Site icon MediaCat

Ajanslar ve müşteriler ne hâlde?

Kasım 1996’da Mike Tyson ve Evander Holyfield arasındaki tarihî maç öncesinde bir gazeteci rakibine karşı ringde uygulayacağı stratejiyi sorduğunda “Gezegendeki En Kötü Adam” lakaplı boksör şu yanıtı verir: “Herkesin bir planı vardır, ta ki biri gelip ağzının ortasına yumruğu indirene kadar.”

Son yıllarda pazarlama iletişimi de nereden geleceği belli olmayan yumruklar arasında strateji üretmeye çalışan bir pratik hâline geldi. Yumruklar kimi zaman bir pandemi kimi zaman yeni bir teknoloji ve kültürel hareketlilikler ve kimi zaman da sosyal platformlar üzerindeki belirsizlik rüzgârları olabiliyor. Kısacası, pazarlama iletişiminde her yeni gün, bir değişim, bir adaptasyon ve bir kavrama çabası. Geçtiğimiz ay yayınlanan Salesforce State of Marketing raporuna göre, 15 ülkeden 6 bin reklamveren ve pazarlama liderinin yüzde 87’si için marka iletişimi işi bir yıl öncesine nazaran çok daha fazla ticari ve toplumsal değer üretiyor. Bir başka deyişle, hızlı değişim baskısına giderek yükselen bir değer beklentisi de ekleniyor.

Aynı rapor, bir CMO için önceliklerin ve sınavların da günden güne değiştiğini gösteriyor. Teknoloji kullanımında iyileştirmeler yaratmak, yeni pazarlama stratejileri ve taktikleri denemek, tüketici nazarında güven oluşturmak ya da samimiyeti muhafaza etmek bir CMO için öncelikleri oluştururken; mevcut teknolojilerin yeterince etkili kullanılmaması, yatırımın geri dönüşünün ölçümlenmesi ve tüketicilere mahremiyetlerini ihlal etmeyecek kişiselleştirilmiş öneriler sunulabilmesi önde gelen sınavları oluşturuyor. Bu zorlu yolculuğun başarısını belirleyecek olansa güçlü yoldaşlar…

Değerin başlangıç noktası: güven

Markalar ve kreatif ajanslar arasındaki işbirlikleri, pazarlama iletişimi tarihindeki en önemli yoldaşlıkların başında geliyor. Bu değerli yoldaşlığın üyelerinin birbirlerini ne kadar anladıklarını ve birbirlerinden beklentilerinin son dönemlerde nasıl dönüştüğünü anlamak için hem CMO’larla hem de kreatif ajansların yaratıcı ve müşteri ilişkileri ekipleriyle iki farklı anket gerçekleştirdik. Direktör, CMO ve pazarlamadan sorumlu genel müdür yardımcılarıyla yapılan ankete 38 pazarlama lideri; ajansların kreatif ve müşteri ilişkileri ekipleriyle gerçekleştirilen ankete ise 63 üst düzey ajans çalışanı katıldı.

FikriMühim tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre CMO’lar ve ajanslar ideal bir müşteri-ajans ilişkisi tanımında birleşiyor: “Karşılıklı güvene dayalı stratejik bir ortaklık.” Lakin bu stratejik ortaklığın arasına, başta veri ve teknoloji şirketleri olmak üzere giderek güçlenen üçüncü partiler girmeye başlıyor ki bu gelişme ajans-müşteri ilişkilerinin geleceği açısından düşünülmesi gereken en önemli içgörülerden biri. Bir başka düşünceye çağıran anket çıktısı ise, yaratıcı üretim sürecinin gerçekleştiği maddi koşullar. Zaman baskısı, netlikten uzak brief’ler, yetersiz maddi kaynaklar ve kreatif cesaret yoksunluğu.

Tarafları anket çıktıları üzerinde empati kurarak düşünmeye davet ediyor ve ilgilileri sonuçlarla baş başa bırakıyoruz.

Bir kreatifin hal-i pürmelali

Yaratıcı bir stratejinin olmazsa olmazı: brief’ler

Exit mobile version