Reyting… Reyting…

Kadim tartışma tekrar alevlendi. Bu sefer ilk kıvılcımın ne zaman ve kimin tarafından çakıldığı biraz belirsiz ama tartışma büyüdükçe büyüyor.


‘Kavgada yumruk sayılmaz’ düsturuyla hareket ediliyor olsa gerek, iddialar birbirini kovalıyor. “Sisteme itiraz edenin, biraz bağıranın reytingleri hemen yükseliyor!” diyen de oldu, “Reklam kuşakları, içinde yayımlandıkları programlardan daha çok reyting alıyor, bu nasıl iştir?” diyen de. Bu arada gizli olması gereken hane bilgilerinin elden ele dolaştığı da iddia edildi. En büyük iddia ise reyting konusunda behre sahibi bir iletişim profesöründen, Veysel Batmaz’dan geldi: “Reyting ölçme sistemi değişirse, devletin taşları yerinden oynar!”


Tartışmaya RTÜK Başkanı Zahid Akman da katıldı: “Türkiye’deki reyting ölçümleme sisteminin televizyon izlenme oranlarını doğru ve sıhhatli yansıttığı konusunda biz de tereddütlüyüz.” Araştırmayı TİAK adına denetleyen Doç. Dr. Uğur Çağlı’nın, yapılan ihalelere AGB dışında kimsenin katılmadığını söyledikten sonra yaptığı “Başka şirketler istiyorlarsa ihaleye girsinler” çağrısına yanıt gecikmedi. GfK ve TNS açılacak yeni bir ihaleye girebileceklerini açıkladılar.


İddialar havada uçuşurken uzun süre sessizliğini muhafaza eden AGB şirketi sonunda sükunetini bozdu ve haklarında asılsız iddialar ortaya atanlar hakkında dava açılacağını duyurdu.
Sizce -bu sefer mahkemelik de olan- bu tartışmaları sona erdirmek mümkün mü? Mümkünse nasıl mümkün?