Digital Day’in merakla beklenen konuşmacılarından Samsung Electronics Tasarımcısı ve İnteraktif Grup Başkanı Jinha Lee Brand Week Istanbul sahnesindeydi.
Konuşmasına teknolojiyi yeni deneyimler yaratmak için bir bileşen olarak gördüğünü söyleyerek başlayan Lee, yaptığı şeyin yalnızca teknolojiyi ileri götürmekle ilgili değil, daha çok bir deneyim yaratmakla ilgili olduğunu belirtti.
2D dokunmatik ekranların yetersizliği üzerine zihinlerde bir pencere açan Lee; bu ekranların yaratım, ifade, işbirliği ve çoklu görevler başarmak için destekleyici unsurlar yaratmada yetersiz kaldığını belirtti. Bu noktada kendisinin “işbirliği, yaratım ve ifade” üzerine araştırmalara başladığını söyleyen Lee, konuşmasına “madde ve mekân” unsurlarını inceleyerek devam etti.
Maddesellik (Materiality)
Dijital bilgiye fiziksel olarak şekil vermek nasıl olurdu? Lee kafasını kurcalayan bu soruya ZeroN, üzerindeki nesnelere göre şekil alan dijital bir alan yarattığı Transform Table ve görme engelliler için tasarladığı Bradley Timepiece projeleriyle yanıt verdi.
Mekân (Space)
İnovasyonu mevcut ve gelecek teknolojiler arasındaki mesafeyi kısaltmak olarak yorumlayan Lee, tek motivasyonun 3D bir şeyler üretmek olamayacağını söyledi. Lee “mekân” unsurunu 3D alanda dijital ve fiziksel aralıklarda bilgi akışı sağlayan SpaceTop projesini anlatarak açıkladı.
Teknoloji nereye gidiyor?
Brand Week Istanbul sahnesinde bilgisayar teknolojilerinin nereye gittiğine dair fikirlerini de açıklayan Lee, bugünlerde kendisini özellikle bir tasarımcı olarak en heyecanlandıran şeyin, teknoloji tabiatındaki değişim olduğunu söyledi. Lee, “Internet of things”in herkesinde dilinde olduğunu ancak kimsenin tam olarak neyi kastettiğini bilmediğini söylerken, geleceğe şekil verecek olan teknoloji evreninin sınırlarını “mekânda interaktivite” (interaction in space) anlayışıyla çizdi.
Lee şu anda hakim olan anlayışı “mobil paradigma” (mobile paradigm) olarak adlandırırken evrileceğimiz noktayı mekânda interaktivite olarak adlandırdı. Buna göre mobil paradigma; data, uygulama ve cihaz çemberlerinden meydana gelirken; yeni düzende kullanıcıyı çevreleyen yalnızca iki unsur var: data ve uygulama. Zira kişiselleştirmenin hakim olduğu bu düzende cihazlar bizim dışımızda, arkamızda bulunuyor.
Lee’ye göre bu durumun iki önemli getirisi var: Data çoklu cihazlar arasında paylaşıma müsait hale geliyor ve cihazlar arasındaki roller ayrışıyor. Bu şekilde mobil paradigmanın hakim unsurları “tekli interaktivite, uygulama, basitlik ve devam edebilirlik” olarak ortaya çıkarken; mekânda interaktivite anlayışının temel unsurları “çoğul interaktivite, kompozisyon/derleme, öğrenebilirlik ve yeniden şekillendirilebilirlik” olarak karşımıza çıkıyor.
İnovasyonun temelleri
Jinha Lee’nin ardından sahne sırası Travelocity.com ve Kayak.com Kurucu Başkanı, WayBlazer.com Yönetim Kurulu Başkanı Terry Jones’taydı.
İnovasyonu akademik bir egzersiz olmaktan çıkarıp gündelik hayata yerleştirmek… İşte bütün mesele bu! Kalabalıkların en etkili bulduğu hikâyeler genellikle en kişisel, en samimi olanlardır. Travelocity.com ve Kayak.com kurucusu, Wayblazer Yönetim Kurulu Başkanı Terry Jones sunumunda 45 yıl önce bir seyahat acentasında başladığı kariyerinden örneklerle inovasyonun püf noktalarını anlattı.
“İnovasyon neden önemlidir?” sorusuyla sunumuna başlayan Jones, şu yanıtı verdi: “Çünkü değişimin hızı giderek artıyor. İnternet çağında yaşıyoruz. Eskiden tek taraflı akan bilgi artık çift taraflı akıyor. Ve artık tüketiciler bağlantıda ve dolayısıyla tehlikeliler. Değişim çok hızlı. Son üç yıl içinde ABD halkının yüzde 40’ı bilgisayar, telefon ve tablet sahibi oldu. Her şey artık daha şeffaf. Artık seçimi tüketici yapabiliyor her bilgiye erişebildiği için. Güç tüketicide.”
“Böyle bir ortamda nasıl lider marka olursunuz? Tabii ki inovasyonla” diyen Jones, bağlantılılık dünyasının fırsatları da beraberinde getirdiğini, bu dünyanın yepyeni iş kolları yarattığını söyledi ve ekledi: “İş modelleri hızla değişiyor. Fakat iyi haber şu ki yeni fırsatlar eski modellerin çöktüğü yerdedir.”
Dinleyicilere iyi bir takım kurmanın, inovasyona açık bir kurum kültürü yaratmanın inceliklerini ve bu hedefe varacak yolun adımlarını teker teker sıralayan ve kendi girişim yolculuğundan hikâyeler anlatan Jones’un sunumundan öne çıkan birkaç tavsiye:
- İnovasyon doğru kurum kültürü, doğru ekip ve doğru organizasyonla oluşur.
- Kurum kültürünüz inovasyona açık değilse diğerleri işe yaramaz. Bu nedenle önce kurum kültürünüzü iyi belirlemelisiniz.
- Risk almaktan korkmayın. Başarı kalıcı olmadığı gibi başarısızlık da ölümcül değildir. İnovasyonda asıl sorun risk almaktan korkan insanlardır. Ekibinizi risk almaları için cesaretlendirin ve bu cesarete sahip insanlardan oluşturun.