Görsel performansları unutulmaz kılmanın formülünü “3D düşünebilmek, izleyiciyi şovun bir parçası yapabilmek” olarak özetliyor prodüksiyon tasarımcısı İbrahim Kandemir ve ekliyor: “Bir etkinlik tüm detaylarına hâkim bir ekip ile şahlanır.” Kandemir’e göre izleyicinin zihninde iz bırakan deneyimler inşa ederken yüksek maliyetlerden kaçınmak ise akıllıca kurgulanmış satınalma stratejileriyle pekala mümkün.
Etkinlik teknolojilerinde yenilikler ve satınalma ipuçları
Bugün, globalde gördüğümüz ve “Biz neden yapmayalım” diye iç geçirdiğimiz tüm fikirleri hayata geçirecek teknik malzemeye erişme imkânına sahibiz. Yenilenen teknolojiye uyumlu görüntü, ışık ve ses sistemleri hatırı sayılır adetlerle sektörün hizmetine sunulmuş durumda. Bunun yanı sıra otomasyon alanında dahi ciddi yatırımlar yapan firmalarımız var. Yani, hayal ettiklerimizi gerçekleştirmeye oldukça yakınız.
Dünya genelinde etkinlik sektörü, yapay zekânın ilerlemesiyle farklı bir forma bürünüyor. Tracking sistemler yardımı ile alınan datalar anlık olarak işleniyor ve real-time şovlar yaratılıyor. Otomasyon sistemleri sayesinde devasa yapılar ve ekranlar, ışık sistemlerinin bağlı olduğu truss yapılar hareket ettirilebiliyor. Bunun yanı sıra ses sistemleri de gelişmeye devam ediyor. Yakın zamanda etkinliklerde Atmos teknolojisini de deneyimleyebiliyor olacağız. Bazı markalar bu tarz deneyimler için yeni prosesörler ürettiler ve Ar-Ge süreçlerini tamamladılar. Türkiye’de de ilk testler gerçekleştirilmiş durumda.
Artık dünya, meta evrenlerin iyiden iyiye dillendirilmesi ile birlikte X, Y, Z’de düşünme ve hayata geçirme noktasına ulaştı. 2D seyir için sektörümüzde de yolun sonu göründü. 3D düşünebilmek, izleyiciyi şovun bir parçası yapabilmek önem kazandı. Tekdüze ve bir noktada bulunan ışık tasarımlarının yerini etkinlik alanının tamamına yayılan, seyirciyi sahnenin bir parçası yapan tasarımlar aldı. Az önce söz ettiğim ses tasarım teknolojilerinin tek düzlemden çoklu noktalara yayılarak Surround ve Atmos teknolojilerine evrilme nedeni de tam olarak bu trend. Yakın gelecekte timecode içerisine yerleştirilmiş ışıkları seslerin de takip etmesi hiç uzak bir ihtimal değil, zira kameraların bile sahnedeki kişi datasından aldığı veriyi işleyerek konuşmacı ve sanatçıyı takip edebildiği bir dönemdeyiz. Unreal Engine içerisinde anlık olarak alınan datayı işlemek ve yine anlık olarak içerik üreterek ekranlara aktarabilmek mümkün hale geldi. Data kardeşliği şovun her noktasında iç içe ve alışverişte.
Doğru satınalma nasıl olmalı?
Bir dönem projeksiyon makineleri ile mükemmel işler üretildi. Ancak gerek yenilenemeyen projeksiyon sistemleri gerek danışmanlık alınmayan etkinlik yönetim şekilleri gerekse yanlış yürütülen satınalma süreçleri, ülkemizde bu tarz kullanımlarda projeksiyon sistemlerinde gerileme yaşanmasına sebebiyet verdi. “Satınalmanın günahı nedir?” diye düşünebilirsiniz. Hemen açalım. Teknoloji bilgisi yeterli olmayan satınalmacılarımız ampul saati 400-500 saati geçmemesi gereken ancak 1000 saatte olduğu için ışık gücü düşen makinaları kiralayarak “Projeksiyon çok silik, görüntüsü cansız” algısına kapıldılar. Bir diğer senaryoda da doğru ışık gücünü yakalayabilmek adına kiralama firmasının sorumsuzluğunu satınalma sürecini yürüttükleri firmalarına yükleyerek çok daha fazla projeksiyon makinesi kiralamak zorunda kaldılar. Süreç sonunda ise “Projeksiyon sistemleri pahalı kalıyor” düşüncesini kabullendiler. Halbuki süreç içerisinde bir teknik danışman edinmiş olsalardı, gerçek lüks değerlerini hesaplayabilir, makine ihtiyaçlarını doğru şekilde belirleyebilir, doğru ve avantajlı satınalmayı yapabilirlerdi.
Etkinlik süreçlerinde ajanslarımız kreatif olarak iyi işler çıkarabilirler, müthiş fikirler bulabilir ve bunları akıllıca çizimlerle süsleyebilirler ancak teknik projelendirme ve prodüksiyon planlama bambaşka bir iş kolu. Hayal edilenlerin ayaklarını yere bastırır, satınalma sürecinde satınalmaya elma ile elma fiyatlaması konusunda yardımcı olur. Yaşanacak tüm teknik aksaklıklara karşı verimli raporlamalar hazırlanmasına, oluşabilecek tüm sorunların önceden fark edilmesine ve önlenebilmesine olanak tanır.
Hayal ile teknik gerçekliklerin örtüştüğü bir dünyada satınalmanın elinde gerekli teknik çizimler, görüntü yüzeyi hesaplamaları, ışık ve ses adetlerinin bir listesi bulunur. Satınalmacılar sürprizlerden uzak, işini iyi yaptığına inandıkları firmalardan doğru fiyatlamayı alır ve pazarlık sürecini ayakları yere basar şekilde ilgili departman ve ajansın istediği doğrultuda yönetir. Süreç doğru yönetildiğinde ülkedeki teknik firmalar arasından işini iyi yapanlar ve yapmayanların da birbirinden ayrıştığı görülür. Tüm teknik firmaların ürünlerini bakımlı tutma zorunlulukları doğar, bu da tüm sektöre yarar sağlar. Unutmamalıyız ki; iyi bir etkinlik tüm detaylarına hâkim bir ekip ile şahlanır. Sistem mühendislerinin elektrik yükünü doğru hesapladığı bir etkinlikte belirlenmiş doğru senkron jeneratör altyapısında kesinti ihtimali yok denecek kadar az olacaktır.
Detaylar iyileştirir. Başarı detaylarda gizlidir. Işıklı dünyalarda buluşmak üzere…