MediaCat

Otantik reklamcılık üzerine bir örnek olay incelemesi

Medina Turgul DDB Kreatif Direktörü Ahmet Terzioğlu, SXSW 2023’te kendisini en çok etkileyen 3 oturumu yazdı.

Otantik reklamcılık üzerine bir örnek olay incelemesi

Bu yıl dünyanın en büyük yaratıcılık festivallerinden SXSW’yu takip eden isimlerden biri de Medina Turgul DDB Kreatif Direktörü Ahmet Terzioğlu’ydu.

Geride kalan etkinliğin genel çerçevesinin analizi ve öne çıkan konuşma başlıkları için söz kendisinde.

Ahmet Terzioğlu

Otantik reklamcılık üzerine bir örnek olay incelemesi

Başlığı garipsediğinizi düşünüyorum. Garipsemelisiniz de… Bu başlığı yapay zekâlı bir bot aracılığıyla ürettim. Bot, eski SXSW panel başlıkları arasından anlamlı (?) başlıklar türetti. Tek tuşla yeni bir başlık hazır… Ürettiğim onlarcasının içinden en garibini seçtim. Kriterim en “reklamcılığa dair olup en az şey söyleyeni” seçmekti. SXSW gibi festivallerdeki eski oturum başlıklarını incelerseniz pek de bir şey söylemeyen ama söylüyor gibi davranan clickbait başlıkların yoğunlukta olduğunu görürsünüz. SXSW ile ilgili 2023 yılında sosyal medyada en çok konuşulan, dalga geçilen ve eleştirilen şeylerden biri de buydu: uçup kaçan ya da diğer 25 konuşma ile aynı şeyi farklı kelime kombinasyonlarıyla anlatan konuşmacılar.

Geçtiğimiz günlerde Time dergisine yapay zekâ deneylerinin acil olarak durdurulması gerektiğini yazan, Friendly Artificial Intelligence konseptinin yaratıcısı Eliezer Yudkowsky’nin yapay zekâya dair endişelerini anlıyorum. Yapay zekânın gelişim hızının yarattığı ürkütücü paradigmal sıçrama potansiyeli beni de korkutuyor. Ama insanın yapay zekâ gibi davranarak ortaya attığı, FOMO tetikleyici clickbait başlıklarını, Papa’nın beyaz montlu ya da Trump’ın tutuklandığı fotoğraftan daha tehlikeli ve insanları kandırmaya yönelik buluyorum.

SXSW bu sene de “insan zekâsı üretimi saçmalıktan” fazlasıyla mustaripti. Metrekareye 10 teknolojinin geleceği, eğlencenin geleceği, reklamcılığın ve bildiğiniz her şeyin geleceğine dair listeler, kehanetler, projeksiyonlar düşüyordu. Sunumların çok azı doğru düzgün bir yapıya oturmuş, başından sonuna biz alıp taşıyan ve bir yere götüren bir şeyler söylüyordu.

Kendi adıma izlediğim iki ve izleyemediğim (evet!) bir sunum benim için öne çıktı.

1. Disney ve Doer olmanın tatmin ediciliği

Boş laf ve “headliner” olmak için kalemşörlük kasmayan güzel sunumlar arasında “imagineer” (hayal mühendisi) konseptini anlatan ve konuya dair detaylı örnekler, geliştirilmiş projeler gösteren Disney öne çıkıyordu.

Disney parklarının/otellerinin başında olan Josh D’Amaro’nun imagineer’larla birlikte gerçekleştirdiği sunum, günümüz teknolojisi ve eğlencenin öne çıkan güzel buluşmalarını bize yaşattı. Bu sunumu diğerlerinden ayıran şey, yaptıkları şeyleri bize gerçekten somut olarak gösteriyor olmalarıydı.

Sunum, özellikle imagineering kavramını ve imagineer’ların örnek çalışmalarını merkezine alıyordu ve son ürünleri gösteriyordu. “Hayal gücü” ve “mühendislik”ten türeyen, yaratıcı fikirlerin pratik biçimde uygulanmasına karşılık gelen kavramı literatüre kazandıranın da Disney olduğunu hatırlatalım. Bu isim 1990 yılında Disney Enterprises, Inc. şirketinin ticari markası olarak tescil edildi. Disney’in araştırma ve geliştirme kolu olan Walt Disney Imagineering de adını bu tanımlamadan alıyor.

Baştan sona çağdaş reklamcılığın özüne dair çok şey söyleyen bu kavram, teknolojiyle hayal gücünü bir araya getiren hikâyeler üretmenin ne demek olduğuna dair güzel bir hatırlatmaydı.

2. Žižek ve birtakım kavramların hoş bir salatayla servis edilmesi

Žižek’in sunumu online takip edilemiyordu ama “Keynote Stand up” gösterisi olarak tanımlanıyordu ve bence bu Žižek’in sunumlarını tanımlayan en iyi cümle olabilir.

Kendi cümleleriyle Žižek’in sunumunun içeriği şuydu: “Ünlü filozof Slavoj Žižek, SXSW’nun kültürel anlatısının merceği altında, geç kapitalizmin Hegelci bir yeniden eleştirisi çerçevesinde, metaverse hegemonyası altında bir sosyal yapı olarak çöküşün çöküşünü ortaya çıkarıyor, inceliyor ve sorguluyor…” SXSW dünyasının kendi kendinin parodisi haline gelmiş içerik anlayışının en üst düzey örneklerinden birini Žižek’in sunmasına şaşırmadım.

Kavramsal olarak çok ciddi şeyleri aşırı hafif konuları açıklamakta kullanma konusundaki olağanüstü becerisiyle Žižek, yıllardır felsefi bir gösteri canavarı. Bazen bir Hollywood komedi filmiyle Lacan’ı aniden bir araya getiren ya da Stalin’i Jaws ile aynı cümlede kullanarak bizi felsefi olarak şok eden Žižek, bana entelektüel olanla popüler olanı her zaman bir araya getirmenin muazzam sonuçlar verdiğini hatırlatıyor. Üstelik bunu SXSW’da sunum online olarak dinlenemediği halde, sadece tanımlamasıyla yapıyor. Buradan aldığım ders, daha doğrusu hatırlatma da şu: Bazen mazruf, zarf kadar önemli oluyor. Tabii içeriğin clickbait olmanın ötesine geçeceği kesinse. İçeriğin üreticisi rock star unvanlı bir filozofsa… Taklitlerinden sakının.

3. Yapay zekâ sandığınızdan çok daha uzun süredir burada

John Madea adeta ayaklı bir okul. Microsoft’un yapay zekâ projesinin başına geçen Madea, SXSW’nun ve dünyanın en çok konuşulan konusu olan yapay zekâyı masaya yatıran bir sunum yaptı. “İnsanlar ‘Sanattan anlamıyorum’ dediğinde, bu, sanatın işe yaradığı anlamına gelir” sözüyle kalbimde daima ayrı bir yeri olan Maeda, makinelerle uzun yıllardır “konuşan”, 90’ların başından beri yapay zekâ ile sanat eserleri üreten biri.

O yüzden şu anda içinde bulunduğumuz ortamı ve her köşeden çıkan yapay zekâ uzmanlarını bir kenara bırakın. Maeda’nın sanata dair sözlerine atıf yapacak olursam; teknolojik gelişmeleri anlamlandırmakta zorlanmamız, tam olarak her şeyin olması gerektiği gibi ilerlediğini bana düşündürüyor. İnsanlar, “Yapay zekâ benim yerime geçip işimi kapacak mı?” diye sorduğunda, bu bana yapay zekânın gerçekten de bunu yapacağını düşündürüyor.

Maeda’nın sunumu yapay zekânın aslında kendi uzmanlık alanımızdaki “gereksiz”, “yorucu” ve “rutin” taraflardan kurtulmamızı sağlayacak bir araç olarak görülmesi gerektiğinin altını çizdi. Sunum, “Teknolojide Tasarım Raporu 2023: Tasarım ve Yapay Zekâ” başlığını taşıyordu. Sade. Net. Pek de SXSW ruhuna uymayan bu başlık, yapması gerektiği gibi içeriğini alenen söylemekten çekinmiyordu. Çünkü tıklanma, dikkat çekme çabası yoktu. Sadece ve sadece, Maeda’nın dingin anlatımıyla söyleyecekleri vardı…

Veda ederken, kendi SXSW panel başlıklarını üretip eğlenmek isteyenler için internet sanatçısı Dariuz Kazemi’nin botunu da paylaşmış olayım.

İlgili İçerikler

Parolanı mı unuttun?

Kullanıcı adını ya da e-posta adresini gir. Sana bir e-posta göndereceğiz. Oradaki bağlantıya tıklayarak parolanı sıfırlayabilirsin.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Giriş

Gizlilik Politikası

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.