüksek bir alan olduğuna dikkati çeken Özdemir, bunun operatörler için de şans olmasını, ”bugün kullanıcılara bir data paketi alma ihtiyacı en fazla hissettiren şey aslında Facebook, Twitter gibi siteler…” şeklinde açıkladı.
İsmail Özdemir, sosyal mecranın yarattığı motivasyonla daha fazla insanın mobil internette dolaştığını, daha fazla insanın mobil cihazını gözünün önünde tuttuğunu belirterek, şöyle devam etti: ”Sosyal mecranın, mobil pazarlama dışında olduğunu iddia etmek çok mantıklı olmaz. Çünkü interaktivitenin en iyi sağlandığı alanlardan biri. Biz, kampanyalarımızın ivmelenmesi için sosyal medyayı kullanabilir durumdayız. sosyal medya bugüne kadarki diğer konvansiyonel mecralara göre farklı çünkü oradaki insanlar orada bulunmak isteyen insanlar.
Konvansiyonel mecralarda yaptığınız iletişim yüzde 1 geri dönüyorsa, burada yüzde 25,30,40,50 geri dönüyor. Kitlenin küçük olması sizi çok etkilemiyor çünkü milyonda 500’e ulaşacağınıza, 10 binde 500’e ulaşıyorsunuz.”
Yatırım gerektiren alanlarda, markaların istediklerini değil, insanların her birine söyleyeceği optimum mesajı vermeye çalıştığını belirten Özdemir, internet bu alanın üzerine, mobilin de internetin üzerine bir şeyler koyduğunu ve müşteriye tek, tek dokunduğunu söyledi.
Özdemir, bir yıla kadar mobil ve sosyal medyanın çok ciddi entegre olduğu kurguların çok fazla artacağını düşündüğünü de sözlerine ekledi.