Y&R Team Red İstanbul, Serdesin, Titrifikir, Sesliharfler, Ctrlplus, Karpat, Gode İstanbul, Güzel Sanatlar, MullenLowe Istanbul Communique, Being Çözüm, Cheil Turkey, Tazefikir, Dwarf Planetve Puck Global‘ı; iletişim ajanslarından ise Excel İletişim ve Algı Yönetimi ve Golin İstanbul‘u ağırladığımız Ajans Halleri serimize kendilerini “hem bir ajans hem de bir ajansın ötesinde fiziki ve sanal bir platform” olarak tanımlayan iletişim ajansı Olmadık Projeler’i ağırlıyoruz.
“Ekibin işi iletişim… Üretimi, görseli, sohbeti, metni ve en önemlisi de girişimleriyle” diyen ajansın çalışma ortamı için buyurun.
Olmadık Projeler’de çalışmak için 7 neden:
Balat’ta herhangi bir zamanda tesadüfen girebileceğiniz sokaklardan birinde Olmadık Projeler Atölyesi tesadüfen karşınıza çıkabilir… Ya da arayıp bulmayı tercih edebilirsiniz.
Aslında, herhangi bir haritaya sadece “Olmadık Projeler” yazmanız da yeterli. Olmadık bir mahallede, olmadık bir mekânda, kurumlar veya kişiler için, hatta kendileri için olmadık işler yapan Olmadık Projeler bu kapının ardında… “Olmaz, olmaz demeyin; olmaz olmaz” diyorlar.
İçeriye girdiğinizde sizi renkli bir ortam karşılıyor… Kapısı herkese açık bu ortamın. Çalışmak isteyene, dinlemek isteyene, okumak isteyene ve tabii ki Olmadık Projeler ekibine.
Alt kata indiğinizde sizi bir stüdyo ve bir atölye ortamı karşılıyor. Fotoğraf çekebilir; ahşapla, boyayla çalışabilir ya da atölyelere katılabilirsiniz. Bu ortamda siz ya da biz ayrımı yok.
Burada birinci sınıf kahve çekirdekleriyle kahve yapılıyor, turta ve kekleri ekip üyeleri pişiriyor. Onlara göre üretmek sadece bilgisayar başında çalışmak değil; üretmek, yediğinizden içtiğinize, dokunduğunuzdan gördüğünüze… Olmadık Projeler’in her şeyin üzerinde bıraktığı iz; hatta bulundukları mahallede bile.
Olmadık Projeler ekibinin ve bu ekibin iş ortaklarının, özellikle de tasarımcıların işleri duvarlarda ve raflarda yer alıyor. Onların ürettikleri somut işler “olmadık dükkân”da. Bu “olmadık dükkân” sanal ortamda da yerini almış, üretilen her iş sahibini bekliyor.
Tüm bu atmosferin içerisinde fark edilmiyor bazen; sunum ekipmanları, bilgisayarlar ve kumandalar… Tümüyle kablosuz olarak kurulan ekipman da artık atmosferin bir parçası.
Ve kapıdan çıktığınızda Balat’ın büyülü atmosferi sizi karşılıyor yine. Zamanda yolculuk ediyorsunuz dışarı çıktığınızda; ajans dünyasından bir anda İstanbul’un eski sokaklarına dönüyorsunuz ve aşağıya doğru yürüyüp, Haliç’e merhaba diyorsunuz.