2003’ten bu yana Publicis bünyesinde yer alan Lütfi “Lütfüş” Kırmaç’ın üç tutkusu var: Fenerbahçe, Langırt ve Çaykur Rize Turist Çayı.
Ne kadar süredir buradasın Lütfi Abi?
2003’ten beri. İyi ki burada çalışıyorum. Çok tatlı ve her zaman pozitif, enerjik insanlarla bir aradayım. Hepsini gönülden seviyorum. Benim kardeşlerim onlar.
Enhar Giritli
Trafiker / Publicis İstanbul
Dışarda içtiğim çay ile Lütfi Abi’nin demlediği çay arasında gerçekten bir fark var. Burada Lütfi Abi’nin Çaykur kullandığını biliyorum. Aradaki fark ondan olmalı. Bir gün başka bir çay verirse farkı hemen anlayacağımdan eminim.
Lütfi Abi deyince akla Fenerbahçe ve Zenco (Lütfi Abi’nin özel zencefilli çayı) geliyor. Müthiş iyi bir adamdır, hep bizim yanımızdadır. İyi ki var.
Arkadaşlarının çayla arası nasıl?
Tüm ajans çaycı. Çaykur Rize Turist Çayı kullanıyoruz, arkadaşlar da severek içiyorlar. Her yerde bulabileceğiniz ve fiyat olarak da uygun bir çay. Ben dadaşım, arkadaşlar gibi çayı severek içiyorum. Ajansta bazen çaya o kadar fazla talep oluyor ki demlikler yetmiyor, ben de termoslara koyup bütün katlara dağıtıyorum.
Herkes çayını çok sevdiğini söylüyor. Nedir formülün?
Bu meslek sırrıdır, söylememek lazım. Çayımız tabii ki güzel, lezzetli ama özenerek demlemek, işi bilmek de önemli. Açıklamayacağım sırrımı.
Hüseyin Sert
Prodüktör / Publicis One
Üç kelimeyle özetleyeyim size burayı: aile, iletişim, samimiyet. Hepimiz iş arkadaşından öteyiz birbirimiz için.
Güne kahvaltıyla ve yine beraber başlarız. Kahvaltıda büyük bir bardakla içiyorum ama ondan sonra, gün içinde içtiğim çaylarım ince bellide, keyif çayı oluyor. Burada da evde de Çaykur içiyorum.
Neden bu kadar seviliyor peki sence?
Sabah gider, öğlen gider, akşam gider çay. Çay deyip de geçmeyin. Hele de Rize Turist Çayı’ysa hiç geçmeyin. Çaysız olmaz.
Nil Merdan
Reklam Yazarı / Publicis İstanbul
Ben de Lütfüş gibi Fenerbahçeliyim. Dolayısıyla çok iyi anlaşıyoruz.
Çoğu kreatiften veya müşteri temsilcisinden iyi iş takip eder. Konkurlardan bir iki hafta sonra asansörde karşılaştığımızda “Ne oldu, haber var mı? Bence onlar kesin gelecek bize. O toplantı çok iyi geçti, ben hissettim” falan der. Toplantılarda da çayı ve Zenco’su ile çok rahatlatır misafirlerimizi.
Ajansta rutin bir sabah nasıldır, biraz anlatır mısın?
Her sabah gelir gelmez ilk işim çay demlemek. Canım ciğerlerim gelmeye başlıyorlar sonra. Ama ajans büyük, çay seven çok, talep fazla… Yetiştiremiyorum.
Gözde Menemenlioğlu
Sanat Yönetmeni / Publicis İstanbul
Bir derdiniz varsa dinler, hasta olduğunuzu gözünüzden anlar koştur koştur çayınızı getirir. Lütfi Abi lafın gelişi değil, gerçekten bir abidir bizim için. Topun da çayın da kralı odur burada.
Langırt oynar ve Fenerbahçelidir Lütfi Abi. Çayı da Çaykur’dur.
Günde ne kadar çay içiliyor peki?
200 kişi kadarız burada. Vallahi bardakları saymaya kalksam hesabı karıştırırım. Günde 800-1000 bardak arası çay içiyoruz herhalde.
Buradan arkadaşlara ne mesaj vermek istersin?
Allah’ıma şükür buradayım. İyi ki varlar. Başarıdan başarıya koşuyorlar. Bütün konkurlar bizim!
İrem Gül
Müşteri Temsilcisi / Publicis İstanbul
Lütfü Abi’nin çayı çok güzeldir gerçekten. Çaykur kullanır. Paketinden çıkarıp taze taze demlediğinde harika kokar. Hele bir de yorgunken içtiğiniz zaman daha da güzel olur tadı.
Bazen akşamüstleri karnımız çok acıkınca yanına gideriz. Bize atıştırmalıklardan güzel bir tabak hazırlar, yanında da çay verir. Tatlı tatlı yollar bizi yanından.